Kume перевод на турецкий
30 параллельный перевод
And in the eyes of your heart, Kume is a woman?
Peki senin kalbinde Kume bir kadın mı?
Neither I nor Kume ever saw him.
Ne ben ne de Kume katili görebildi.
Our family name will be rubbed out, and Kume and I will be doomed to wander forever through other fiefs.
Bu ailemizin adını kirletir..... ve Kume'yle ben, sürekli elalemin lafına mağruz kalırız.
Kume, it's that blind man!
Kume, bu, o kör adam!
Kendo experts, Lumura Kume
... Kendo Üstatları, Lumura ve Kume.
You want to see O-Kume!
- Okumi'yi görmek istiyorsun!
You know, Kume I saw Kie today
Kume bugün çarşıda Kie'yi gördüm.
Kume!
Kume!
Kume, look in on Kie before you go to bed
Kume, yatmadan Kie'yi bir kolaçan et.
Kume, could you come here?
Kume, buraya gelebilir misin?
The suspect, Kume, confessed that he had bought one gram from a foreigner for 7,000 Yen when he traveled to Osaka
Şüpheli Kume, bir turistten Osaka'ya giderken 7.000 Yen karşılığında bir gram aldığını itiraf etti.
Should I name names, Mr Kume?
İsim vermeli miyim, Bay Kume?
He is also very attached to you, Mr Kume.
Size de çok bağlı, Bay Kume.
Kume speaking.
Benim, Kume.
This is Mr Kume's doing.
Bu Bay Kume'nin işi.
You're going to frame Mr Kume?
Bay Kume'ye komplo mu kuracaksın?
Mr Kume went crazy and, taking all the students with him... committed love-suicide with you.
Bay Kume aklını kaçırdı ve tüm öğrencileri de beraberinde götürerek seninle aşk intiharı etti.
Mr Kume, the Art teacher, was involved with a male student.
Sanat hocası Bay Kume'nin bir erkek öğrenciyle ilişkisi vardı.
Toothpick arms, cricket legs- - size of Masao Kume.
Kürdan gibi kollar, sopa gibi bacaklar... Tıpkı Masao Kume gibi.
- Kume.
- Kume.
What one's Masao Kume?
Hangisi Masao Kume?
Hmm. This is Masao Kume.
İşte bu Masao Kume.
Masao Kume was small. Powerless. Nothing but a servant.
Masao Kume küçük, güçsüz bir hizmetçiydi.
And that day came when the Mongols invaded Japan.
Masao Kume için o gün Moğollar Japonya'yı istila edince geldi.
Masao Kume believed that nothing was more powerful than the will. The will to face one's fear... and to act.
Masao Kume hiçbir şeyin istekten bir insanın korkusuyla yüzleşip harekete geçme isteğinden daha güçlü olmayacağına inanmıştı.
- Is that you, Kume?
Sen misin, Kume?
Kume...
Okumi...