I wouldn't know перевод на турецкий
5,364 параллельный перевод
You know I wouldn't bother you if it weren't real important.
Çok önemli olmasa, seni rahatsız etmezdim.
But hey, I guess you wouldn't know anything about that, huh?
Tabii böyle bir şey sana çok uzak geliyor değil mi?
You and I both know that wouldn't have been far enough.
İkimiz de iyi biliyoruz ki asla yeterince uzağa kaçamayacağım.
Anyway, I think that if you shared a bit more easily, maybe you wouldn't have beat that girl up, you know?
Her neyse, eğer paylaşmaya daha açık olsaydın belki de o kızı dövmezdin diye düşünüyorum. Bilirsin ya?
You know, things been real busy at work, but I wouldn't go missing Shorty's birthday, no way!
Bilirsin, işyerinde işler biraz yoğun, ama asla Shorty'nin doğumgününü kaçırmazdım, asla!
But I always wondered if they were smart enough to go back to their exact positions and put the tape back on so I wouldn't know.
Ama her zaman merak etmişimdir, eğer yeteri kadar zekilerse ve aynı pozisyonlarına geri dönüp teybi de başa sardılar da asla bilemedim mi acaba diye.
The Sara I know wouldn't have betrayed us and fled Nanda Parbat under the cover of darkness.
Tanıdığım Sara bize ihanet edip karanlığın örtüsü altında Nanda Parbat'a kaçmazdı.
I wouldn't know.
- Bilemiyorum.
I know you wouldn't do that.
Bunu yapmayacağını biliyorum.
That sounds... so good, but, you know, I wouldn't mind skipping the massage for Bronwen's recital.
Kulağa çok... hoş geliyor, ama, bilirsin, Bronwen'in resitali için masajı atlamayı dert etmem.
I wouldn't know.
Psikologları bilmem.
I told you - - we know everything, and we made sure you wouldn't profit from Dan Becker's death.
Sana dedim, biz her şeyi biliriz ve Dan Becker'ın ölümünden kâr edemeyeceğinden eminiz.
I wouldn't know anything about that.
Bu konuad bir bilgim yok.
I wouldn't know.
Bilmem.
Vic's name is James Novak, White House press secretary, but I'm guessing you already know that, or justice wouldn't be down here taking over my case.
Kurbanın adı James Novak, Beyaz Saray basın sekreteri, fakat zaten bunu bildiğinize eminim, yoksa dosyayı devralmak için burada olmazdınız.
I wouldn't want you if, knowing what you know, you left her now.
Seni istemezdim. Eğer... Onu bırakırsan ne olacağını biliyorsun.
Come look after me, you know. You wouldn't have the money that I'd ask!
- İsteyeceğim parayı karşılayamazsın.
I don't know why anyone wouldn't want to be there.
Birinin neden burada olmak istemeyişini anlamıyorum.
I just wanted to let you know that if I were to come looking for you, it wouldn't be to set off a car alarm.
- Hayır. Eğer senin peşine düşmüş olsaydım araba alarmını çaldırmayacağımı bilmeni istedim sadece.
You know I know that's still free rent. - It annoyed me so much, I'd write all the checks for a whole year in one night and put them in envelopes just so I wouldn't have to think about it. - Mm-hmm.
Tamam, ben de bunun bedavadan biraz pahalı olduğunu biliyorum.
You know, I was hoping it wouldn't come to this, but Trav has no job, no plan, and no respect for money.
Bunun olmayacağını umuyordum ama Trav'in işi yok, planı yok paraya da saygısı yok.
Listen, I-I know you're probably plotting Zoe Hart's demise in that little head of yours... you wouldn't be the first.
Büyük ihtimalle o küçük kafanda Zoe Hart'tan intikam almanın planlarını yapıyorsundur ama, bunu yapan ilk kişi sen değilsin.
Otherwise, he'd know all these answers, and I wouldn't be here.
Aksi takdirde bütün bu cevapları bilirdi ve ben de burada olmazdım.
You know, get me into auditions that I wouldn't be able to get into.
Giremeyeceğim seçmelere girmemi sağlayacak falan.
I wouldn't know.
- Bilmiyordum.
Writing's almost beyond me, and I wouldn't know where to start with mathematics!
Yazma beni aşıyor ve matematikle nereden başlayacağımı bilemiyorum.
I know you wouldn't hurt your own people.
Bak.
I know you don't trust him, but you know I wouldn't lie.
Ona güvenmediğini biliyorum ama benim yalan söylemeyeceğimi biliyorsun.
Like what if you passed away or died or something? I wouldn't even have anything to remember all the cool stuff we did, you know.
Yarın bir gün ölsen kalsan yaptığımız onca güzel şeyleri hatırlatacak bir şeyim olmayacak.
I wouldn't know.
Bilmiyorum.
I know. If the truth were easy for me, we wouldn't be in this situation.
Gerçeği benim için kolay olsaydı, biz bu durumda olmaz.
But I don't know any cop who wouldn't have done the same thing.
Ama yaptığım aynı şeyi yapmayacak hiçbir polis tanımıyorum.
I mean, she wouldn't know half the stuff we're talking about tonight.
Yani, o akşam konuştuklarımızın yarısını bile bilmiyordu.
Hey, you know how before you said that you wouldn't mind if I slept with other people?
Başkası ile yatmamın, senin için sorun olmayacağını söylediğini hatırlıyor musun?
If we started, I wouldn't know how to stop.
Eğer başlarsak, nasıl durdururuz bilmiyorum.
But, you know, it wouldn't even matter if I did stand up to my dad,'cause it's not like I have a say.
Ama babama karşı koysaydım bile bir önemi olmazdı çünkü diyecek bir şeyim yok.
And I don't know, I wouldn't mind getting another chance.
Ve bilmiyorum, bir şans daha elde etmeyi umursamam.
You know I love you so Baby, please don't go You're doing the exact thing you promised me you wouldn't!
Bana yapmayacağına dair söz verdiğin şeyi yapıyorsun!
I wouldn't know.
Bilemem.
You know what? I've howled for 10 years against a system that wouldn't even notice me until the Star Chamber embarrassed them, and then it noticed.
Aslına bakarsanız 10 yıl boyunca beni bile fark etmeyen sisteme karşı havladım ta ki Yıldız Meclisi onları şaşırtıp fark edilene dek.
Because if I could give up... if I could just, you know, take the whole world's advice and-and move on and find someone else, that wouldn't be love.
Çünkü vazgeçebilseydim herkesin tavsiyesine uyup önüme baksam ve başka birini bulsaydım, bu aşk olmazdı.
I mean, if I did know more, I wouldn't say it,
Evet, bayım.
I wouldn't know how it feels to be happy.
Mutlu olmanın nasıl bir his olduğunu asla bilemeyecektim.
You know, if you could spin straw into gold or-or maybe meth, I wouldn't need a job.
Biliyorsun, eğer samanı altına veya kristale dönüştürebilseydin işe ihtiyacım olmazdı.
I didn't know what I was doing, but as horrible as it was, I-I wouldn't trade it for anything, because you're here now, and you're beautiful, and you're a miracle, that someone like you
Cahildim. Ama ne kadar kötü olursa olsun senin için dünyaları değiş etmem çünkü sen karşımdasın ve çok güzelsin ve böyle biri olman Tanrı'nın bir mucizesi.
I wouldn't know.
- Bilmem ki.
I wouldn't know.
Bilemezdim.
I wouldn't know, I never learned.
Ne bileyim, hiç öğrenmedim ki.
I wouldn't know, Doctor.
Ne bileyim, Doktor.
Oh, I haven't seen any of my mother's works since I was about ten years old, so I'm afraid I really wouldn't know whether it was any good or not.
Oh, on yaşımdan beri onun hiç bir çalışmasını görmedim, yani korkarım onların iyi olup olmadığını bilemem.
You know, I wouldn't necessarily drink beer like this at a bar, but if you're just chilling at home watching tube, it's pretty sweet.
Biliyor musunuz? Barda, hayatta bu şekilde bira içmem. Ama evde takılıp televizyon izlerken oldukça tatlı.
i wouldn't know about that 42
i wouldn't know where to start 28
i wouldn't know what to say 16
i wouldn't know where to begin 21
i wouldn't know how 22
i wouldn't mind 79
i wouldn't have it any other way 49
i wouldn't do that if i were you 115
i wouldn't go that far 116
i wouldn't miss it for the world 62
i wouldn't know where to start 28
i wouldn't know what to say 16
i wouldn't know where to begin 21
i wouldn't know how 22
i wouldn't mind 79
i wouldn't have it any other way 49
i wouldn't do that if i were you 115
i wouldn't go that far 116
i wouldn't miss it for the world 62
i wouldn't dare 49
i wouldn't 755
i wouldn't miss it 85
i wouldn't have 68
i wouldn't say that 256
i wouldn't lie to you 37
i wouldn't dream of it 78
i wouldn't recommend it 33
i wouldn't do that 299
i wouldn't have done it 18
i wouldn't 755
i wouldn't miss it 85
i wouldn't have 68
i wouldn't say that 256
i wouldn't lie to you 37
i wouldn't dream of it 78
i wouldn't recommend it 33
i wouldn't do that 299
i wouldn't have done it 18