Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I'm sorry for that

I'm sorry for that перевод на турецкий

1,580 параллельный перевод
I'm sorry. In my book I sustain the theory that the murder committed for intellectual reasons does not exist in the real world.
Kitabımda gerçek dünyada akılcı sebepler sonucu işlenen cinayetlerin... var olmadığı teorisini güçlendirdim.
I forgot you both, I am very sorry for that!
Sizi hatırlamadığım için çok özür dilerim!
I'm sorry, but if I agree to go with you and return back to that place, I will make it possible for the demon to cross the threshold back into the real world.
Kusura bakmayın, fakat sizinle oraya dönmeyi kabul edersem şeytanın gerçek dünyaya geçmesi için ihtiyaç duyduğu köprü görevini yerine getirmiş olurum.
I'm really, really sorry that it did, but I'm also really glad that it did, because I'm able to see so clearly now that Sarah and I are not right for each other.
Çok ama çok üzgünüm ama aynı zamanda da böyle bir şey yaşandığına sevindim çünkü Sarah ve benim birbirimiz için doğru insanlar olmadığımızın farkına vardım.
I'm sorry, I don't... I don't think I'm ready for that yet.
Özür dilerim, bunun için kendimi hazır hissetmiyorum.
I'm sorry, but our policy is that we don't dispatch units on missing child cases for 24 hours.
Özür dilerim, ama 24 saatten önce kayıp çocuk vakalarına ekip göndermiyoruz.
I'm sorry for blaming you for things that weren't your fault.
Seni kendi suçun olmayan şeyler yüzünden suçladığım için özür dilerim.
Can I tell you that I'm sorry for any offense I might've caused, man?
Seni kırdığım için üzgün olduğumu söyleyebilir miyim?
Well, listen, I've been meaning to say that I'm sorry for whatever happened with your little girl's...
Dinle, şunu demek istiyorum küçük kızınızla başınıza ne geldiyse çok üzgünüm...
I wanted you to know how sorry I am for all the things that I've done.
Bütün yaptıklarım için ne kadar üzgün olduğumu bilmeni istiyorum.
And for that I'm truly sorry.
Bu yüzden çok üzgünüm.
I'm very sorry that that was hard for you.
Zor duruma düştüğün için ben üzgünüm.
I'm sorry that I haven't been able to buy anything for you yet, I...
Henüz bir hediye alamadığım için özür dilerim, ben...
I was wrong, and for that I am sorry.
Yanılmışım. Bunun için özür dilerim.
For that, I'm sorry.
Bunun için üzgünüm.
I'm sorry that we kept you waiting this morning and that we didn't respect your program, but last night my wife and I, we spent some real time together, and for the first time in a long time, we woke up actually very, very happy.
Bu sabah seni beklettiğimiz ve programına sadık kalmadığımız için üzgünüm ama dün gece karımla gerçekten güzel vakit geçirdik ve uzun zamandır ilk defa çok mutlu bir şekilde uyandık.
Now, I'm sorry for fussing at you, but... I just think you should consider yourself lucky that, for the time being, you have a place like this to call home.
Böyle konuştuğum için üzgünüm ama bana sorarsan evim diyebileceğin böyle bir yer olduğu için şanslısın.
I'm sorry that you guys don't like what I'm wearing, and I'm sorry that I am too thin for you.
Çünkü çocuklar okula giderken sana binmek isteyebilir. Gidelim Tommy. - Yapmayın be, komikti.
Sydney, I'm really sorry for all the stuff that I said.
Sydney, söylediğim herşey için özür dilerim.
I'm sorry for interrupting. That was my fault.
Böldüğüm için özür dilerim benim hatamdı
Greg, I'm sorry for screwing up your name like that.
Greg, ismini böyle karıştırdığım için özür dilerim. - Hayır.
I'm sorry for Dad's reaction, that slap.
Babamın tepkisi için üzgünüm, yani tokadı.
I just wanted to write you and say that I really am sorry for the way shit like went down and stuff.
Sana yazıp, her şeyi batırdığım için üzgün olduğumu söylemek istedim.
I just don't... It's not for me, you know, I'm sorry. See that bridge?
Bana uygun değil işte.
That is so rude of me to accidentally leave my paycheck for $ 25,000 on your pillow. I'm sorry.
25.000 dolarlık ödeme çekini kazara yastığına bırakarak ayıp etmişim.
Um, I'm really sorry that it's taken me so long to get this together for you, but it's, it's pretty standard, Mr. Wilson.
Bunu bir araya getirmem bu kadar uzun sürdüğü için üzgünüm ama Washington eyaleti kanunlarına göre, Bay Wilson, standarttır.
I'm sorry for the things that I said.
Söylediğim şeyler için özür dilerim.
Having you drink in the first place, it was not right, and for that I'm very sorry.
Sana ilk içki dolduruşum, bu doğru değildi, ve bunun için çok üzgünüm.
I haven't been a good partner to you and for that I'm very sorry.
Senin için iyi bir eş olamadım ve bunun için özür dilerim.
If that's you, Nelly, then I'm sorry for scolding you.
Eğer sen isen, Nelly, azarladığım için özür dilerim
I'm sorry, but I don't know how that's any different from any other couple who've been married for a while.
Pardon ama bu diğer evli çiftlerden çok da farklı bir şey değil.
And... I just... I just wanted to say that I'm sorry for saying the things that I did about your generation.
Ve sadece kuşağınla ilgili tüm söylediklerim için özür dilemek istedim.
I'm sorry, but if it wasn't for that evidence thing, I'd, I'd let you keep your job.
Üzgünüm ama kanıtla ilgisi olmasaydı seni işinde tutabilirdim.
I'm really sorry to both of you for how I've acted, and I'm really grateful that you were brave enough to go and save my brother.
Davranışımdan ötürü ikinizden de özür dilerim. Cesurca gidip kardeşimi kurtardığın için gerçekten minnettarım.
Look, I'm really sorry for sticking my nose into that whole Patty Rizzo thing.
Patty Rizzo olayına, burnumu soktuğum için gerçekten çok üzgünüm.
And I'm so deeply sorry for every time that I ever hurt you or disappointed you, or let you down.
Ben gerçekten çok üzgünüm. Sizi kırdığım, hayal kırıklığına uğrattığım ve üzdüğüm her an için.
You know, Ray, if you think that I was only interested in you because of your big penis, then all I feel is sorry for you.
Sırf büyük aletin için seninle ilgilendiğimi sanıyorsan sana acırım, Ray.
I'm sorry for the position Dr. Hadley put you in, but I can't do that.
Dr. Hadley'nin sizi içine soktuğu bu durum için üzgünüm ama bunu yapamam.
I'm so sorry for the way I acted before. That was so embarrassing.
Daha önceki davranışım için üzgünüm.
- I know a guilt gift when I see one... and that one's got "I'm sorry for being a fucked-up parent"... written all over it.
- Suçluluk hediyesi nedir iyi bilirim ve bu da tam bir "kötü ailenin özür dileme hediyesi". Her halinden belli.
- I'm sincerely sorry that our little cause isn't dramatic enough for you. Let's go, gang.
Davamız size göre yeterince dramatik olmadığı için gerçekten çok üzüldüm.
I'm sorry for that. Really, I am. He was just upset.
bunun için üzgünüm. gerçekten. sadece çok tedirgin.
Vince. Look, I know that life was tough for you, and I'm sorry about that.
Biliyorum, hayat senin için çok zordu.
I wanted to say again that I'm sorry... for almost hitting your friend with my car.
Arkadaşını neredeyse ezdiğim için üzgün olduğumu söylemek istedim.
- I also wanted to say I'm sorry for blurting out all that demon stuff.
- Nina. - Ayrıca iblis konusunu ağzımdan kaçırdığım için de üzgünüm.
I'm so sorry for that.
Bunun için üzgünüm.
Well, I'm sorry if what happened in there didn't produce the result that you wanted for some study, but I made the right call.
Şey, orada olan şey çalışman için istediğin sonucu üretmediyse üzgünüm, ama doğru şeyi yaptım.
I'm sorry, allison, the end of the world? That seems like a lot to fall for.
Üzgünüm Allison ama dünyanın sonunun gelmesi pek inanılacak gibi değil.
I'm sorry for that and for so many other things.
Bunun ve diğer her şey için özür dilerim.
I'm really sorry that you bought into this, strange obsession the Luthor's had for me, but...
Seninde Luthorlar gibi bu garip saplantının içine düştüğüne üzgünüm ama...
Mr. Enright, I am sorry for any kind of discomfort or embarrassment that our daughter may have caused you.
Bay Enright, kızımızın yarattığı her türlü rahatsızlık ve utanç için çok üzgünüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]