Knows перевод на турецкий
74,062 параллельный перевод
Earth knows that the wrath is coming from this house.
Dünya, gazabın bu evden geldiğini bilir.
God only knows what Cortazar's told him already.
Tanrı, Cortazar'ın daha önce söylediğini sadece bilir.
My son knows what to do.
Oğlum ne yapacağını bilir.
And now you know what he knows.
Şimdi de sen Krakow'un ne bildiğini biliyorsun.
Everyone knows that, Mafee.
Bunu herkes biliyor Mafee.
Krakow knows your personal animus.
Krakow kişisel amaçlarının farkında.
Reyes knows who juiced him in.
Reyes işini iyi bilir.
I just want to make sure that the A. G. Knows that I'm preparing an action against retail giant GoodStop.
Adalet Bakanı'nın GoodStop'a karşı dava başlattığımı bilmesini istiyorum sadece.
God knows there's enough of them.
Tanrı biliyor ya ; yeterince Yorklu kız var.
Perhaps she knows a chaperone is pointless, in your case.
Belki de şu durumda eşlik etmenin anlamsız olduğunun farkındadır.
Maybe Clint knows something we don't know.
Belki Clint bilmediğimiz bir şey biliyor olabilir.
Maybe Leonard knows something he ain't telling you.
Belki Leonard'ın sana söylemediği birşeyler vardır.
I mean, everyone knows the truth.
Yani herkes biliyor gerçeği
Lord knows, I need it.
Tanrı şahit, ihtiyacım vardı buna.
He knows you.
Seni tanıyor.
No one knows the library better than you.
Kütüphaneyi senden daha iyi bilen yok.
Which no one in Fillory knows how to do.
Fillory'de kimse nasıl yapılacağını bilmiyor.
I'll never see Alex again, and who knows what they'll do to Max, now that he's been "corrupted."
Alex'i bir daha asla göremeyeceğim, Ve Max'e ne yapacaklarını kim bilir, şimdi de "bozuk".
That's why I got to go back in the office and find out what she knows.
Bu yüzden ofise geri dönüp neler bildiğini öğrenmem lazım.
♪ No other soldier knows her, no soldier, only me ♪
# Hiçbir asker tanımaz, yoktur benden başka bilen
You can touch the girls for three seconds, and everybody knows it!
Kızlara üç saniyeliğine dokunabilirsin, bunu herkes bilir!
Mm, whoever is throwing this magnificent to-do knows how to enjoy their wealth.
Bu muhteşem etkinliği kim düzenliyorsa zenginliğinin tadını çıkarmayı biliyor.
Everyone knows that.
Bunu herkes bilir.
Homer, before you give up, I Skyped someone who knows a little bit about chess.
Homer, vazgeçmeden önce satranç hakkında biraz bilgisi olan biriyle Skype'ta * görüştüm.
Nobody knows what started it, but one of the mirrors was destroyed. Fragments started falling down. They hit our dome.
Kimse neyin başlattığını bilmiyor ama aynalardan biri tahrip edilmiş ve parçalar düşmeye başlayıp kubbemize çarptılar.
Heaven knows we don't get paid much, but one doesn't go into nursing for the money.
Tanrı biliyor çok para almıyoruz.. .. ama içimizden biri bile para için hemşirelik yapmıyor.
Someone knows.
Birisi biliyor.
Who knows?
Kim bilir?
Who knows? There's no love lost.
Belki de birbirlerini hiç sevmiyorlardır.
And it will... it will never be enough to make it right, but God knows I have paid for that.
Bunu düzeltmek mümkün değil. Ama Tanrı biliyor bedelini ödedim.
- No one knows.
- Kimse bilmiyor.
You already quit, and everybody in Portland knows it.
İstifa ettin, ve Portland'ta herkes biliyor bunu.
Out... outside, who knows?
Ama dışarda... kim bilir?
I think it knows I'm a Grimm, but this skull thing is connected to Eve in some way.
Sanırım bir Grimm olduğumu biliyor ama bu kafatası şey Eve ile bir şekilde bağlantılıdır.
However, I ask myself how this young daughter of Sean Renard knows such ancient symbols in the first place.
Bununla birlikte, kendime soruyorum nasıl bu genç kız Sean Renard, bu antik sembolleri bilir Ilk etapta.
It's not normally toxic to humans, but with this amount, who knows?
Normalde insanlar için toksik değildir, Ama bu miktarla kim bilir?
Someone he knows thinks Diana might be in danger.
Evet. Bildiği birisi Diana'nın tehlikede olabileceğini düşünüyor.
If Diana is connected to this in some way and he knows someone who can help us...
Diana buna bir şekilde bağlıysa Ve bize yardım edebilecek birini tanıyor...
This friend knows things about the symbols that can help us.
Bu arkadaşı semboller hakkında Bize yardımcı olabilecek bir şeyleri biliyor
So Renard knows about the symbols?
Renard simgeleri bilir mi?
He knows about the tunnel.
Tüneli biliyor.
What if he already knows we're here?
Ya burada olduğumuzu zaten biliyorsa?
Who now knows we're here.
Kim olduğumuzu burada biliyoruz.
She already knew about the Other Place, and she knows something wicked is this way coming.
Diğer Yeri zaten biliyordu, Ve bu şekilde gelen bir şeylerin kötü olduğunu bilir.
God knows!
Tanrı bilir!
Where they were taken, God knows.
Nereye götürüldüklerini ancak Tanrı bilir.
But the Travail, of its fate? Who knows?
Fakat Travail'in akıbeti, kim bilir?
He knows how to take care of himself.
Kendine nasıl bakacağını bilir o.
He knows you dropped the case.
Davayı bıraktığını biliyor.
Nobody knows.
Kimse bilmiyor.
He knows you're a Grimm.
O bir Grimm olduğunu biliyor.