Kasidy перевод на турецкий
44 параллельный перевод
Kasidy's ship?
Kasidy'nin gemisi mi?
I can't get through to Kasidy.
Kasidy'e ulaşamıyorum.
So, when is Kasidy Yates coming back?
Kasidy Yates ne zaman dönüyor?
Kasidy Yates, the freighter captain I told you about.
- Kasidy Yates. - Kim? Sana anlattığım kargo gemisi kaptanı.
- Kasidy Yates.
- Kasidy. Kasidy Yates.
So, did you and Kasidy have a nice time last night?
Kasidy ile dün gece iyi vakit geçirdiniz mi?
I don't think Kasidy is looking to get serious.
Kasidy'nin ciddileşmek istediğini sanmıyorum.
Kasidy!
Kasidy!
He goes to Kasidy admits that everything was his fault and pledges his undying love.
Kasidy'nin yanına gidecek her şeyin kendi hatası olduğunu söyleyecek ve ölümsüz aşkını vaat edecek.
So, just between you and me, what do you think about Kasidy moving onto the station?
Evet, aramızda kalacak, Kasidy'nin istasyona taşınması hakkında ne düşünüyorsun?
Nog and I ran into Kasidy last night over at the, uh, Vulcan restaurant.
Nog ve ben dün akşam Kasidy ile karşılaştık şeyde, Vulkan lokantasında.
Kasidy's willing to make a major change in her life just to be close to you.
Kasidy hayatında büyük bir değişiklik yapmaya gönüllü sırf sana yakın olmak için.
You talked to Nog about my relationship with Kasidy?
Sen Nog ile benim Kasidy ile olan ilişkimi mi konuştun?
If Kasidy wants to change jobs, that's her decision, not yours.
Eğer Kasidy iş değiştirmek istiyorsa bu onun kararı, senin değil.
Have you told any of this to Kasidy?
Bunlardan Kasidy'ye bahsettin mi?
Kasidy Yates.
Kasidy Yates.
In fact, I don't even know where Kasidy is.
Aslına bakarsan, Kasidy'nin nerede olduğunu bile bilmiyorum.
I'm going to take her to the holosuite and we're going to watch the seventh game of the 1964 World Series.
Onlara Kasidy döndüğünde sanal odaya götüreceğimi,... birlikte 1964 dünya serisi yedinci oyununu izleyeceğimizi söyle.
Kasidy Yates, where are you going?
Kasidy Yates, nereye gidiyorsun?
Kasidy?
Kasidy?
If Kasidy's in a hurry she'll be standing over their shoulders the whole time.
Kasidy'nin acelesi varsa tüm zaman boyunca gözlerini üzerlerinden ayırmayacaktır.
Kasidy introduced me to this.
Bunu Kasidy gösterdi.
Something happen between you and Kasidy?
Kasidy ile aranızda bir şey mi geçti?
If that happens, I can't guarantee the safety of Kasidy Yates.
Bu olursa Kasidy Yates'in güvenliğini garanti edemem.
Kasidy.
Kasidy.
Think about it- - if anyone but Kasidy Yates was on the Xhosa would you be commanding this mission yourself?
Düşünün bir, Xhosa'da, Kasidy Yates hariç kim olursa olsun bu göreve bizzat komuta eder miydiniz?
To welcome back Kasidy Yates to the station... maybe cook some of that jambalaya that she likes so much.
Kasidy Yates'in istasyona dönüşünü kutlamak için. O çok sevdiği jambalayadan pişirebilirsin.
Dad, Kasidy spent the last six months in prison for helping the Maquis.
Baba, Kasidy son altı ayını Maquis'ye yardım ettiği için hapiste geçirdi.
We never had that "welcome back" dinner for Kasidy.
Kasidy için "hoş geldin" yemeği yapmamıştık.
Kasidy's ship is going to be here any minute.
Kasidy'nin gemisi her an gelebilir.
I thought maybe you and Kasidy would have a better time without me.
Düşündüm de belki sen ve Kasidy bensiz daha iyi zaman geçirirsiniz.
Kasidy and I are doing fine.
Kasidy'yle aramdaki her şey gayet iyi gidiyor.
Kasidy Yates.
Adı ne? Kasidy Yates.
Is she the same Kasidy I spoke to earlier?
Biraz önce konuştuğum Kasidy mi?
Well, when Kasidy came to the Bridge last night all I wanted her to do was leave and I couldn't tell you why.
Kasidy dün akşam Köprü'ye geldi, benim tek istediğim şey gitmesiydi ve neden olduğunu bilmiyorum.
Off duty, I'm sure Kasidy is exactly what you need but on the Defiant, she's a random element... a piece that doesn't fit anywhere in the puzzle.
Vazife dışında Kasidy tam olarak istediğin şey olabilir ama Âsi'de olması, onu hiçbir bulmacaya uymayan rastgele bir parça yapıyor.
I've got to draw the line somewhere.
Kasidy. Olmaz.
Kasidy. What happened?
Ne oldu Kasidy?
- Kasidy, it's only for a month.
Kasidy sadece bir ay.
- Kasidy, we have been through this.
Kasidy, bunu konuştuk.