Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ L ] / Lower it

Lower it перевод на турецкий

1,005 параллельный перевод
When Ajax Finance lowers the boom on a creditor, they lower it good.
Ajax Finans, bir borçlunun yükünü hafifletirse, bayan Fallbrook gerçekten hafifletir.
Lower it down.
İndirin.
Lower it or it will already be unveiled.
Az indir, yoksa görünecek.
Lower it, I can't reach.
Onu aşağı indir, ulaşamıyorum.
Lower it.
İndir.
Well, maybe I can lower it to the floor below.
Belki alttaki kata indirebilirim.
And the more people got on it, the lower it got.
İnsanlar üzerine çıktıkça kütük batmaya başladı.
You can lower it now.
İndirebilirsin.
We'll lower it out of the window if necessary.
Gerekiyorsa pencereden aşağı indiririz.
I'll even lower it. I'll lower it $ 5.
Hayır, düşüreceğim beş kağıt.
I'll lower it $ 10!
Hayır, on kağıt!
It was your flag he refused to lower, not his.
Senin bayrağına saygısızlık yapılsa böyle olmazdı..
Maybe if I start the lower hall and scrub my way up today, it'll make something special out of it for me.
Belki bugün, alt merdivenlerden yukarı doğru temizlemeye başlarsam benim için de özel bir gün olur.
Well, it was a little lower but I fixed it.
Biraz düşük yakaydı, ama ben düzelttim.
He'd better have it cut out if he can't speak in a lower tone.
Eğer alçak sesle konuşmazsa, dilini koparsa daha iyi olur.
It's got to be cut lower.
Daha kısa olmalı.
Charles if you must play that, would you mind turning it a little lower?
Charles dinlemek istiyorsan sesini kısabilir misin?
Wouldn't have needed it if that meteor hadn't stuck its nose smack in that lower level.
O meteor çarpıp titretmeseydi, şimdi eskisi gibi olurdu.
It hits some rocks and in a minute it's in the lower rapids and nothing in the world, including God himself, can keep it from going over the edge.
Kayalara çarpar ve akıntıya kapılır. Ve Tanrı dahil Dünya'da hiç bir şey aşağıya düşmesini engelleyemez.
Upper or lower, Lieutenant? It doesn't matter.
Yukarıyı mı, aşağıyı mı istersin, Teğmen?
Not like elephants from today. It had tusks growing from its lower jaw.
Bu biraz farklıydı - üçüncü zaman fili, dişleri alt çenesinde büyüyen, kimi dişleri bizimkiler gibi olmayan yukarıdan aşağıya büyüyen dişler.
It's like Gorky says in Lower Depths, quote : "Miserable being must find more miserable being. Then he's happy -"
Gorky'nin "LowerDepths" te söylediği gibi "Zavallı olan, daha zavallısını bulmalıdır Ancak bu şekilde mutlu olabilir."
It's in the lower social scale.
Daha aşağı bir sosyal seviyede.
I'll lower the twine for the rope and tie it.
Sicimi ip için sarkıtıp ona bağlayacağım.
No... no... it's not like I despise the lower classes.
Hayır hayır, yanlış anlamayın. ben fakirleri severim.
It can't fall any lower.
Tehlikeli değil. Çökeceği kadar çöktü zaten.
Lower that wretched corpse down and close it in its grave.
Gizli bir yere gömülecek ve mezarı başında kimse kavga edemeyecek!
I wouldn't expect you to understand this... but it's a great comfort for a girl to know... she could not possibly sink any lower.
Bunu anlamanı beklemiyorum... ama daha fazla düşemeyeceğini bilmek... bir kız için büyük bir tesellidir.
It looks a lot lower.
Alçalmış görünüyor.
Now the only chance is to try and get down to a lower a - altitude and, er... er... you know... before it gets cold... and we...
Şimdi yapacağımız tek şey daha alçak, bir yükseltiye inmek ve soğuk basmadan ve biz...
It is no higher us and not lower us, it is absolute.
Y - üksek yada alçak değildir. O basittir.
Look, put your tongue forward until it squeezes on the top of your lower teeth.
Bak, dilini ileri uzat ki alt dişlerinin üstüne gelsin.
Try it a little lower.
Biraz daha alçal.
Therefore, it will be necessary to lower the seat.
Bu yüzden koltukları alçaltmak gerekecek.
Until the water reaches my lower lip, then I'll mention it to somebody.
Sadece sular dudağıma kadar geldiğinde, başkalarıyla paylaşacağım.
I was assured the lower. It is yours.
- Alttaki yatağın benim olduğu önceden belliydi.
His sister seemed to know more about it than me but I tore up her statement because it said something about four fillings and two missing teeth and an old break of the lower left leg, that no one knew about because Father never limped.
Kız kardeşi benden daha fazla şey biliyordu ama önemsemedim çünkü ağzındaki iki eksik dişten ve dört dolgudan bahsediliyordu ve kimsenin bilmediği sol bacağındaki eski bir kırıktan kimse bilmiyordu çünkü babam hiç bir zaman topallamadı.
When analyzed using isotope techniques, it was revealed that, although part of the skull was genuine, the lower jawbone was a chimpanzee's. It was a fake.
Flor testiyle analiz edildiğinde, kafatasının modern bir insana ; alt çenesinin de bir orangutana ait olduğu ortaya çıktı.
Lower me down onto it, and I'll pick it up.
Eğilmeme yardım et, ben alırım.
Just pull the lower left-hand knob out.
Sadece biraz aşağıya it.
Centimetre or so lower, it would have gone through the heart.
Bir santimetre aşağı gelse, kalbe gelebilirdi.
He'll scale the chain, lower the drawbridge and we'll cross it to safety.
Zinciri çekip köprüyü indirecek ve biz de geçip güvencede olacağız.
now, i'm not going to say a trip to our dairy will cure you but it will give hundreds of lower-paid workers a good laugh.
Mandıramızı ziyaretiniz sizi tedavi eder demiyorum ama yüzlerce ucuz işçiye eğlence olur.
The first registered at 5 decibels on the lower range and 12 high, while the second reading it only barely registered to 4 and 10.
İlkindeki ses şiddeti düşük seviyede 5 desibel iken yüksekte 12 desibel çıkıyor fakat ikincideki değerler, zorlukla 4-10 desibel arasına çıkıyor.
You try beating it out of me, then you send that kid, hoping to lower my guard with his talk about Ulster.
Önce dövdürüyorsun, sonra o oğlanı gönderip, Ulster nutuğuyla gardımı düşürmeyi umut ediyorsun.
But those that seek my soul to destroy it... shall go into the lower parts of the earth.
Ama ruhumu yok etmek için kovalayanlar var. Onlar dünyanın daha alt bölümlerine gidecek.
Do you think it'll be all right if I stop my life right here? Become the Miss Havisham of the Lower East Side.
Sence, insan gibi yaşamaya bir son verip Manhattan'ın kenar mahallelerindeki o kız kurularından biri olsam nasıl olur?
Homer, Bob, why don't you take these slates and pads put them underneath the board and raise it up so that everyone can see the lower lines.
Homer, Bob, şu tahtaları ve kağıt destelerini karatahtanın altına koyup yükseltin de herkes alt satırları görebilsin.
It's a lower form of life.
Adi bir yaşam bu.
And he said he was not from the aristocracy... but that he was from a normal lower middle-class home... and since then has refused to discuss it.
Dediği gibi soylu bir aileden gelmediğini... ve sıradan, fakir bir aileden olduğunu söyledi... o zamandan beri de bu konu hakkında konuşmaktan kaçınıyor.
It's a three-ring circus starring the district attorney, the Lower Court and the Supreme Court.
Üç gösterilik bir sirk. Başrollerde başsavcı alt mahkeme ve yargıtay var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]