Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / If that's what it takes

If that's what it takes перевод на турецкий

287 параллельный перевод
If that's what it takes to make a softie, there's two of us.
Eğer bu bizi dayanıksız yapacaksa o zaman ikimiz de öyleyiz.
That's what I'll do! With a clue like this, by Christopher, we'll have Flint's treasure if it takes a year!
Böyle bir ipucu sayesinde, bir yıl da sürse, Flint'in definesini bulacağız!
If that's what it takes, yes.
Gerekliyse, evet.
Well, then run it 20 times, if that's what it takes.
- O zaman 20 kez yapın!
If that's what it takes!
Gerekiyorsa!
If that's what it takes.
İstersen onları alabilirsin.
If I told you what it takes To reach the highest high You'd laugh and say Nothing's that simple
Doruğa çıkmanın faturasını anlatsaydım size güler geçerdiniz, "her şey o kadar kolay değil" diye.
If that's what it takes...
Ancak öyle mümkün olacaksa..
If that's what it takes.
# Gerekirse, elbette.
It's a sore trial, I can tell you... but if that's what it takes to be with him, it's not for me to complain.
Bu bir dayanıklılık sınavı, sana söyleyeyim... ama onunla olmak için bu gerekiyorsa, asla şikayet etmem.
If that's what it takes to allow you to answer.
Eğer cevap vermeni bu sağlayacaksa.
- If that's what it takes.
- Gerekirse olurum.
I hope you don ´ t mind if I bring home a few prostitutes... because that ´ s what it takes to get anywhere, and I ´ m not getting anywhere.
Eve bir kaç fahişe getirmemin sakıncası yoktur, umarım çünkü bir yerlere gelmenin yolu bu ve ben hiçbir yere gelemiyorum.
If that's what it takes to help Savannah, yes.
Savannah'ya yardımı olacaksa, evet.
If that's what it takes, yeah.
Eğer böyle olması gerekiyorsa, evet.
If that's what it takes.
Eğer yapacağım tek şey buysa.
If that's what it takes.
Eğer bunu gerektiriyorsa.
- We can get a warrant if that's what it takes.
- Eğer gerekirse arama emri de çıkartabiliriz.
Okay, if that's what it takes to show you how much you mean to me and how much I want you there, that's what I'll do.
Tamam, benim için ne kadar önemli olduğunu ve orada olmanı ne kadar istediğimi gösterecekse eğer, yaparım.
If that's what it takes to stop the Dominion.
Eğer Dominyonu durdurmak için bu gerekiyorsa.
If that's what it takes to stay alive... then I'd rather die.
Eğer canlı kalmak bunu gerektiryorsa o halde ölmeyi tercih ederim.
I mean, uh, people will come and they will go, and so will problems but ultimately, if you have got love on your side, and it is just.... I mean, it is just deep down in your soul what's a problem gonna be that takes your attention away from that?
Yani, biri gelir biri gider, sorunların olur ama nihayetinde aşıksan, ki bu da ruhunun derinliklerinin içinde gizlidir.
If that's what it takes, it's worth it.
Eğer böyle olacaksa, buna değer.
If that's what it takes for us to get warm, I'd rather not... if it's all the same to you, all right?
Isınacağımı bilsem, gene de yapmam. Sen ne dersin?
We will all follow suit, one by one if that's what it takes.
Taleplerimize uygulana kadar, teker teker aynısını yapacağız.
If that's what it takes - yes!
Gerekirse, evet!
- Well I'm not for it, but if that's what it takes...
- Bunun yanında değilim, ama eğer eksileri bu olacaksa...
You can hang up, but I'll keep calling everyone in England if that's what it takes to get you to talk to me.
Kapatabilirsin ama aramaya devam edeceğim. Benimle konuşmanı sağlayacaksa İngiltere'deki herkesi arayacağım.
- Not if that's what it takes to compete.
- Yarışmanın yolu bu olmamalı.
If that's what it takes.
Ne gerekiyorsa yapacağız.
We'll guard him in groups, of threes and fours... in fives, if that's what it takes to make you comfortable.
Üç dört kişilik gruplar halinde bekleyeceğiz... Rahat edecekseniz beşer kişilik.
- If that's what it takes...
- İstediğin buysa...
We'll guard him in groups, of threes and fours... in fives, if that's what it takes to make you comfortable.
Fırtına bitene kadar üçlü dörtlü gruplar halinde nöbet tutacağız. Seni rahatlatacaksa, beşli gruplar.
Well, it would be the first time I've sucked a woman's cock but if that's what it takes -
Pekala, bu bir kadının aletini ilk emişim olacak ama... madem öyle gerekiyor...
If that's what it takes to preserve Ephiny's tribe, then that's what I'll do.
Eğer Ephiny'nin kabilesini korumak bunu gerektiriyorsa, benim de yapacağım şey budur.
From now on, if you know what's good for you, she gives you your medicine, she takes your temperature and that's it.
Bundan sonra, senin için şu iyi olur, o sana ilâcını verir ateşini ölçer, hepsi bu kadar.
Hey, I don't give a fuck if we gotta call in... the French Foreign Legion if that's what it takes to stop this guy.
Hey, eğer bu adamı yakalamak için Fransız Lejyonunu çağırmamız gerekse bile benim için önemli değil.
Yeah, if that's what it takes, yes.
Evet, gerekiyorsa öyle olsun.
Well, if that what it takes, then that's what it takes!
İyi, bedeli buysa budur!
Melt the place down to beaded glass, if that's what it takes.
Gerekirse, burayı tuzla buz edin.
We'll show you a hundred more if that's what it takes.
Biz senden daha fazla önem veriyoruz buna.
If that's what it takes.
Eğer gereken buysa.
If that's what it takes to keep you safe.
Bu seni güvende tutacaksa.
- If that's what it takes.
- Eğer gerekirse.
I'm not but I will if that's what it takes.
- Hayır, onun için değil, ama işi yapmak içinse özür dilerim.
That's not enough, to study 8 hours per night if that's what it takes to upload your grades.
Bu yeterli değil o zaman her gece 8 saat çalışacaksın. Ta ki notlarının yükseldiğini görene kadar.
WELL, IF THAT'S WHAT IT TAKES FOR HIM NEVER TO THINK OF "SEE THE LIGHT" AGAIN,
'Işığı gör'le alakalı düşünmesini kesecek birşeyse...
I'll hunt down every last one of those animals if that's what it takes to get my daughter back.
O hayvanların tek biri kalana dek onları avlayacağım. Böylece kızımı geri alabileceğim.
If that's what it takes.
Böyle olması gerekiyorsa olacaktır.
If that's what it takes.
Eğere gerekiyorsa, öyle.
- If that's what it takes.
- Gerekiyorsa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]