Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / Inflammatory

Inflammatory перевод на турецкий

209 параллельный перевод
I object! "Child abuser" is an exaggerated and inflammatory word.
"Çocuğunu iğfal eden" ifadesi çok abartılı.
And my movements... evoke the most inflammatory passions... in all -
Ayrıca yürüyüşüm en şehvetli tutkuların tümünü harekete geçiriyormuş.
I humbly suggest Your Majesty has not grasped the inflammatory possibilities of this man's preaching.
Efendim bu adamın vaazlarının insanları kışkırtma ihtimaline ilişkin naçizane görüşüm tam anlaşıImadı.
Senator Townsend had just finished one of his inflammatory speeches at the local armoury.
Senatör Townsend coşkulu konuşmalarından birisini yerel silah deposunda yapmış.
He's the victim of inflammatory gout.
İltihaplı gut hastalığından muzdarip
Inflammatory words from a union boss?
Sendika patronundan kışkırtıcı sözler, öyle mi?
It is surprising the accused has in recent years known how to keep making inflammatory speeches, without being guilty of committing a crime.
Sanık son yılların en şaşırtıcı sanığıdır, known how to keep making inflammatory speeches, üstelik bir suç işlemeden, suçlu olmadan.
If Hitler had been British, would we, under similar circumstances, have been moved, charged up, fired up by his inflammatory speeches, or would we simply have laughed?
Hitler, İngiliz olsaydı benzer koşullarda biz de onun konuşmalarından gazla coşmaz mıydık? Yoksa adama güler miydik?
- You keep working on it. - Totally inflammatory!
- Bunun üzerinde çalışmaya devam et.
Some rather resilient inflammatory tissue here.
Bu daha çok esnek ve iltihaplı bir doku.
I have some anti-inflammatory down in the unit.
Aşağıda ağrı kesicilerim var.
I would like share this honor with all of my fellow essayists... particularly the courageous Lisa Simpson... whose inflammatory rhetoric reminded us... that the price of freedom is eternal vigilance.
Bu onuru benimle birlikte yarışan tüm yarışmacılarla paylaşmak isterim....... özellikle de cesur Lisa Simpson`la kışkırtıcı uslubuyla bize özgürlüğün bedelinin sonsuz bir tetikte olma durumu olduğunu hatırlattığı için.
Propensity for armed protest, inflammatory acts openly advocates systematic violence.
Silahlı protesto eğilimi, kışkırtıcı eylemler. Sistemli bir şekilde şiddeti destekliyor.
Phenylbutazone,'an anti-inflammatory... often used to treat pain in the shoulder due to bursitis.
Fenilbütazon : Bursan iltihaplanması sonucu omuzlarda oluşan ağrıyı kesmek için kullanılan bir antiinflamatuar.
It strikes us as very inflammatory.
Bize çok kışkırtıcı geldi.
Your Honor, this is inflammatory against the defendant.
Sayın Yargıç, bu hareket, jüriyi davalıya karşı kışkırtmadır.
Now, gentlemen, you must agree that this report is highly inflammatory.
Baylar, raporun son derece kışkırtıcı olduğuna katılmanız gerekiyor.
If the injuries are inflammatory, like leaving a newborn motherless we'd still prefer to settle.
Zarar kışkırtıcı ise, bir bebeği annesiz bırakmak gibi anlaşmayı tercih ediyoruz.
So I take that anti-inflammatory again?
Yine o ilacı mı alayım? Yine mi?
- Pelvic inflammatory disease.
- Pelvis iltihabı.
They were considered too inflammatory to be introduced at the trial.
Bunlar mahkemeye sunulamayacak kadar vahşi bulundu.
Several days ago, a violent riot erupted... incited by an inflammatory T-shirt slogan.
Birkaç gün önce kışkırtıcı bir tişört sloganı vahşi bir kargaşanın çıkmasına neden oldu.
They were just trying to be inflammatory with those photos.
Fotoğraflarla tahrik etmeye çalışıyorlardı.
I mean, it's pretty inflammatory.
Demek istediğim, bu şey epeyce tahrik edici bir şey.
You're the one that wrote this inflammatory piece of rubbish.
Bu tahrik kar rezaleti sen mi yazdın?
I suggest you ask the Doctor to prescribe an anti-inflammatory.
Bir ağrı kesici vermesi için doktara uğramanızı öneririm.
Yeah, but you said some pretty inflammatory things, obviously. Everything's a joke to this guy.
Evet ama sende gerçekten çok fazla kışkırtıcı şey söyledin.
Objection to "banshee." That's inflammatory.
Ölüm perisi terimi, çok tahrik edici.
Objection. That is inflammatory.
- İtiraz ediyorum, tahrik var.
Tranquilizers and an anti-inflammatory.
Sakinleştiricilerle iltihap önleyici.
- Pelvic inflammatory disease.
- Kasık İltihabı Hastalığı.
Duped is an inflammatory word.
Faka basmak kışkırtıcı bir söz.
Well, that was... inflammatory.
Şey, bu çok... tahrik ediciydi.
.. rather than a inflammatory one.
.. onu etkileyici değil.
" I fill my days writing inflammatory articles about Germany...
Günümü Almanya hakkında kışkırtıcı bir makale yazarak tamamlıyorum.
ALL RIGHT, I'M GONNA GIVE YOU AN ANTI-INFLAMMATORY FOR THE PAIN,
Tamam, ağrı kesici yazacağım.
Yeah. Torn musculature, but no inflammatory response.
Evet, kası yırtılmış ama iltihap toplamamış.
You could have inflammatory changes from your tumor vaccine.
Tümör aşısı değişikliklere yol açıyor olabilir.
She's got pelvic inflammatory disease, caused by gonorrhea.
Belsoğukluğundan kaynaklanan iltihap çıktı.
So Mrs Bumbry here has inflammatory bowel disease, huh?
Mrs Bumbry'nin iltihaplı bağırsakları var, öyle mi?
A bit inflammatory.
Biraz tahrik edici.
- Objection, Your Honor. inflammatory.
- İtiraz ediyorum.
Now, as far as I am concerned, this woman is reckless and inflammatory.
Bu kadın söylentileri gerçekmiş gibi gösteriyor.
You don't know what I know about how inflammatory my words can appear.
Sözlerimin ne kadar tahrik edici gözükebileceğini bilmiyorsunuz.
There are different types of hemorrhoids such as internal, external, and inflammatory
Hemoroitin 3 şekli vardır. Dâhili, harici, ve iltihaplı
I can't take this kind of inflammatory shit.
Böyle çatışmalara katlanamıyorum.
Anti-inflammatory.
Vücud acısını dindirme ilacı.
It's Un-necessarily inflammatory.
Bu çok gereksiz ve tahrik edici.
- A little inflammatory, Ruth.
- Biraz tahrik edici, Ruth.
Cheap, inflammatory and dangerously irresponsible.
Adice, tahrik edici ve tehlikeli bir şekilde sorumsuzca.
Unfortunately, in Mexican culture... this was a much more inflammatory gesture.
Ama ne yazık ki, bu hareket Meksika kültüründe kışkırtıcı bir hareket sayılıyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]