I came as soon as i could перевод на турецкий
113 параллельный перевод
I came as soon as I could.
Olabildiğince çabuk geldim.
I came as soon as I could
Gelebildiğim kadar hızlı geldim.
I came as soon as I could.
Olabildiğince çabuk gelmeye çalıştım.
Yeah, thanks. I came as soon as I could.
- Hemen gelmeye çalıştım.
I came as soon as i could.
Hemen gelmeye çalıştım.
Yes, I came as soon as I could.
Elimden geldiğince erken geldim.
I came as soon as I could, Alec.
Olabildiğince erken geldim, Alec.
I came as soon as I could.
Mümkün olduğu kadar çabuk geldim.
I came as soon as I could.
Elimden geldiğince çabuk geldim.
I came as soon as I could.
Mümkün olduğunca çabuk geldim.
I came as soon as I could after your letter.
Mektubunu okur okumaz geldim.
I came as soon as I could.
- Olabildiğince çabuk geldim.
Rebecca you're... I came as soon as I could.
Mesajını alır almaz geldim.
- I came as soon as I could.
- Olabildiğince çabuk geldim.
I came as soon as I could.
Hemen gelmeye çalıştım.
I came as soon as I could, Aunt Rose. How is he?
Olabildiğince hızlı geldim, Rose hala.
I came as soon as I could.
Marco...
I came as soon as I could.
uzgunum.ancak gelebildim.
I came as soon as I could. Is Trent all right?
Hemen gelmeye çalıştım.
I came as soon as I could after you called.
Çağırdıktan sonra gelebildiğim kadar geldim
I came as soon as I could.
Duyar duymaz geldim.
-... to your mom. - Gracie! I came as soon as I could.
Hemen gelmeye çalıştım.
I came as soon as I could.
Ben en kısa sürede I could olarak geldi.
I came as soon as I could.
Gelebildiğim kadar çabuk geldim.
It sounded like an emergency, so I came as soon as I could.
Acil bir şey gibiydi. Ben de en kısa sürede geldim.
- I came as soon as I could, Lois.
Elimden geldiğince çabuk geldim, Lois.
I came as soon as I could.
Olabildiği kadar hızlı geldim.
( Nick ) I Came As Soon As I Could.
Mümkün olduğunca çabuk geldim.
Well, I came as soon as I could.
Mümkün olduğunca çabuk geldim.
[DOOR OPENS] Hey, I came as soon as I could.
Doktorların iyi olmadığını söylüyorlar.
- Hey. I came as soon as I could.
- Mümkün olduğunca çabuk geldim.
I came as soon as I could, Ida.
Elimden geldiğince çabuk geldim Ida.
I came as soon as I could.
Gelebileceğim kadar çabuk geldim.
- I came as soon as I could.
- Gelebildiğim kadar erken geldim.
Captain Jim Brass. I came as soon as I could.
Ben Dedektif Jim Brass.
I came as soon as I could.
En kısa zamanda yapmaya geleceğim.
- I came as soon as I could.
- Mümkün olduğunca çabuk geldim.
- I came as soon as I could.
- Gelebildiğim en kısa zamanda geldim.
- And I came back as soon as I could, sir.
- En kısa sürede geldim efendim.
Well, I called up my fiancé, and he came over as soon as he could, which was instantly.
Nişanlımı çağırdım, Ve o da olabildiğince çabuk, yani hemen, geldi.
I came as soon as I could. - Sorry, it turns out it was a false alarm.
Sizi rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Soon as I could... I came for you.
Kontrol eder etmez de seni kurtarmaya geldim.
- I came as soon as I could.
- Onu o şekilde kaybetmek yeterince kötüydü ama oğlu daha üç yaşında bile değildi. - Olabildiğince çabuk geldim.
- I came here as soon as I could.
- Olabildiğince çabuk geldim.
Came as soon as I could.
Olabildiğince çabuk geldim.
- I came over here as soon as I could.
- Buraya gelebildiğim kadar çabuk geldim.
I came soon as I could.
Olabildiğince erken geldim.
They were going to sleep in their car so they could hit the waves as soon as the sun came up, and I said they could crash here.
Arabada uyuyup, güneş doğduğu zaman, dalgalar vurduğu anda sörf yapacaklardı.
Came back as soon as I could.
Gelebildiğim kadar erken geldim.
I came back as soon as I could.
Ama işim biter bitmez geldim.
I came as soon as I could.
Burda, bebeğim.