Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I've seen her before

I've seen her before перевод на турецкий

333 параллельный перевод
I've never seen her before.
Hiç görmediğim biri.
I've never seen her before. Have you?
Daha önce hiç görmemiştim.
I've seen it in your faces Sunday after Sunday as I've stood here before you.
Her pazar, önünüzde dururken, bunu yüzlerinizde gördüm.
I've never seen her before.
Onu daha önce hiç görmedim.
I'm in this house every day, I've never seen you before.
Ben buraya her gün gelirim, sizi hiç görmemiştim.
Holmes I've seen her before.
Holmes onu daha önce gördüm.
No, I've seen her somewhere before.
Hayır, onu daha önce bir yerlerde gördüm.
I've never seen her before.
Onu daha önce görmedim.
- I've never seen her before.
- Onu daha önce görmemiştim.
I've never seen her before, and she calls me Virginia.
Onu daha önce hayatımda hiç görmedim ve bana Virginia diyor.
I've seen her before.
Onu daha önce görmemiş miydik biz?
I've seen her somewhere before.
Onu daha önce bir yerlerde görmüştüm.
I've never seen her this way before.
Onu daha önce hiç böyle görmemiştim.
I've never seen her before in my life.
Daha önce hiç görmedim.
I've never seen her like that before.
Onu daha önce hiç böyle görmemiştim.
SHE LOOKED FAM ILIAR, BUT I KNOW I'VE NEVER SEEN HER BEFORE,
Tanıdık geliyor ama daha önce hiç görmediğimi biliyorum.
I had seen him before in all parts of the world in all forms and guises, wherever there was sin wherever there was strife wherever there was corruption, persecution there he was also.
onu daha öncede dünyanın birçok yerinde gördüm. tüm farklı formlarda ve kisvelerde de olsa günah onunla birliktedir. onun olduğu her yerde çekişme vardır... yolsuzluk vardır, zulüm vardır.
- I've never seen her before,
- Onu daha önce hiç görmedim.
- I've never seen her before.
- Hayatımda daha önce hiç görmedim.
- What makes you think I've seen her before?
- Niye gördüğümü düşündün?
Maybe I've seen her before...
Belki daha önce görmüş olabilirim...
Something tells me I've seen her before.
Onu daha önce gördüm sanki.
I've ne ver seen her before.
Onu daha önce görmemiştim.
I've been told that he's seen every morning on the steppe, just before dawn learning to ride again.
Bana dediklerine göre her sabah şafaktan önce bozkırda, yeniden ata binmeyi öğreniyormuş.
I've never seen her before.
Onu daha önce görmemiştim.
Dear, dear Anne... You look lovelier than than everything I've seen in a laundry before.
Sevgili Anne... bir çamaşırhanede gördüğüm her şeyden daha güzelsin.
I've never seen her before in my life.
Kıvırın!
And the lady you accompany, I've seen her somewhere before.
Beraber olduğunuz hanımefendi, Onu daha önce bir yerlerde gördüğüme eminim.
I've never seen her like this before.
Onu daha önce böyle hiç görmemiştim.
Anyway, my wife is the boss and as I said before, I don't want her job, I've seen it. lt's a horrible job.
Her neyse. Patron, karımdır. Onun işini istemem asla.
- I've seen her before.
- Daha önce görmüştüm.
Yeah. I've seen her in here before.
Onu gördüm, daha önce onu burada gördüm.
I think I've seen her before.
Sanırım daha evvel görmüşlüğüm var.
I swear I've seen her someplace before.
Onu daha önce bir yerde gördüğüme yemin edebilirim.
You're so cute. [LAUGHING] Steve, I know I've seen her before.
Çok şekersiniz.
- I've seen her bush before.
- Ormanını daha önce de gördüm.
- I've never seen her before.
- Onu hiç görmedim ki.
I've never seen anything bother her before.
Daha önce hiçbir şeyin onu rahatsız ettiğini görmemiştim.
I've never seen her before in my life.
- Onu ilk görüşüm.
I've seen her before.
Onu daha önceden görmüştüm.
Like I've never seen you like that before whenever Pebbles Flintstone wears a leopard mini-dress.
Çakıl çakmaktaş'ın her leopar desenli mini elbise giydiğinde seni o halde görmedim sanki.
I've seen her like this before, sir.
Onu daha önce de bu halde gördüm, efendim.
I have been studying the small group of trees for more than 10 years, and each time I come up I'm just amazed to find species of plants that I have never seen before.
10 yıldan uzun bir süredir küçük bir ağaç grubunu araştırıyordum ve her seferinde daha önce hiç görmediğim yeni bir bitki türüyle karşılaştığımda hayrete düşüyorum.
I think I've seen her somewhere before.
Hiç yabancı gelmedi. Onu bir yerde gördüm gibi.
I keep thinking I've seen her somewhere before.
Bu kızı daha önce bir yerlerde gördüğümü sürekli düşünüyorum.
I can't remember how things were before I was shot, but since then I've had this incredible feeling for her. Not some silly crush. I've seen her in different situations.
Vurulmadan önce her şeyin nasıl olduğunu hatırlamıyorum ama o zamandan beri daha önce hiç hissetmediğim bu şeyi hissediyorum ve aptalca bir âşık olma değil.
I've never seen her before, but I hear she's working for the Globe.
Daha önce hiç görmedim ama sanırım Globe için çalışıyor.
Son, I've seen her like this before.
Oğlum, onu daha önce de böyle görmüştüm.
I've seen her before.
Onu daha önce gördüm.
I've never seen the woman before. Or the man who was with her.
Kadını daha önce hiç görmedim, ya da yanındaki adamı.
It's just that I've only seen this twice before and I've seen you every night for the last 11 ye...
Sadece bu filmi iki defa gördüm ve seni geçen on bir yıl boyunca her gece gö...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]