It'll be your fault перевод на турецкий
51 параллельный перевод
It'll be your fault.
Bersagliera çamaşır suyu içti diye Suçu senin olacak unutma.
He'll have a twisted leg for the rest of his life and it'll be your fault.
Hayatı boyunca bacağı çarpık olacak ve bu senin sucun.
If things turn nasty, it'll be your fault.
Bunun sonunda bir kötülük olursa Osman bu iş senin başına patlayacak gayrı.
It'll be your fault.
Senin hatan olur o zaman.
It'll be your fault, not mine.
Sorumlusu sensin, benim hatam değil.
It'll be your fault if he dies.
Ölürse senin suçun olur.
If I die of cancer, it'll be half your fault.
Kanserden ölürsem, yarısı senin suçun.
If anything happens to me in this hell hole it'll be your fault.
Eğer bu cehennem deliğinde başıma bir iş gelirse vebali üzerine kalır.
If Joshua tricks them into launching an attack, it'll be your fault.
Eğer Jashua'nun hilesiyle onlar saldırı başlatırlarsa, bu senin hatan olur.
If we goof some day, it'll be your fault!
Bir hata yaparsam, bu senin yüzünden olacak.
And it'll be your fault.
- Ve hepsi senin suçun.
Well, if I catch pneumonia, it'll be all your fault.
Zatürree olursam sorumlusu sensin.
- It'll be your fault.
- Bu senin suçun olur.
If that baby dies, it'll be my responsibility but it'll be your fault.
O bebek ölürse bu benim sorumluluğum olacak... -... ama suç sende olacak.
If something happens to the child, it'll be your fault.
Çocuğa bir şey olursa, suçlusu sensin.
You know it, and it'll be your fault!
Bu senin suçun olacak! Senden nefret ediyorum!
If we die it'll be your fault.
Ölürsek senin yüzünden olacak.
Eddie will sit there like an idiot. And it'll be all your fault.
Eddie senin suçun yüzünden, orada aptal gibi oturacak.
If he wakes, it'll be your fault.
Eğer uyanırsa, senin hatan olacak.
And it'll all be your fault.
Hepsi senin suçun olur.
They'll be homeless, and it will be your fault.
Evsiz barksız kalırlar, ve tümü senin hatan olur.
If you go back, they'll shoot him and it'll be your fault!
Gidersen, onu öldürürler ve bu senin suçun olur!
If I'm stung and die, it'll be your fault.
Beni bir arı sokar da ölürsem, bu senin suçun olur.
Yeah, it'll be all your fault.
Evet, bu da senin suçun olacak.
- If anything happens... to those boys, it'll be your fault.
- Eğer çocukların başına... birşey gelirse, Bu senin hatan olacak.
I'll kill myself. It'll be your fault.
Kendimi öldürürüm ve sizin suçunuz olur.
If he dies, it'll be your fault.
Ölürse, bu senin suçundur.
It'll be your fault, Earl.
Senin suçun olur, Earl.
- It'll be your fault.
- Senin suçun olur o zaman.
If it happens again, it'll be your fault.
Tekrar olursa, bu senin hatan olur.
Or it'll be your fault!
Yoksa kabak senin başına patlayacak!
Or it'll be your fault,'cos instead of playing I'm hanging out with you.
Ya da senin hatan olacak, çünkü oynamak yerine seninle takılıyorum.
Well, it is your fault, but I'll be fine.
Aslında senin hatan ama iyi olacağım.
It'll be your fault for running away.
Bu kaçtığın için senin suçun olacak.
So if a criminal gets away tomorrow, it'll be your fault.
Eğer yarın bir suçluyu kaçırırsam bu senin hatan olacak.
Then I will stay here and I will kill myself and it'll be all your fault.
O zaman burada kalacağım ve kendimi öldüreceğim. Ve bu senin suçun olacak.
And if you lie, it'll be your fault, too.
Ve eğer yalan söylersen bu senin de hatan olur.
Sabrina, get over here and help me drink these margaritas or it'll be your fault if I drunk-dial my A.A. sponsor again.
Sabrina, buraya gelip şu margaritaları içmeme yardım et yoksa senin yüzünden yine alkol danışmanımı sarhoş kafayla arayacağım.
He'll walk free, do it again, and that'll be your fault.
Dışarı çıkacak, bunu tekrar yapacak ve bu, senin yüzünden olacak.
- It'll be your fault.
- Senin hatan olur.
And because this is your fault, you get to come with me and watch, and know as the blood drips from his carcass it'll be you and your rags to wipe it up!
ve bu senin hatan olduğu için, sen de benimle geleceksin ve izleyeceksin, ve onun cesedinden damlayan kanların senin ve senin paçavraların tarafından temizlendiği bilinecek.
I'll kill all of you and it will all be your fault!
- Yüce İsa! - Hepinizi öldüreceğim ve hepsi de senin suçun olacak!
And it'll be your fault.
Ölümleri de senin yüzünden olacak.
When you read I'm on trial for murder, it'll be your fault.
Cinayetten yargılandığımı duyarsan, bu tamamen senin suçun olacak.
If I propose, and things go wrong it'll all be your fault!
Olur da ben teklif ederken kötü bir şey olursa senin uğursuzluğuna vereceğim böyle bil!
It'll be your fault this time, not mine.
Bu sefer senin hatan olur, benim değil.
It means that if there is a another 9 / 11 it'll be your fault.
Bunun anlamı, bir 11 Eylül daha olursa bu sizin suçunuz olacak.
It'll be your fault.
Senin hatan olur.
If millions of people die, it'll be your fault.
Milyonlarca insanın ölümü senin elinden olacak.
It'll be your fault.
Bu senin hatan olur.
it'll be alright 64
it'll be okay 411
it'll be our secret 35
it'll be over before you know it 17
it'll be 123
it'll be over soon 59
it'll be worth it 51
it'll be ok 114
it'll be fun 600
it'll be all right 327
it'll be okay 411
it'll be our secret 35
it'll be over before you know it 17
it'll be 123
it'll be over soon 59
it'll be worth it 51
it'll be ok 114
it'll be fun 600
it'll be all right 327