Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ L ] / Let's talk about this

Let's talk about this перевод на турецкий

770 параллельный перевод
last week we kept talking about me... let's not this time! Let's talk about anything else!
Hadi başka bir şeyden bahsedelim!
Let's talk to this man more about Madero.
Bu adamla Madero hakkında konuşalım.
Let's talk about this woman for a moment.
Bir dakikalığına bu kadından bahsedelim.
- All right, let's talk about this.
Pekala, bunu konuşalım. Konuşmak istemiyorum.
It's late, let's go to bed, we can talk about this in the morning.
Geç oldu, hadi yatalım, bu konuyu sabah konuşuruz.
Let's not talk about this anymore.
Bu hikayeyi bir daha açmayalım.
But let's talk about this business of yours.
Ama artık senin işinden bahsedelim.
Let's wrap up the inquiry. We'll talk about this elsewhere.
Bu soruşturmayı sonuçlandıralım, bunu başka zaman da konuşabiliriz.
- Look, let's talk about this.
- Hadi konuşalım.
- Let's talk about this later
- Gerek yok. Sonra konuşuruz.
But let's talk about this later.
Bunları sonra konuşalım.
Let's not talk about this. Here, let's drink
Gel konuyu değiştirelim, Şerefe!
Let's talk about it later but for this time, they must be sharp
Demek böyle düşünüyorsun! Kılıçların yerine dilinin keskin olması ne kötü
Now, let's talk about this famous letter.
Şimdi şu ünlü mektup hakkında konuşalım...
Let's talk about this
Önce gelin bir konuşalım!
Let's not talk about this, have some food.
Bundan bahsetmeyelim, hadi yemek yiyelim.
Put down the gun, and let's talk about this.
Silahını bırak, konuşarak halledelim.
Let's talk about this some other time.
Bunu daha sonra konuşalım.
Let's talk about this!
Hadi, şunu konuşalım!
- Let's talk about this later.
- Bunu sonra konuşalım.
I know you're as broke as these vulgar Idaho farmers so let's not talk about love and get this thing over with as painlessly as possible.
Vahşi Idaho'lu çiftçiler kadar züğürtsün, biliyorum. Yani aşktan söz etmeyelim ve bu işi olabildiğince acısız bir şekilde halledelim.
Let's not talk about this anymore.
Hadi yatalım!
Let's talk about this.
Bunu konuşalım.
Susanna, let's talk about this.
Susanna, bunu konuşarak halledebiliriz.
- Let's talk about this like gentlemen.
- Bunu iki centilmen gibi konuşalım, olur mu?
- Let's talk about this.
- Bunu konuşabiliriz.
Look, let's not talk about this.
Bak artık bunu konuşmayalım.
Let's talk about this tonight, later, at home.
Bunu daha sonra, gece evde konuşuruz.
let's not talk about this now.
Şimdi bunu konuşma zamanı değil.
Ahanas, let's talk about this slowly.
Ahanas, bu mevzuyu biraz ağırdan alsak.
Let's talk about this.
Şu meseleyi konuşalım.
- Let's just talk about this.
- Hadi şunu konuşalım.
Let's just talk about this for one moment.
Bunu biraz konuşalım.
Let's not talk about this any more.
Artık bunu konuşmayalım.
Let's not talk about this now.
Şimdi bu konulara girmeyelim.
No, come on, let... Let's talk about this.
- Yapmayın, bunu bir konuşalım.
Jay, come on in here and let's talk about this thing.
Jay, içeri gel de şu işi bir konuşalım.
Let me finish this call, and we'll talk about it.
konuşmam bitince bu konuyu tartışırız.
Let's talk about this.
Bunun hakkında konuşalım.
In an effort to salvage what little time we have left, let me smear this goo on you, and then I will build us a cosy little fire and we'll snuggle up with a blanket and talk about New York and all the great times we've had over the years,
Kalan dar vaktimizi kurtarma çabamızın bir parçası olarak bu bulamacı vücuduna sürmeme izin ver. Sonra da şöminede içimizi ısıtacak bir ateş yakıp bir battaniye alır, ateş karşısında New York ve oradaki güzel günlerimizden konuşuruz, ve haftasonunun kalanında M ile başlayan o kelimeyi hiç ağzımıza almayız. Tamam mı?
Let's talk about this at home.
Bu konuyu evde konuşalım.
If you're that unhappy here... go. Let's just cool down and talk about this.
Sakinleşip bunu konuşalım.
Let's talk about this.
Konuşalım.
Let's go outside and talk about this.
Bunu dışarı çıkıp konuşalım, tamam mı?
Let's go talk about this at dinner.
Bunu akşam yemeğinde konuşalım.
No! Come on, let's talk about this!
Gelin haydi, bunun hakkında konuşalım!
Let's talk about this.
Hadi bunu konuşalım.
All right, man. So, let's talk about this "billsled" team.
- Bill-sled takımından söz et.
Let's talk about this guy.
Şu adamdan bahsedelim.
Let's talk about what this case is really all about.
Hadi bu davanın gerçekten tam olarak neyle ilgili olduğunu konuşalım.
- Let's talk about this.
- Dur bir dakika Frasier. - Bunu konuşalım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]