I was wrong about you перевод на турецкий
392 параллельный перевод
The only conclusion I can draw now is I was wrong about you.
Şimdi çıkardığım sonuç şu senin hakkında yanılmışım.
But maybe I was wrong about you...
Ama belki de hakkında yanılmışımdır.
Yes, I thought I was wrong about you, but..
Hakkında yanıldığımı sanıyordum.
I was wrong about you, I thought you had a cold personality but you're very sweet
Senin hakkında yanılmışım. Seni soğuk biri sanmıştım ama aksine çok sevecensin.
Mr. Robie, I was wrong about you, I think.
Bay Robie, hakkında yanılmışım.
I guess I was wrong about you, Ellie.
Sanırım seni çok yanlış tanımışım Ellie.
I guess I was wrong about you having those cards.
Kartların sende olduğunu düşünmekle yanılmışım.
I was wrong about you, poet.
Senin hakkında yanılmışım, şair.
But I'm sorry, David, sorry I was wrong about you.
Ama üzgünüm, David, hakkında yanıldığım için.
I was wrong about you.
Sana yanlış davrandım.
I was wrong about you.
Senin hakkında yanılmışım.
So I was wrong about you.
Hata yapmışım demek!
Listen, I was wrong about you and I'm sorry.
Bak, senin hakkında yanılmışım. Özür dilerim.
I was wrong about you.
Hakkında yanılmışım.
- I was wrong about you.
- Hakkında yanılmışım.
I was wrong about you... and I'm sorry.
- Senin hakkında yanılmışım. - Özür dilerim.
Is it possible I was wrong about you?
Senin hakkında yanılmış olabilir miyim?
Maybe i was wrong about you.
Belki de senin hakkında yanıldım.
I was wrong about you dying.
Ölmen konusunda yanılmışım.
Maybe I was wrong about you.
Belki de senin hakkında yanılmışımdır.
Guess I was wrong about you.
- Anlaşıldı, efendim. Sanırım senin hakkında yanılmışım.
I was wrong about you buying that truck.
Şu kamyon olayında hatalıydım.
Lago, this isn't easy for me to say, but I was wrong about you.
Iago, bunu söylemek kolay değil. Ama hakkında yanılmışım.
Maybe I was wrong about you.
Yanılmış olabilirim.
I guess I was wrong about you, Hesse.
Galiba senin hakkında yanılmışım, Hesse.
Well, I guess I was wrong about you folks.
Sanırım sizin hakkınızda yanılmışım.
Richard, I never thought I'd say this... but I was wrong about you, son.
Richard, bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi... ama senin hakkında yanılmışım oğlum.
Maybe I was wrong about you.
Belki senin hakkında yanıldım.
... but I do know I was wrong about you.
Ama hakkinda yanilmisim.
I know I did wrong to run away and let you think we was drowned, but I dreamt about you anyway.
Kaçmakla ve bizlerin boğulduğunu düşünmenize sebep olmakla yanlış yaptığımı biliyorum. Fakat yine de, sizle ilgili bir rüya gördüm. Rüya mı?
It was a great show. I came to think you may not be wrong about Challenger.
Harika bir gösteriydi, "Savaşçı" hakkında yanılmıyor olabileceğinizi düşünmeye başladım.
Then I read the column you wrote about your own play, and I saw I was wrong.
Sonra kendi oyununuzla ilgili yazınızı okudum ve yanlış yaptığımı gördüm.
I was wrong to think you cared about me.
Beni düşündüğünü sanmakla hata etmişim.
I was wrong indeed about you
Sanırım seni gözümde çok büyütmüşüm
You were right about Andy. I was wrong.
Yanlış düşünmüşüm.
I wanted to tell you that I'm sorry about what I did. You know, and I was wrong.
Hatalıydım.
Jonathan, it seems like I was all wrong about you. And I have a way of making it up for you.
Jonathan, senin hakkında tamamen yanıldığımı anladım ve kendimi sana affettirmenin bir yolunu biliyorum.
Hikaru so cheerfully told me about... you and her kissing I found out I was wrong...
Buna rağmen, Hikaru seni öptüğünü bana öyle neşeli bir şekilde söyleyince dayanamadım.
I don't know much about God and I never was very religious, but you can't help feeling like something is wrong, like nobody's driving the train,
Hiçbir zaman pek dindar olmadım. Ben Tanrı ile ilgili çok fazla bir şey bilmem. Ama bir problem olduğunu biliyorum.
Boy, was I wrong about you.
Senin hakkında çok yanılmışım.
If that's what you're mad about, I was wrong.
Eğer buna kızdıysan, yanlış söylemişim.
I knew how you felt about me... and it was wrong of me to exploit your feelings.
Bana karşı hislerini biliyordum ve bu duygularını istismar etmem, çok yanlıştı.
You know, I was wrong about one thing.
Bir konuda yanılmışım.
I was wrong about that, so- - Well, you can see how anyone can be wrong.
Ben de yanıldım, demek ki- -... gördüğün gibi herkes yanılabiliyor.
When he says he was wrong, when he says that I should have gotten the job, then you talk about bygones being bygones.
Yanıldığını görevi benim almam gerektiğini söylerse, o zaman geçmişte olanları unutmaktan konuşuruz.
Yes, about a lot of things but I was really wrong about you refusing protection.
Evet, pek çok konuda... ama korunmayı reddetmeniz konusunda çok hatalıydım.
I was wrong about you.
Ben o olayı uzun zaman önce unuttum. Hakkında yanılmışım.
I just wanted to say that you were right and I was wrong. About the Corps.
Psişik Birliği hakkında haklı olduğunu söylemeye geldim.
You know, if I was wrong about Cotton Weary, then the killer's still out there.
Cotton Weary hakkında yanılıyorsam o zaman katil serbest demektir..
- I was wrong about you.
Senin hakkında yanılmışım.
I told him he was wrong about you, but...
Senin hakkında yanıldığını.