Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / If you don't stop

If you don't stop перевод на турецкий

958 параллельный перевод
If you don't stop immediately...
Şunu yapmayı hemen kesmezsen...
If you go with that man... will you then be able to stop seeing the things that you don't want to see?
O adamla gidersen, görmek istemediğin şeyleri görmeyebilecek misin?
If you don't stop yelling, you'll tip him off yourself.
Bağırmaya devam edersen, sen kendini ele vereceksin.
My father sent me down to stop the show... if you don't mind.
"Babam beni gösteriyi durdurmam için gönderdi, sizin için de sakıncası yoksa tabii"
If you don't stop the show, I'll have you arrested.
"Eğer gösteriyi durdurmazsan seni tutuklatırım".
If you don't stop by the count of 3, I'll blow your brains out.
3'e kadar sayıyorum, durmazsan beynini uçuracağım.
- Shubin, if you don't stop...
Shubin, durmazsan..
We haven't met but don't let that stop you if you're hungry.
Tanışmıyoruz ama karnın açsa bu sana mani olmasın.
You don't care if they stop or not.
Dursunlar durmasınlar umurunda değildir.
I've never been a violent man... but if you don't stop this lunkhead cop of yours from chasing my soldiers around...
Ben şiddet düşkünü değilim... Ama bu polislerinizle birlikte ; askerlerimi aptalca takip etmeyi bırakmazsanız...
You don't know how insulting I'm going to be if you don't stop playacting.
Eğer rol yapmayı kesmezsen ne kadar aşağılayıcı olacağımı bilmiyorsun bile.
If you don't stop being so easygoing with money you'll land in the gutter before you're through.
Kesene hakim olmazsan kendini lağım çukurunda bulursun.
If you don't stop playing, Olympe will drop dead.
Çalmayı bırakmazsan Olympe yığılıp kalacak.
- If you don't stop I'll jump out!
- Durmazsan atlarım!
If you don't stop nagging, I won't help you arrange matters with Boopie.
Dırdırı kesmezsen işleri Boopie ile düzeltmene yardım etmem.
Someone's going to touch you with a broomstick if you don't stop snivelling.
Mızmızlanmayı bırakmazsan birileri sana süpürgeyle dokunacak ama.
- If you don't stop bothering me, I'm going to punch you in the nose.
Bunu yapmamanı söylemedim mi!
If you don't stop being a glutton, you'll get as fat as Mammy. And I'll divorce you.
Oburluğu kesmezsen, dadı kadar şişman olursun sonra da senden boşanırım.
The plague on you if you don't stop arguing like lawyers.
Avukatlar gibi münakaşa etmeyi kesmezseniz, yazıklar olsun.
But he can't stop me from tangling with you if you don't lay off my wife.
Ama karımı rahat bırakmazsan bana hiç kimse engel olamaz.
- If you don't stop...
- Engelleyemem...
Stop, stop, if you don't want me to retaliate by reciting all the tributary branches of the Amazon.
Aksi taktirde ben de Amazon'a dökülen tüm akarsuların isimlerini sayarak misilleme yapacağım.
If you don't stop looking at me like that, I won't be responsible for what happens.
Bana öyle bakmayı kesmezsen, olacaklardan ben sorumlu değilim.
Don't know if I'd blame you, a man that killed your partner but that won't stop me from nailing'you.
Ortagini öldüren birini vurmak konusunda seni kinayamam... ancak bu seni enselememi engellemez.
I can't unhook you if you don't stop wiggling.
Böyle kıpırdarsan seni kurtaramam.
You'll get them back if they don't stop clicking.
Ses kesilmezse geri getiririm, bilesin.
Even if I don't stop you, others will.
Ben yapmasam bile başkaları seni durduracak.
If you don't stop carrying on with Germain, beware!
Germain'le yaptığın şamatayı bırakmazsan, dikkat et!
If you don't stop carrying on... "
Şamatayı bırakmazsan eğer... "
Kid, if you don't stop I won't continue to read the cards.
Sözümü kesme yoksa okumam.
If you don't mind, let's stop at the school for a moment.
Eğer sakıncası yoksa, bir dakikalığına okulda duralım.
And if you don't stop with that joke, where do you stop?
Bu şaka ile durmazsan nerde durursun?
If you don't stop this woolgathering I'll have to take drastic action!
Bunu yapmayı bırakmazsan sana karşı sert önlemler almak zorunda kalacağım!
Now, listen, Wilbur, if you don't stop imagining these crazy things,
Dinle şimdi Wilbur, şu deli zırvalarını kafanda kurmayı kesmezsen,..
Frank, if they're gonna fight in there, why don't you stop it?
Frank madem kavga çıkacak, neden engel olmuyorsun?
If you don't stop harping about this Walz business... somebody's going to swear out a lunacy complaint.
Bu Walz teranesini çalmaktan vazgeçmezseniz... sizi tımarhaneye yollayacaklar valla.
If you don't stop, I'm going to have to punish you, you know that, don't you?
Yine mi yalan söyledin?
If you don't stop, I'll run to town for the Doctor. And the Squire, too.
Eğer durmazsanız, kasabaya gidip doktoru çağıracağım,... valiyi de!
I will, if you don't stop nagging me.
- Beni taciz etmeyi bırakmazsan öldüreceğim.
Stop it, if you don't want me to cause a scandal, tonight!
Kes artık! Bu gece bir skandala imza atmamı istemiyorsan kes artık!
And if you ever stop wanting me, I don't know what I'll do.
Ve benden vazgeçtiğinde, ne yapacağımı bilemeyeceğim.
If you spent the night, with a man you don't like, substituting for me, I shall stop being a maiko!
Eğer geceyi, ben geçirmeyeyim diye, hoşlanmadığın bir adamla geçiriyorsan, maikoluğu bırakmalıyım.
I don't know what you consider it, but if you don't stop it, I'm getting out of here.
Ne olarak gördüğünü bilmiyorum ama buna son vermezsen ben gidiyorum.
If you don't stop them...
Durdurmazsanız...
The kids in our school can be taught if you don't stop trying.
Çaba gösterirsen onlara bir şeyler öğretilebileceğini.
If you don't stop bothering me, I'll have to call someone.
Beni rahat bırakmazsanız birini çağırmam gerekecek.
If you want to go, don't let me stop you.
Gitmek istiyorsan, sana engel olmama izin verme sakın.
If you don't stop pestering me... Tryin'to find out something, there ain't gonna be no money.
Beni sıkıştırmayı bırakmazsan... soru sormayı kesmezsen para falan olmayacak.
I'm quite willing to shoot, if you don't stop now.
Şimdi durmazsan ateş etmekten çekinmem.
Arliss, if you don't stop catching'things and bringin''em into the house, I'm gonna switch you good.
Arliss, eğer bu şeyleri yakalayıp eve getirmeyi kesmezsen seni iyi bir döveceğim.
And if you don't stop needling me, I'm not going to look at your line.
Bana sataşmayı kesmezsen, senin işinle ilgilenmeyeceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]