It's been fun перевод на турецкий
403 параллельный перевод
It's been ages since I've had this much fun.
Uzun zamandır hiç bu kadar eğlenmemiştim.
It's been a lot of fun.
Ne eğlenceliydi.
It's been fun meeting you.
Sizinle tanışmak eğlenceliydi.
It's been 10 weeks work and one night's fun.
10 haftadır tek eğlencemiz!
- Our relationship's been such an odd one I thought it might be fun for us to try a new background.
- Aramızdaki ilişki, tıpkı garip bir yeni bir başlangıç için, ikimiz adına eğlenceli olabileceğini düşündüm.
It's not worth it, Tony. This past year, it's been fun, you know?
Geçen sene eğlenceliydi, değil mi?
It's been fun.
- Çok eğlendim.
You don't understand how they feel. It's been fun.
- Nasıl hissettiklerini anlamıyorsun.
Come on, it's been fun!
İyi eğlendik!
It's been fun.
Teşekkür ederim.
Well, gentlemen, it's been fun, but I can't waste any more time.
Baylar, eğlenceliydi,... ama daha fazla zaman harcayamayız.
It has been known all along, There's no fun without a song.
Bu hep böyle bilinir, Anca şarkı söyleyerek eğlenilir.
It's been a lot of fun.
- Zevkti... - Evet, sağ ol.
It's been fun, Rebecca.
Çok eğlendim Rebecca.
Walter, it's been fun.
Walter, gazetecilik eğlenceliydi.
Well, Chuck, it's been fun. But I've got a plane to catch and a story to write.
Neyse Chuck, çok eğlenceliydi ama yetişilecek bir uçak ve yazacak bir hikayem var.
It's been so much fun, waiting to see what you're gonna do next.
- Ne? Bir sonraki adımda ne yapacağınızı izlemek büyük bir keyif oldu.
Oh, Cruise, it's been a lot of fun the first time, hasn't it?
Ah, Hız, birincisi çok zevkliydi, değil mi?
- Doesn't look like it's been too much fun.
- Çok eğlenceli görünmüyordu.
It was meant to be a fun kind of holiday, to sort out our marriage, but to be honest, it's been nothing but disaster since we set off.
Ama Diana ile evliliğimiz çözmek için. Eğlenceli bir tatil olması gerekiyordu. Ama dürüst olmak gerekirse, felakete dönüştü.
Anyway, it's been fun having you.
Burada olman bizim için onurdu. - Hayır, ödeyeceğim.
It's been fun for me, too, Dad.
Benim için de eğlenceli oldu baba.
It's been fun.
Benim için keyifli.
The kids would like to say good-bye, it's been fun.
Çocuklar hoşça kalın diyor. Eğlendik.
So, Jack, it's been fun.
Pekala, Jack, benim için eğlenceliydi.
- It's been fun.
- Mike, eğlenceliydi.
It's been fun.
Eğlenceliydi.
It's been fun tonight.
Sayende bu gece çok eğlendim.
It's been fun.
Eğlenceli olacak.
Yeah, it's been a lot of fun.
- Evet, bu çok eğlenceli olacak.
You know, Richie, I don't know how to say this but it's been fun traveling with you.
Biliyor musun, Richie, nasıl desem bilmem ama senle dolaşmak eğlenceli oldu.
Goodbye, it's been fun.
Güle güle. Konuştuğumuz iyi oldu.
Well, John, it's been fun, but I gotta go.
Pekala John, benim için zevkti, ama artık gitmeliyim.
It's been fun...
Eğlenceli olmalı...
It's been kind of fun.
Çok eğlenceliydi.
It's been fun having you around.
Aramızda olmanıza çok sevindik.
- So long, Lar, it has been fun but not really.
Bu kadarmış. Eğlenceliydi. Aslında pek de değildi.
Until now, it's all been fun and games, cops and robbers, dunking doughnuts.
Şimdiye kadar gırgır şamata içinde, bir elin yağda bir elin balda polisliğini yaptın.
It's been fun.
Çok keyifliydi.
It's been fun ever since.
O zamandan beri eğlenceliydi.
It's been such fun.
Böyle çok eğlendim.
You know how long it's been since I had any fun?
Eğlenmeyeli ne kadar zaman geçti, biliyor musun?
It's been fun.
İyi vakit geçirdik.
It's been great fun, but I... I guess I'd better be going.
Çok eğlendim ama artuk gitmeliyim.
Just in case it isn't enough, I want you to know it's been fun.
Her ihtimale karşı yeterli olmazsa, geçirdiğimiz zamanların eğelenceli olduğunu bilmeni isterim.
Well, it's been more fun than I can describe with my limited vocabulary but I'm gonna ride my bike now.
Kısıtlı kelime haznemle tarif edebileceğimden çok daha... eğlenceli oldu. Ama şimdi gidip motosikletime bineceğim.
It's been fun.
Sizinle olmak eğlenceliydi.
Listen, Andy and I have been doing this thing... it's kind of embarrassing, but it's really fun.
Dinle, Andy ve ben bir süredir bir şey yapıyoruz... Biraz utanç verici ama gerçekten eğlenceli.
- No, it's been fun. I'll see you.
Hayır.
It's been fun, Lawman.
Çok eğlenceliydi, Kanun Adamı.
It's been fun chatting with you all, nasty old Gertrude aside.
sizlerle muhabbet oldukça eğlenceliydi, yaşlı edepsiz Gertrude hariç.
it's been so long 173
it's been a while 672
it's been a long day 229
it's been a pleasure 97
it's been a long time 584
it's been forever 36
it's been too long 172
it's been a long time coming 29
it's been awhile 61
it's been a year 51
it's been a while 672
it's been a long day 229
it's been a pleasure 97
it's been a long time 584
it's been forever 36
it's been too long 172
it's been a long time coming 29
it's been awhile 61
it's been a year 51