Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ J ] / Just let me know

Just let me know перевод на турецкий

1,746 параллельный перевод
So if there's anything that I could do to make your stay here... in Sikeston more comfortable, you, uh - you just let me know, all right?
Eğer Sikeston'da daha fazla rahat edebilmeniz için yapabileceğim bir şey olursa bana haber vermeniz yeterli, tamam mı?
Just let me know.
Söylediğin iyi oldu.
Well if you need anything.. just let me know
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa Bana haber ver.
Anything you need, Mr. Locke, you just let me know.
Bir şeye ihtiyacınız olursa haber verin Bay Locke.
You just let me know if you recognize anyone, okay?
Sen herhangi birini tanırsan bana söyle olur mu?
Well, just let me know if I can.
Tesekkürler.
- That's fine. Just let me know, okay?
- Olur ama haberim olsun, tamam mı?
All right, well, just let me know if you change your mind.
Tamam, fikrini değiştirirsen haber ver.
Yes, sir. Just let me know.
Beni haberdar edin.
Just let me know when you're ready, okay?
- Hazır olunca söylersin. - Tamam.
When he's ready to make a deal, you just let me know.
anlaşma yapalım
When you get a really specific feeling, just let me know, will you?
Spesifik bir şey hissettiğinde bana söylersin, olur mu?
If there's anything I can do to expedite matters upstairs, just let me know.
İşleri çabuklaştırmak için yapabileceğim bir şey olursa haber ver yeter.
So hey, if you ever need any extra help, just let me know.
Başka yardıma ihtiyacın olduğu bir konu olursa haber vermen yeterli.
So just let me know when you want me to head to the kissing bridge.
Öpüşme köprüsüne gitmek istediğinizde haber verin.
Just let me know what I can do.
Neler yapabileceğimi söyle yeter.
- Just let me know what I can do.
- Yapabileceğim ne varsa söyle.
If you have any problems, you just let me know.
Eğer bir sorununuz olursa bana söyleyin yeter.
- Just let me know.
- Haber verin yeter.
Okay, well, if you, uh, need anything, just let me know.
Tamam, bir şey gerekirse söyleyin yeter.
Any time you want to swap places, just let me know.
Yer değiştirmek istediğinde çekinmeden söyleyebilirsin.
- Just let me know.
- Sadece haberim olsun.
If--If you can't, Just let me know, and i'll put someone else on point.
Eğer başa çıkamazsan söyle, başkasını görevlendireyim.
Just let me know when the report's done.
Rapor hazır olduğunda bana haber ver.
Just let me know when you need me to testify.
Teşhis için ihtiyacınız olduğunda haber verin.
And I just want you to know that if you ever want to hang around at practice like you used to, or if you need a ride home, or anything, just let me know.
ve sadece bilmek istiyorum ki Eğer istiyorsan, seni uygulama zamanını asıp bizle çalışmıyorsun ya da bir şey gerekli olursa bana haber verin.
Between you and I, that's where I lost Teri Raskin's virginity, so if you happen to see it there, just let me know.
Aramızda kalsın ama, Teri Raskin'in kızlığını bozduğum yerde bir şeyler yapmak istersen bana haber ver.
I'll just get it tomorrow. - Let me know if you two need help.
Ama yardıma ihtiyacınız olursa haber verin.
No VD, and let me just say, women know how to love other women.
Ve şu kadarını söyleyeyim, bir kadını sevmeyi ancak bir kadın bilebilir.
I am just so glad that my Katy called and let me know that you boys needed a crash pad.
Katy'ciğim arayıp da konaklayacak bir yere ihtiyacınız olduğunu söylediğinde çok memnun oldum.
I'm not gonna let you just fucking corner me right now and accuse me and blame me when you know we'd been unhappy!
Sende mutsuz olduğumuzu bilirken beni böyle köşeye sıkıştırmana suçlamana izin vermeyeceğim!
Okay. well, you just let me know before you do that,
Peki.
Let me just... Greg, the prime minister wants to know what happens at the end of the movie "Cars."
Greg, başbakan "Arabalar" filminin sonunda ne olduğunu öğrenmek istiyor.
I know you got to stop me, but I can't just let that kid die.
Beni durdurman gerektiğini biliyorum ama o çocuğun ölmesine izin veremem.
And let me know if you need anything because we're just at the end of the hall.
Ne ihtiyacın olursa bana söyle. Koridorun sonundayız.
Let me just let this, you know, play out a little bit.
Bırak, biraz daha sabredelim.
I just came down here to let you know that I know you're backstabbing me and that is super fucked up.
Buraya sadece bana hainlik yaptığının farkında olduğumu söylemek için geldim ve bu bombok bir durum.
We asked Kenny to come down, help me with a demo but, you know, let's just say Kenny Powers is crippled by fear.
Kenny'yi buraya davet ettik, ufak bir gösteri için ama, biliyor musun, Kenny Powers korkudan altına sıçmış diyelim.
Do you know how hard it is for me to watch you agonize over not being able to send dan to yale When i could very easily help you, if you would just let me?
Senin Dan'i Yale'e gönderemediğin için acı çekişini izlemek benim için ne kadar zor biliyor musun,... eğer sadece müsaade etsen, sana kolayca yardım edebilecekken?
Hey, honey, it's me. Just calling to see where you're at. I wanted to let you know the dinner went really well.
Selam canım benim.Nerdesin merak ettim, yemek güzeldi
Look, you know how I get when I'm pissed. So just let me make it up to you, okay?
Kızgın olduğunu biliyorum ama halledicem tamam mı?
I just thought i'd let you know that Someone sent me the sally stitch chain.
Sadece size şu aptal dikişli e-postanın bana da gönderildiğini söylemek istedim.
Well just at least let me know what i can do to make it up to you.
Peki ne yaparsam bunun altında kalmamış olurum onu söyle bari.
I know I'm not the first guy that your mom's brought into your life but if you and Eric will let me I'd really like to be more to you than... Than just Lily's most recent husband.
Annenin hayatına soktuğu ilk adam olmadığımı biliyorum ama eğer Eric ve sen izin verirseniz gerçekten de size göre sadece Lily'nin son kocası olmak istemiyorum.
I just wanted to let you know how much it meant to me.
Bunun benim için çok önemli olduğunu bilmeni istedim.
Cam, let's go. I-I don't know what's happened to me, But I just stole a baby's intellectual property.
Bana ne oldu bilmiyorum ama şuradaki bebeğin zekâsıyla yaptığı şeyi çaldım.
Let me just let Serena know that we're coming. Okay.
Serena'ya geleceğimizi haber vereyim.
* Anytime I seek, ya let me know *
* But I planted that seed, just let me go *
Just let me talk to him. I know he's...
Bırakın konuşayım onunla...
I don't know why you people won't just let me kill myself so I can stop feeling like this.
Niçin siz insanlar kendimi öldürmeme izin vermiyorsunuz bilmiyorum. Anca böyle hissetmekten kurtulabilirim.
To this whole thing and you two know him well, obviously, so let me just run it by you.
Siz ikiniz onu iyi tanıyorsunuz bulduğum yolu size bir anlatayım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]