Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ J ] / Jacuzzi

Jacuzzi перевод на турецкий

516 параллельный перевод
- The Jacuzzi?
- Jakuzi mi?
Say, where's the switch on this Jacuzzi thing?
Baksana, bu jakuzinin düğmesi nerede?
- Come on down to the jacuzzi.
- Haydi, jakuziye gel.
The skate sharpener, the massage table, the Jacuzzi, our bus...
Paten bileyicisi, masaj masası, Jacuzzi, otobüsümüz...
We could have like a sleeping bag, a Jacuzzi, and a sauna, you know?
İçinde uyur, jakuzisi olur, sauna...
Tommy had'em and drowned them in his parents'jacuzzi.
Tommy'de de vardı, onları ailesinin jakuzisinde boğdu.
I have this neighbor, and he built his Jacuzzi in his bedroom... and it has a running aqueduct connected to a wading pool outside.
Bir komşumuzun yatak odasında jakuzisi var. Jakuziyi de bir su kemeriyle dışarıdaki havuza bağladı.
Well, there's always the casting Jacuzzi.
Her zaman jakuzi rol dağıtımı vardır.
Jacuzzi, sir?
Jakuzi, efendim?
Say, when I was growing up, we want a Jacuzzi, we had to fart in the tub.
Çocukluğumda jakuzi istediğimizde, küvetin içinde yellenirdik.
There's a Jacuzzi in the master bedroom...
Ana yatak odasında bir Jakuzi var.
I'll trade with anyone that has a Jacuzzi.
Jakuzisi olan biriyle değişmeye hazırım.
4200 square feet, split-level, 5 bedrooms, 4 baths, sauna, Jacuzzi, aviary and an elevator down to the beach!
Tam 500 metre kare üzerinde. 5 yatak odası,.. ... 4 banyo, sauna, jakuzi, avlu ve kumsala inen merdivenler.
- You have a Jacuzzi?
- Jakuziniz var mı?
Did you see me change out of my clothes by the jacuzzi?
Jakuzinin orada, elbiselerimi değiştirirken beni izledin mi?
I got a chick waiting in the Jacuzzi.
Jakuzide bir kız beni bekliyor.
Swimming pool, Jacuzzi.
Havuz, jakuzi.
With a Jacuzzi in it.
İçinde Jacuzzi de olmalı.
Trust me. Massage, sauna, Jacuzzi... tanning salon.
Masaj, sauna, jakuzi... bronzlaşma salonu.
It has 15-foot ceilings, uh... all hardwood floors, ample closet space,..... a modern kitchen, a brand-new bathroom with a jet-stream Jacuzzi.
4,5 metre tavan yüksekliği, tamamen ahşap kaplama, yeterince dolap alanı modern bir mutfak, harika bir jakuzisi olan yepyeni bir banyo.
Hef, nice to see you... in somebody else's jacuzzi for a change.
Hef, değişiklik olsun diye seni başkasının jakuzisinde görmek hoş.
gym, Jacuzzi, saunas.
Şurada da, spor salonu, jakuzi, saunalar.
Just don't ask me to take a Jacuzzi with that guy again.
Bana Jakuzzi ile ilgili hiçbir şey sorma.
He's in a Jacuzzi.
Jakuzide.
The Jacuzzi, Laurel Canyon - Guns N'Roses video wrap party?
Jakuzi, Laurel Kanyonu, Guns N'Roses video partisi?
Is there a Jacuzzi in your room?
- Odanda jakuzi var mı?
It may not even be a Jacuzzi.
Jakuzi bile olmayabilir aslında.
If you have a Jacuzzi, I'm happy.
Bunu kaldırabilirim. Odanda jakuzin varsa, senin adına sevinirim.
Have they got a jacuzzi in this place, huh?
Bebeğim, muhteşem. - Burda bir jakuzileri var mıdır?
If you two are bored, let's have a little Jacuzzi action.
Madem sıkıldınız bir jakuzi ortamı yaratalım.
Everything's here, my hidden key is missing, and the Jacuzzi's on the timer.
Herşey burada, gizli anahtarım kayıp ve jakuzi zamanlayıcıda.
He was electrocuted in the jacuzzi.
Jakuzide elektriğe kapılarak ölmüş.
But the best one was the dishwasher that turned into a Jacuzzi.
Ama en iyisi jakuziye dönüşen bulaşık makinesiydi.
I thought they'd want mine on here for the traditional "mommy takes bus driver to dinner, dancing and Jacuzzi" interlude.
Geleneksel "Anne servis şoförünü akşam yemeğine, dansa ve jakuziye götürür" piyesi için istediklerini sandım.
Okay, guys, who's goin'for the jacuzzi?
Tamam çocuklar, jakuzi'ye kim girecek?
Clark, I'm in a Jacuzzi, can you hold on a second?
Clark, ben bir jakuzideyim, bir saniyeye bekleyebilir misin?
- I could get a Jacuzzi.
- Jakuzi de alırım.
You mean like a Jacuzzi?
Jakuzi gibi mi?
Yeah, like a Jacuzzi.
Evet, jakuzi gibi.
I'm wearing a Jacuzzi suit.
Jakuzi kıyafeti giyiyorum.
Eight thousand square feet with swimming pool, sauna and Jacuzzi.
havuz, sauna ve jakuzisi bulunan sekiz bin metrekarelik.
That didn't scare me as much as when you tried to drown him in the Jacuzzi.
Gerçi bu beni, onu jakuzide boğmaya çalıştığın kadar korkutmadı.
Go to the jacuzzi and I'll be there later.
Siz jakuziye gidin, ben daha sonra gelirim.
They have a Jacuzzi.
Jakuzi var.
I don't know what is going on up here, but I have plaster falling into my jacuzzi.
Neler olduğunu bilmiyorum ama jakuzime sıva parçaları düşüyor.
DOES THIS BOAT HAVE A JACUZZI?
Teknenin jakuzisi var mı?
WE'RE TALKING NEWS FOOTAGE OF CRUMBLING INNER-CITY SCHOOLS CROSS-CUT WITH PHOTOS OF A JANITOR SITTING IN HIS JACUZZI ABOARD A 60-FOOT YACHT.
Haberlerde, şehirdeki perişan haldeki okulların bir hademesinin 18 metrelik yatında, jakuzinin içinde yurtdışında çekilmiş bir fotoğrafından bahsedecekler.
Room service and a Jacuzzi?
Oda servisi ve jakuzi mi?
Sauna and Jacuzzi in the back just beyond the walk-in closets. As soon as I pack up, you can put your stuff away.
Ben gidince, eşyalarını getirebilirsin.
Mom, can we use the Jacuzzi tonight?
- Çok tatlısın.
Massage sauna, jacuzzi, tanning salon... best schools in the city.
Sean ve Madonna mı? ! Güven bana.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]