Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I'm ready to go

I'm ready to go перевод на турецкий

1,133 параллельный перевод
- I'm ready to go now.
- Gitmek için hazırım. - Tamam.
I'm ready to go!
Gitmeye hazırım!
No, but I got thin because you took me as and experiment So, you are useless now You'd better go to hell Get ready the gas
hayır, zayıfladım çünkü beni deneyde kullandın bu yüzden, faydasızsın şimdi cehennemden daha beter bir yere gidiyorsun gaz hazır
- Fine. I'm ready to go.
Tamam, ben de gitmeye hazırım.
I'm ready to go, sir.
Gitmeye hazırım efendim.
I'm ready to go.
Gitmeye hazırım.
I didn't tell anything. All right, I'm ready to go.
Tamam, ben gitmeye hazırım.
I'm sorry, Deputy Dewey-boy, but we're ready to go.
Özür dilerim Şerif Yardımcısı Dewey. Gitmeye hazırız. Şimdi.
No, I-I... I'm not ready to go yet.
Daha gitmeye hazır değilim.
A quick comb-out and I'm ready to go on air tomorrow night in Cincinnati.
Bir de bir fön çektirirsem yarın akşam Cincinnati'de yayına hazır olurum.
I'm ready to go.
Burası çok fena, ölüymüşsün hissi veriyor.
If you're not packed and ready to go, I'm going without you.
Zamanında hazırlanıp gelmezsen sensiz giderim, ona göre.
I'm not ready to let her go yet.
Henüz ona veda etmeye hazır değilim.
I'm sorry Leo's moving back here. I'm not ready to go back to Florida.
Leo buraya geliyormuş, Florida'ya gitmek için hazır değilim ki ben.
I'm ready to go home.
Eve gitmeye hazırım.
All I need to know is... are you ready to go home?
Bilmem gereken tek şey eve dönmeye hazır mısın?
I'm ready to go as soon as you give the word, Captain.
Emrinizle beraber gitmeye hazırım Kaptan.
- No, I'm going there on business to do with the power of attorney, and the money won't be ready tomorrow. - You could go there tomorrow.
Olmaz.
I want to go home, get ready for Our Lady.
Eve gidip Hanım'ın gelişine hazırlanacağım.
I'm ready to go out there and apologize to everybody and tell them what really happened.
Bakın şimdi dışarı çıkıp herkesten olanlar içim özür dileyeceğim
The guy that owns it had a heart attack and died... so I guess they're getting ready to go out of business.
Sanırım, restoranı kapamaya hazırlanıyorlar.
I'm ready to go, yeah.
Ben hazırım, sadece onu bekliyorum.
Well, I'm leavin'now, and, you know, I'm all packed up, ready to go- -
Şimdi gidiyorum ve gitmeye hazır olduğumu biliyorsun.
Anyway, I guess I'm ready to go.
Herneyse, sanırım gitmeye hazırım.
I'm ready to go.
- Sanırım daha iyi.
I'm ready to go, Commander.
Gitmeye hazırım, Komutan.
And now, Joe, if I could get one of your cheesesteaks to go I'll be ready to call it a night.
Evet Joe, bana bir bonfileli sandviç paket yaparsan geceyi bitirmeye hazırım.
I was ready to go before we got here.
Ben daha buraya gelmeden önce gitmeye hazırdım.
I'm going to go get ready... for my date tonight... so I'll just "head."
Ben akşamki buluşmama hazırlanmak için hazırlanmaya gidiyorum o yüzden ben "uzayayım."
McManus, I'm ready to go back to Em City.
McManus, Em City'e dönmeye hazırım.
I am packed and ready to go to the airpor-Ah!
Eşyalarımı topladım. Hava alanına gitmeye hazırım.
I'm not ready to go.
Gitmeye hazır değilim.
If you say yes, I'II know we're ready to go.
Eğer bana evet dersen, hazır olduğumuzu anlayacağım.
But that doesn't mean I'm actually ready to go out there and cope.
Çok cömert olduğuna ve sanal sevgiyi verdiğine eminim Jen. Mesajınız var.
I've got to get ready to go to work.
İş için hazırlanmalıyım.
I'm ready to go right now.
Şu anda gitmeye hazırım.
I'M READY TO GO NOW.
Ben hazırım. Neden bekliyelim ki?
You want to go, I'm ready!
Kavga istiyorsan gel!
I want to be ready to go if we need to.
Gerekirse, hazır olalım istiyorum.
I'm ready to work hard... and when I put my mind to something, I go all the way.
Çok çalışmaya hazırım ve kafamı bir şeye taktım mı, sonuna kadar giderim.
I was ready to go on a run when you came along.
Tam on bini tamamlayacaktım ki sen çıkıp geldin.
I was scared to die. Now I am ready to let go.
Ölmekten korkuyordum ama şimdi kendimi bırakmaya hazırım.
I'm ready to go back to school.
Okula dönmek için hazırım.
I'm ready to go to jail.
Kodese girmeye hazırım.
I got to go to my father's house and get ready.
Babamlara gidip hazırlanmalıyım.
Wearing my secret-weapon skirt that really hugged my hips... I was ready to go.
Kalçamı saran gizli silahımı giymiştim gitmeye hazırdım.
Actually, I'm getting ready to go to sleep.
Aslını istersen uyumaya hazırlanıyordum.
I'm a gun ready to go off so don't test me, Spender. Don't even think about trying to weasel me.
Ateşlenmeye hazır bir silah gibiyim, o yüzden beni denemeye kalkma.
I'm ready to go!
Gitmeye hazırım.
I'm ready to go back right now.
Ray Gibson ve Claude Banks şimdi Harlem'de Yaşıyorlar.
I love the paper but I'm ready to go.
Gazeteyi seviyorum ama gitmeye hazırım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]