Ignore it перевод на турецкий
1,388 параллельный перевод
Don't look at the train. Ignore it.
Trene bakmayın, görmezden gelin.
Lois, this is the kind of thing... that always resolves itself if you just ignore it, all right?
Lois, bu sanki, aldırmazsan kendi kendine karar verilen birşey gibi, anladın mı?
- We anesthetize,... - [lights pop] ride it out, embrace it, ignore it...
Uyuşturuyoruz... kazasız belasız atlat, kabullen, önemseme...
He just chooses to ignore it.
Sadece gözardı etmeyi tercih ediyor.
- Ignore it.
- Onu boşver. - Ben, yapamam.
Ignore it.
Görmezden gel.
When you would say something like this and I just could ignore it.
Sen bu tür şeyler söylediğin zaman buna boş verebiliyorum.
And the psychiatrist says, "Just ignore it."
Pisikiyatrist'boşver takma'demiş
And you gotta just pretend to ignore it. Wipe it away.
- Önemsemiyormuş gibi davranmalısın.
I would be foolish to ignore it.
Bunu görmezden gelmem aptallık olur.
You just choose to ignore it.
Göz ardı etmeyi seçtin.
- We should ignore it.
- Göz ardı etmeliyiz.
Maybe she couldn't ignore it, felt she had no choice decided to confront them.
Belki de görmezden gelememiştir, başka seçeneği olmadığını hissetmiştir onlarla yüzleşmeye karar vermiştir.
Ignore it!
Salla!
Ignore it and you suffer as you cannot imagine.
Onu yok sayarsan hayal edemeyeceğin kadar acı çekersin.
Well, like, maybe he was afraid that he'd become some kind of lazy dilettante if he had all that money at his access, so he just put it away, just ignore it.
Şunun gibi, para elinin altında olsaydı, belki de eğlence düşkünü tembel biri olmaktan korkuyordu, böylece parayı sakladı, yok saydı.
You'd just ignore it, you'd act like it never happened?
Umursamazdın, böyle bir şey hiç olmamış gibi davranırdın?
- I'm choosing to ignore it.
- Ben görmezden gelmeyi tercih ediyorum.
- Ignore it.
- Görmezden gel.
And let us ignore it no more.
Artık görmezden gelmeyelim.
Something inside me decided to ignore it.
İçimden bir his yok farzetmemi söyledi.
She does something that tells you she's no good, you ignore it.
Ve her seferinde iyi olmadığını gösteren bir davranışına tanık olduğunda, görmezden geliyorsun.
If you care for me at all, you would ignore it.
- Beni düşünüyorsanız lütfen görmezden gelin.
Then we must ignore it and concentrate on the outer wall.
Buna aldırmamalıyız ve dış duvarı yoğunlaştırmalıyız.
If an issue is not on the tips of their constituents'tongues, it's easy for them to ignore it. To say, "Well, we'll deal with that tomorrow."
Eğer ki bir mesele Anayasa'yı değiştirme yetkisi olanların umurunda değilse onlar için görmezden gelmek "İyi, biz yarın bu konuyla ilgileniriz" demek, çok kolaydır.
If this orderjeopardises our chances of finding that gas, you must ignore it.
Eğer bu emir, sinir gazını bulma şansımızı tehlikeye sokuyorsa, görmezlikten gelmek senin sorumluluğunda.
I never really cared about Valentine's Day before, but now I couldn't ignore it.
Önceleri Sevgililer Günü'nü pek umursamazdım ama artık görmezden gelemezdim.
No matter how hard we try to ignore it or deny it, eventually the lies fall away...
Ne kadar uğraşsak da, önemsemesek veya inkar etsek de, sonunda yalanlar ortaya çıkar...
I did. I chose to ignore it.
Hatırladım, ama görmezden geldim.
Do you want me to ignore it?
Ve şimdi ise toprağı duyuyorum, bunu görmezden mi geleyim yani?
- A potato, ignore it.
- Patates, aldırma.
If we ignore it, maybe it'll go away.
Umursamazsak, unutulup gider.
Far enough away, I can choose to ignore it.
Bunu görmemezlikten gelecek kadar uzak.
Guys, guys, everybody ignore him! - It wasn't me. - This guy yelled "you suck" at my wedding.
Siz ona kulak asmayın millet bu herif düğünümde bile bana bok gibisin dedi.
So, if you ignore ethics to save one person it's admirable, but if you do it to save a thousand, you're a bastard.
Yani etiği bir kişi kurtarmak için hiçe sayarsan kahraman, bin kişiyi kurtarmak için hiçe sayarsan itin teki mi oluyorsun?
Let's ignore that you're pretending to have principles you don't have just to get out of it.
Diyelim ki orada bir süre daha mutlu bir şekilde oturdunuz.
And then I'll either realize that it's nothing, or I'll start seeing things in my life that tell me this is a dream I shouldn't ignore.
Ve ya onun bir anlamı olmadığına karar veririm, ya da hayatımda gördüğüm bazı şeyler bunun görmezden gelemeyeceğim bir rüya olduğunu bana söyler.
You told me that if I ever saw something in my life that reminded me of my dream, then it's probably a dream that I shouldn't ignore.
Ama sen, hayatımda gördüğüm şeyler... bana rüyamı anımsattığında... muhtemelen bunun görmezden gelemeyeceğim, bir rüya olduğu anlayacağımı söyledin.
It's hard to ignore that kind of outcry.
Bu tip bir talebi görmezden gelmek pek de kolay değil.
It's kinda hard to ignore.
- Yok saymak zor.
I'm generally pretty cool with coincidence, but when Abel Koontz turns out to share a doctor with the Kanes, that's too much for me to ignore, even if it means getting caught.
Tesadüflere karşı her zaman soğuk kanlı olmuşumdur. Ama Abel Koontz'un Kanelerle aynı doktoru paylaşması, Benim için göz ardı edilemeyecek bir durum.
It was a prediction he chose to ignore.
Bu, Hawking'in dikkate almamayı seçtiği bir tahmindi.
It makes more sense for them to leave us alone and convince the public to ignore us conspiracy nuts.
Onlar için bizi yalnız bırakmak ve halkı biz komplo çılgınlarını boşvermesi için ikna etmek daha mantıklı.
It's not enough that you ignore me our whole life? You have to humiliate me?
Bütün hayatımız boyunca beni yok sayman yetmedi mi?
It violates protocol to ignore a request from a widow on Day of the Dead.
Ölüler Günü'nde bir dulun isteğini görmezden gelmek ihlal ediyor.
Do I just ignore everything my father taught me about how to do this right, about how to stay safe so I can do it again?
önemsemelimiyim.... babamın bana doğruların nasıl yapılacağını öğrettikleri hakkındakileri, nasıl güvende kalacağımı? ve bunları tekrar yapabilirmiyim
It'll stop. Just ignore me.
Boşver, beni önemseme.
And I understand that most of this evidence is technically considered circumstantial, but I think you'll agree it's hard to ignore.
Ve anliyorum ki kanitlarin çogu raslantisal olarak düsünülüyor, ama bana katilcaksin ki inkar etmek çok zor.
And then they would ignore me and it would make me really angry.
Beni görmezden gelirlerdi. Bu çok sinir bozucuydu.
Guys, I know we ruled out flying, But it's hard to ignore the fact that his last known location was a place That literally had thousands of international flights a day.
Beyler, uçak yolculuğunu göz ardı ettik ama adamın arabasının günde binlerce uluslararası uçuşun yapıldığı bir yerde duruyor olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.
It'd be easier to ignore blood in my urine.
İdrarımdaki kana boş vermek bile daha kolay olurdu.
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it's ok 4874
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287
it's only fair 72
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287
it's only fair 72