It's time to wake up перевод на турецкий
144 параллельный перевод
But I guess... it's time for me to wake up now.
Artık uyanmalıyım.
Wake up, Apu ; it's time to go to school
Uyan, Apu. Okula gitme zamanı geldi.
I know it's a shock to wake up and find yourself married, but this is the first time it's happened to me too.
Bir motel odasında evli olarak uyanmak tabi Bir şok, ama bende ilk defa böyle bir olay yaşıyorum.
It's time to wake up, boy.
Uyanma vakti geldi evlat
If I don't wake up in time to renew my air supply, it's hearts and flowers.
Oksijenimi yenilemek için zamanında kalkamazsam kalp çarpıntısı yaratıyor.
It's time to wake up!
Artık uyanma zamanı geldi.
Wake me up when it's time to die.
Ölme zamanı geldiğinde beni uyandır.
Well, it's time to wake up.
Uyanma vaktin geldi.
- It's time to wake up.
- Uyanma vakti geldi.
- It's time to wake him up.
- Onu uyandırma zamanı.
Okay, Mrs. Greenly, it's time to wake up.
Tamam, Bayan Greenly, uyanma vakti.
Wake up, baby. It's time to move on.
- Uyan, bebeğim.
It's time to wake you up
Uyanma zamanı geldi.
All right, on your feet, wake up... it's time to earn your combat pay.
Hadi kalkın bakalım. Savaş paranızı hak etme zamanı.
Fred, it's time to wake up.
Fred, kalkma vakti.
If he doesn't take a nap he will wake up and want to eat when it's time to sleep.
Eğer uyumazsa sonra uyanacak ve uyku saatinde yemek yemek isteyecek.
For those that think Canada is a mom-and-pop operation, it's time to wake up and smell the snow.
Kanada'nın saçma sapan bir operasyon olduğunudüşünenler için artık uyanıp neler olduğunu anlama zamanı geldi de geçiyor.
Hey, it's time to wake up.
Hey, uyanma zamanı.
It's time to wake up.
Kalkma vakti.
It's time to wake up.
Artık uyanma zamanı.
It's now 6AM Time for sleepyheads to wake up! Here's the list of your dead friends ln the order they died.
saat sabahın 6sı uykucuların kalkma vakti işte ölen arkadaşlarınızın listesi Öldükleri sıra ile.
It's time to wake up!
Kalkma vakti!
It's time to wake up.
Uyanma vakti geldi.
It's time to wake up. It's your birthday.
Bugün senin doğum günün.
It's time to wake up now.
Uyanma zamanı.
Then it's time to wake him up and get aloft.
O halde onu ayıltıp buradan gitmenin vakti geldi.
It's morning here in Prosperity, Arizona and it's time for America to wake up, people!
Burada, Prosperity, Arizona "da çok güzel bir sabah ve Amerika" nın artık uyanma zamanı!
It's time to wake up
Uyanma zamanı.
It's time to wake up and get a life.
Subtitles By Ulash Uyanma vakti....... Ve bir yaşam alın.
Wake up, it's time to go.
Uyan, gitme zamanı.
I guess it's time to wake up the baby.
Ben bebek uyanmak zamanı gelmiştir sanırım.
It's time for you to wake up.
Uyanma saatin.
So it's time to wake up and enjoy the day.
Pekala artık kalkma ve günün keyfini çıkarma vakti.
Now it's time to wake up.
Şimdi uyanma zamanı.
Holly, it's time to wake up.
Holly, kalkma zamanı.
It's now 6 AM Time for sleepyheads to wake up!
saat sabahın 6sı uykucuların kalkma vakti
It ´ s time for you to wake up to your role.
Rolünü anlamanın zamanı geldi.
Glaciers are nature's alarm clock, and it's time for us to wake up.
Buzullar doğanın alarm saatleridir. Ve bizim için uyanmanın vakti geldi.
I think it's time for me to wake up.
Sanırım uyanma zamanım geldi.
Well, it's time to wake up.
İyi. Kalkma vakti.
It's time to wake up, Lenore.
Uyanma zamanı Lenore.
It's time to wake up!
Uyanma zamanı geldi!
It's time for you to wake up!
Uyanmanın tam zamanı!
Mother, it's time to wake up.
Anne, uyanma zamanı.
It's time to wake up.
Uyanma zamanı.
But seriously, it's time to wake up, Sin City, for that cup of joe and get on the go! MISSY :
Ah!
Me and Joy are here to make up for the time Earl ruined Dad's vacation, so we can cross it off the list and wake Earl up out of his coma.
JOY'LA BERABER, SIZIN TATILINIZI MAHVETMEMIZI TELAFI EDIP LISTESINDEN BIR SEY SILEREK, EARL'U KOMADAN CIKARMAK ICIN GELDIK.
It's time to help him wake up.
Uyanmasına yardım etme zamanı.
Wake up, It's time to eat.
Uyan, yemek vakti!
It's time to wake up, little sister.
Uyanma vaktidir, ablacığım.
I guess it's time to wake up.
Sanırım kalkma zamanı geldi.