It's not that hard перевод на турецкий
650 параллельный перевод
And there's one more message that I want you to relay to him. I'm working hard to find the necklace... so I hope that he's not the one to find it.
Artık ben araştırmaya başlayacağım için artık o araştırmaz umarım.
But, mademoiselle, it's so hard to remember things that happened so long ago and way over in England, not France.
Ama matmazel uzun zaman önce olmuş şeyleri hatırlamak zor hem İngiltere'yi anlatıyor Fransa'yı değil.
It's not hard to believe that he carried on with a servant girl.
Onun, hizmetçi kız ile düşüp kalması da inanılmayacak bir şey değil.
When it's over, I hope you get that medical discharge and not the hard way.
İş bittiğinde, umarım sağlık raporunu alırsın zorlanmadan.
- It's not that hard!
- O kadar da zor değil!
- It's not that hard.
- O kadar da zor değil.
Yesterday, Mr. Keller, under direct examination by the District Attorney, you'd testified that a gun of this type could not be discharged by slamming it on a hard surface.
Dün, Bay Keller, Bölge Savcısı tarafından doğrudan sorgulanırken bu türden bir tabancanın sert bir yüzeye çarpmakla ateş almasının mümkün olmadığını söylediniz.
- Come on, it's not that hard.
- Hadi, o kadar da zor değil.
It's hard not to talk about something that's constantly on your mind.
İnsanın böyle her an düşündüğü bir şey üzerinde konuşamaması çok güç.
It's not hard to guess what sort of home life that lad had.
Nasıl bir evde yaşadığını tahmin etmek güç değil.
It's not that hard when you work with weapons all day.
Zaten bir silah dükkanında kazaen ölmek hiç de zor değil.
It's just that it's hard to recognize somebody... and not recognize them at the same time.
Yalnızca birini hem hayal meyal hatırlamak hem de hiç hatırlamamak çok zor.
It was hard to see all that and not seek refuge in my hands.
Tüm bunları görmek çok zordu ve ellerim de sığınak aramadı.
Is that ok? That's ok, Zika, now it's not hard anymore.
- Sakın alınma, şair yoldaş Sürücüler bekler...
That's not so hard, is it?
O kadar da zor değilmiş.
It's not that hard!
O kadar zor değil ki!
Could you not wear that thing, it's hard!
O şeyi neden takıyorsun! Çok sert!
To show you that I'm not a hard-hearted man. That it's not all dollars and cents.
Katı yürekli ve para delisi biri olmadığımı göstermek için.
- It's not that hard, kid.
- O kadar zor değil.
It's hard to explain. That's not it.
Bunu açıklaması zor.
That's not as hard as it sounds.
Söylediğin kadar zor bir şey değil bu.
So, it's not that hard for me to give him... the wrong advices.
Yani, ona yanlış tavsiylerde bulunmak çok da zor değil.
Now, that's not too hard, is it?
Çok da zor değil, değil mi?
The old man made himself look hard at the raven and saw that it was not a great bird from the sky but the work of men like himself.
Yaşlı adam sert Kuzgun bakışını kullandı ve onun gökyüzünden daha büyük bir kuş olmadığını gördü fakat içinde kendisi gibi erkekler çalışıyordu.
That's a hard thing to hear, and it's not pleasant to say, but it's the truth.
Senin için ağır bir şey, ben de söylemek istemezdim, ama gerçek bu.
It's not too hard because it's not that many.
Çok zor değil, çünkü o kadar çok isim yok.
It's not that hard, believe me.
- İnanın baban, o kadar zor değil.
I'm sorry, but I just took a sauna, and it's real hard not to yell when you hit that cold water.
Özür dilerim, sauna'dan yeni çıktım. O soğuk suya atlayınca bağırmamak çok zor.
Okay, it's kind of hard not to yell when you hit that cold water.
Tamam, o soğuk suya atlayınca bağırmamak çok zor.
Amy, it's really not that hard.
Amy, o kadar zor bir şey değil.
You work so hard at getting these people to want you... when it's not even you that they want!
O insanların seni istemesi için uğraşıp duruyorsun halbuki istedikleri sen değilsin bile!
No, it's not knowing that is so hard, you know.
Hayır. Bunu bilmek o kadar kolay değil.
It's not that hard.
O kadar zor değil.
George, it's not that hard.
George, o kadar da zor değil.
It's not that hard.
O kadar da zor değil.
It's not that hard a shot.
O kadar da zor bir atış değil.
That's not hard, is it?
Bu o kadar zor değil, değil mi?
It's not hard to knock'em down, it's getting them to stay down that's the trick.
Onları yere yıkmak zor değil, önemli olan onları yerde tutmak.
See that it's not so hard to cooperate?
- Görüyorsun, verici olmak o kadar da zor değilmiş.
It's not that it's hard.
Zor değil.
Now, in a world like that, it's not hard to believe there's something inferior about being born black.
Ve böyle bir dünyada, siyah olarak doğmanın, aşağılık bir tarafı olmadığına inanmak çok zor.
That's not so hard, is it, John?
O kadar zor değil, değil mi John?
It's not that hard.
Çok zor değil.
- It's not that hard.
- O kadar da zor olmadı.
It's hard for me to believe that they're not actually human beings.
Gerçek insan olmadıklarına inanmak gerçekten çok güç.
It's not guns that kill people, it's these little hard things.
Bütün ipuçlarinin, bütün dedikodularin, bütün tuhaf görüntülerin...
Well, it's really not all that hard to get in.
Buraya girmek o kadar da zor değil.
Tell Abdullah that it is not principally fair that we work hard and he makes money.
Abdullah'a bunun adil olmadığını, bizim çalışıp onun para kazandığını söyle dedi.
I don't mean go to school, because you'll not get it there. It means you have to develop an independent mind and work on it. That's extremely hard to do alone.
Teknoloji sayesinde ilk kez dünyada birçok noktadan canlı yayın yapabiliyor.
But it is certain I am loved of all ladies, only you excepted... and I would I could find in my heart that I had not a hard heart, for I love none.
Ancak, senin dışında bütün hanımlar tarafından sevildiğim açık. Kendimi yokladığımda taştan bir yürekle karşılaşıyorum, çünkü ben hiçbirini sevmiyorum.
It's not as hard to believe as that I could've had a beautiful millionaire and instead ended up with you.
Güzel bir milyonerle olabilecekken seninle olduğuma inanmak kadar zor değil.
it's not fair 795
it's not 5855
it's not that difficult 19
it's not bad 367
it's not your fault 1412
it's not that good 18
it's not funny 753
it's nothing 2788
it's not mine 359
it's not a big deal 561
it's not 5855
it's not that difficult 19
it's not bad 367
it's not your fault 1412
it's not that good 18
it's not funny 753
it's nothing 2788
it's not mine 359
it's not a big deal 561
it's nothing fancy 21
it's nothing new 26
it's nothing i can't handle 24
it's not like that 768
it's nothing personal 210
it's not that bad 484
it's not my fault 634
it's not really my thing 26
it's nothing special 39
it's not important 386
it's nothing new 26
it's nothing i can't handle 24
it's not like that 768
it's nothing personal 210
it's not that bad 484
it's not my fault 634
it's not really my thing 26
it's nothing special 39
it's not important 386