Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ J ] / Just as you are

Just as you are перевод на турецкий

1,329 параллельный перевод
I promise, I'll be just as you are...
Söz veriyorum, aynı senin gibi...
- I think you look beautiful just as you are.
- Bence bu halinde çok güzel görünüyorsun.
I love you just as you are.
Seni olduğun gibi seviyorum.
Father... may they be in us, just as you are in me and I am in you.
Baba sen ve ben gibi içimizde olabilirler.
But the aerodynamics that are one day going to allow you to fly an F-22 started out as squiggles on a board just like this one.
Yalnız şu an F-22'yi uçurmanızı sağlayan aerodinamik bilgisi.. .. aynı bu tahtadakine benzeyen karalamalarla bulundu.
And that will happen just as soon as you idiots are back in jail.
Siz salaklar, özellikle sen Ricky... hapse döndüğünüzde bu olacak. Hey, Lahey, tak tak?
I'm doing a million things and the kids are always at you and asking for stuff and Ally probably came up to me and asked me for something and I didn't really hear. And as long as I don't hear the word "gun" or "knife," I just said, "Yeah."
Bir şey isteyip duruyorlar, herhâlde Ally gelip bunu istediğinde dinlemiyordum, bıçak veya silah sözcükleri geçmedikçe "Evet" derim.
I MEAN, IF YOU ARE, HONEY, IF YOU ARE, JUST SAY SO AND I'M OUT OF HERE.
Yani, eğer aşıksan, tatlım, gerçekten aşıksan söylemen yeter aradan çekilirim.
You have always been just as you are now?
Hep bu şekilde miydiniz?
I was just wondering if you would be so kind as to join us, as we are...
Yalnızca merak ediyorum bize katılma nezaketini gösterir misiniz?
Just who are you referring to as'your father'?
- Baban derken?
You may tell Mr. Grandcourt that his arrangements... Are just as I would have wished.
Bay Grandcourt'a söyleyin ki ayarlamaları tam da benim isteyeceğim şekilde olmuş.
Just as long as I know where you are, Dad.
Senin nerede olduğunu bildiğim sürece hayır baba.
You're my enemy, just as your sisters are my enemy.
Kardeşlerin gibi sen de benim düşmanımsın.
Boris keeps asking me : "how are you feeling?", just as if I were ill.
Boris hastaymışım gibi sürekli "Kendini nasıl hissediyorsun?" diye soruyor.
I just wanted you to know that it's totally OK if you are, as far as I'm concerned.
Yalnızca benim bir sorunum olmadığını bilmeni istedim.
Your hair is just as childish as you are!
Saçların da en az senin kadar çocuk!
As hard as it's been for everyone I think this last day has been about finding out who you really are not just as a candidate.
Herkes için zor olsa da bence bugün kendini tanımana yardımcı oldu. Yalnız bir aday olarak değil.
No, the mature solution is for you to spend your whole life telling stupid jokes, so that no one will notice that you are just a scared, insecure little boy.
Hayır. AsıI olgunca çözüm, bütün hayatını aptalca, anlamsız şakalarla geçirmen. Böylece kimse senin ne kadar korkak, kendine güveni olmayan küçük bir çocuk olduğunu fark etmeyecek!
sally, just as a matter of interest, you are certain this is your test?
Sally, bunun senin testin olduğuna emin misin?
Someday you'll be traveling just as fast as we are.
Bir gün sizde bizim gibi hızlı yolculuk yapacaksınız..
I just wanted to say on behalf of my new bride, Rachel and myself, that if if in 35 years, we're half as happy as you guys are we'll count ourselves the luckiest people in the world.
Söylemek isterim ki.. .. hem yeni eşim Rachel adına.. .. hem kendi adıma..
I'm sure Bender is taking this just as hard as you are.
Eminim Bender da bunu en az senin kadar zor atlatıyordur.
YOU'RE FUCKING LUCKY. SO DON'T TELL ME YOU COULDN'T LOVE SOMEBODY JUST BECAUSE THEY'RE NOT AS FORTUNATE AS YOU ARE.
Bu yüzden sakın bana, birini sırf sizden daha az şanslı olduğu için sevemeyeceğinizi söylemeyin.
Dude, I am just as disappointed as you are.
Ahbap, ben de senin kadar hayal kırıklığına uğradım.
Just remember, it's just as scared of you as you are of it.
Unutma sen ondan ne kadar korkuyorsan o da senden korkuyor.
- I was just as surprised as you are.
- Ben de senin kadar şaşırdım.
I was just as shocked as you are.
Ben de senin kadar şok oldum.
Look, if Nancy's anything like me and most little Nancys are... she's just as nervous as you are
Bir şarap açarım, kitap hakkında konuşuruz. Çok naziksin, teşekkür ederim. Gittikçe alçalıyorum ki sakin bir iniş yapabileyim.
Hey, Tweek, you're in this just as much as we are!
Hey, Tweek, sen de bizim kadar bu işin içindesin!
These two transport planes, are to land as soon as the plan is set in motion. You are to gather all the hostages from the jumbo jet within five minutes. Just five minutes!
Operasyon başladığında kargo uçakları zorunlu inişe geçecek ve yolcu uçağındaki tüm rehineleri toplamak için beş dakikanız olacaktır.
You're gonna be just as fucked as we are.
Sen de en az benim kadar topun ağzındasın.
- I'm just not quite as joyful as you are yet.
henüz senin kadar mutlu değilim.
What are the odds of you guys passing through El Paso just as I started to hitch? I mean, it's like...
el paso'ya gittiğimiz zaman size bu konuda bildiklerimi öğreteceğim.
As you say they are just rumors so they don't interest me.
Sizin de söylediğiniz gibi onlar sadece söylenti ve onlar beni ilgilendirmez.
You are honored as wise and just.
Siz imrenilecek bilge bir yöneticisiniz Dainagon-sama.
When that day comes... you will know that I am in my Father, and that you are in me, just as I am in you.
O gün geldiğinde... benim babamın içinde olduğumu, ve sizin, benim içinizde olduğum gibi içimde olduğunuzu bileceksiniz.
holy Father, keep them safe by the power of your name... the name you gave me... so that they may be one... just as you and I are one.
Ulu Tanrım onları koru ve güvende olmalarını sağla bana verdiğin isimle benim olduğum gibi onlar da tek olabilsinler.
I gave them the same glory you gave me... so that they may be one, just as you and I are one...
Senin verdiğin güzelliğin aynısını verdim onlara..
You guys are just as bad.
Berbat oynuyorsunuz!
Why? You're just as crucial... in creating the child as they are.
Çocuğun yaratılmasında... sende onlar kadar önemlisin.
I've been told this "person" is just as capable of understanding... as any of you are.
Bu "kişinin" herhangi biriniz kadar anlama yeteneğine... sahip olduğunu söylemiştim.
I can be just as big a pain in your butt as you are in Paris', capiche?
En az Paris kadar senin başını ağrıtabilirim, anladın mı?
I know how much this meant to you, Paris, but you are going to get just as good an education at one of the other great schools you're destined to get into.
Bunun senin için ne kadar önemli olduğunu biliyorum, ama sen kaderinde yazılı olan başka bir güzel okulda iyi bir eğitim alacaksın.
But maybe rushing into divorce would be just as wrong. - What are you talking about?
Ama böyle alelacele boşanmak da onun kadar yanlış olabilir.
I'M JUST AS SURPRISED AS YOU ARE!
Ben de senin kadar şaşırdım!
As much as I appreciate your feelings for me, right now, you are just not good to have around.
Bana olan hislerinin ne kadar farkında olsam da şu anda çevremde olmaman daha iyi.
Dad, I'm just as sad as you are.
Baba, senin kadar üzgünüm.
I am just as concerned about your mother as you are.
Ben de senin kadar endişeleniyorum annen için.
You better have something stronger than words to back up those threats... because as of this moment, you are just another employee.
Bu tehditleri desteklemek için kelimelerden fazlası gerek sana çünkü şu andan itibaren, sen de sıradan bir elemanımsın.
Something stronger than words to back up those threats, son... because as of this moment, you are just another employee.
... tehditleri desteklemek için kelimelerden fazlası gerek sana çünkü şu andan itibaren, sen de sıradan bir elemanımsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]