Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ K ] / Kiosks

Kiosks перевод на турецкий

29 параллельный перевод
This request was published in every newspaper and posted on kiosks all over the city.
Bu ilan tüm gazetelerde yayınlandı. Ve şehirdeki tüm büfelere gönderildi.
Letters with 2 cents postage will be delivered by bikes and a few kiosks are selling newspapers from the period.
Mektuplar, 2 sent karşılığında bisikletlerle adrese teslim edilecek. Ayrıca, bir kaç gazete baiinde de o dönemin gazeteleri satılıyor.
Fav ourite targets for the old ladies are telephone kiosks.
Kocakarıların bir numaralı hedefi, telefon kabinleri.
Nobody can afford to dine out, excluding hot dog kiosks - and they're not doing well, either.
Hiç kimse geceleri dükkan açamıyor, hot dog büfeleri hariç - onlar da fazla iş yapmıyor.
You may remember me from such automated information kiosks... as "Welcome to Springfield Airport" and "Where's Nordstrom?"
Beni "Sipringfield Hava Alanına Hoş Geldiniz" ve "Nordstrom Nerede?" gibi otomatik bilgi sistemlerinden tanıyorsunuzdur.
Kiosks, outdoor study groups.
İlan panoları, açık hava çalışma grupları.
You can wager on the outcome at any of Tech Con Group's friendly gaming kiosks, conveniently located throughout urban centres near you.
Sonuç için Tech Con Grubu'nun merkezi yerlerde kolayca ulaşabileceğiniz kolay kullanımlı bahis kiosklarında oynayabilirsiniz.
Tech Con Gaming Kiosks - if you don't play, you definitely won't win.
Tech Con Oyun Kioskları. Eğer oynamazsanız, kesinlikle kazanamazsınız.
Francine, I'd buyyou 1 0 kiosks ifl still had my human body.
Eğer hâlâ insan vücudunda olsaydım sana on tane büfe alırdım.
Replaced with malls full of overpriced clothing... designer sunglasses and muffin kiosks!
Yerlerine pahalı kıyafetler, tasarımcıların güneş gözlükleri ve kek büfeleri yapıyorlar.
Now it's a collection of candle kiosks and Persian CD stores.
Artık burası bir mum koleksiyoncusu ve İranlı CD dükkanı olmuş.
- 12 kiosks?
- Hayır. - 12 büfe.
Let's go to the kiosks.
Büfelere gidelim.
She was on shift at one of the kiosks earlier this evening.
Bu akşam ki vardiyasında standlardan birinde duruyormuş.
You see, if we could reroute the customers away from the food court, it's gonna help the kiosks and cut down on shopper frustration.
Müşterilerin yemek bölümüne girmeyecekleri biçimde yolu değiştirirsek büfeler rahatlar ve alışveriş yapanların sıkıntısını yok ederiz.
If you need me, I'm over by the kiosks.
Bana ihtiyacın olursa, büfelerin oradayım.
The mall, the stores, the kiosks.
Alışveriş merkeziyle, mağazalarla, büfelerle.
There was so much sensitivity in the street lamps, kiosks.
Sokak lambalarındaki, sirklerdeki o duyarlılık.
50,000-plus visitors, and four hospitality kiosks.
50.000'den fazla ziyaretçi, dört tane konaklama köşkü.
However, this sector now being challenged increasingly by automated kiosks - automated restaurants and even automated stores.
Bununla beraber, hizmet sektörü de otomatikleştirilmiş kiosklar otomatikleştirilmiş restoranlar ve hatta mağazalar ile gittikçe artan bir rekabet halindedir.
The forbidden brands of the West became available 24 / 7 in thousands of newly born kiosks
Batının yasaklanmış markaları binlerce yeni büfede 7 gün 24 saat bulunur hale geldi.
Misha was Working atone of those kiosks, having just completed his university history degree.
Micha, bu büfelerden birinde çalışıyordu. Üniversitenin Tarih bölümünü yeni bitirmişti.
Misha suggested hanging bright yellow signs above the kiosks announcing vodka only.
Micha, büfenin dışına parlak afişler asılmasını önerdi. Sadece vodka satıldığını belirtmek amacıyla.
Mr. Ivanov's Kiosks, coming soon to a nation near you.
Bay Ivanov'un Büfeleri... Pek yakında... size en yakın ülkede!
I'm working on this device that reads credit card numbers off of parking kiosks.
Park bileti ödeme yerlerinden kredi kartı numaralarını okuyan bir cihaz üzerinde çalışıyorum.
So the primary screening is done at the kiosks. Mostly routine.
İlk inceleme burada yapılıyor.
Sovereigns for the kiosks.
- Gazete bayisi birikimi.
His office is behind the kiosks. Ms. Clara.
Ofisi sayfiyenin arkasında.
End caps, action alleys, interactive kiosks...
Köşe raflar, oyuncak için düzenlenmiş reyonlar, interaktif büfeler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]