Medal перевод на турецкий
2,716 параллельный перевод
His medal's a joke.
- Saçma olan madalyası.
Okay? You deserve that medal as much as anyone.
O madalyayı herkesten fazla hak ettin.
Eddie deserves a medal for not fucking filling him in. Why do you think the cons took care of him?
Ve bu adam herşeyi hakediyor niye onu koruyorsunuz?
Let's see this medal of yours.
Bakalım şu madalyana.
I deserve a medal.
Bir madalyayı hakkediyorum.
What do you want a medal?
Ne istiyorsun, madalya mı?
Oh, God, you've got a medal.
Tanrım, madalya da almışsındır.
St. Christopher medal, he never traveled anywhere without it.
St. Christopher madalyonu. Bu olmadan hiçbir yere gitmezdi.
Won the Medal for Valor, too.
Cesaret Madalyası da almıştı.
Someone should give his girlfriend A medal for doing this.
Birisi kız arkadaşına bunu yaptığı için madalya vermeli.
We're wasting a whole lot of man hours hunting a killer that should get a medal for doing the community a service.
Bunca mesai saatini toplumsal hizmet yaptığı için madalya alması gereken bir katili yakalamak için harcıyoruz.
Silver medal.
- Gümüş madalyalı.
I now call upon Michael, Alexander and Kim Aris, to come forward to receive the gold medal and the diploma, on behalf of their wife and mother.
Şimdi, Michael, Alexander ve Kim Aris'i, anneleri ve karısının adına madalya ve diplomayı almak için sahneye davet ediyorum.
- Commendation medal of valor.
Kahramanlık Övünç Madalyası.
- the whole truth, and nothing... - [Mouths] He has a medal.
- söyleyeceğinize yemin ediyor musunuz...
- [Whispers] He has a medal.
- Bir madalyası var.
[Mouths] A medal.
Bir madalya.
[Whispers] Ask about the medal.
Madalyayı sor.
Mr. Hemmond, could you tell us the story behind your medal, please?
- Evet, efendim. Mr. Hemmond, lütfen bize madalyanızın hikayesini anlatır mısınız?
I accepted this medal in her honor.
Bu madalyayı O'nun onuru için kabul ettim.
This is where this medal belongs.
Madalyanın ait olduğu yer burası.
I won the silver medal at meilleurs ouvriers de France!
Fransız Yetenek Yarışması'nda gümüş madalyam var benim!
So is that how you got your second medal?
Yani ikinci madalyanı böyle mi aldın?
No. I got my first medal saving lives.
Hayır, ilk madalyamı hayat kurtararak aldım.
Oh yeah right, I forgot you won the Olympic gold medal in men's downhill.
Olimpiyatlarda erkekler Alp disiplininde altın madalyan vardı tabii.
If I had my way, you'd be given a medal.
Bana kalsa madalya alman gerek.
Is that a medal?
Bir madalya mı?
A sexy scar. And a medal.
Bir de madalya.
What do you want? A medal?
Ne istiyorsun, madalya mı?
Saved the whole unit. Lieutenant's putting him in for a medal.
Teğmen de ona madalya taktı.
Found this medal inside.
İçinden bu madalya çıktı.
What is his connection to this medal?
Bu madalyayla alakası ne?
And if I get a medal, you can bet your ass I'm gonna pin it right in the middle of your forehead.
Madalya alırsam da emin ol alnının ortasına zımbalayacağım.
It's the medal from Shiro Ishii's coat.
Bu Shiro Ishii'nin ceketinden bir madalya.
For anyone who comes to the citadel - medal "Hero of the Soviet Union!"
Kaleye giren herkese kahramanlık madalyası verilecek.
The princess now giving the Canadian Medal of Courage to Ugly Bob. And also to Scott, who is, of course, a giant dick. And Katook-Took of the Yukon.
Prenses, şu an Çirkin Bob'a ve tabii koca bir dalyarak olan Scott'a Yukon'dan Katook-took'a Kanada cesaret madalyası veriyor.
And the medal, of course, made of white chocolate, as is tradition.
Madalya, gelenek icabı, tabii ki beyaz çikolatadan.
The director of a film I received a presidential commendation when I won in Venice and Berlin and a medal from the Order for Cultural Merit
Bir film yönetmeni Venedik ve Berlin'de kazandığımda başkanlıktan bir tebrik mektubu aldım.
Perhaps They would not give me the medal If They had.
Belki de bana madalya vermezlerdi.
A gold medal!
Altın madalya.
At the same time, Zhu will take my medal to Shanhaiguan for more soldiers.
Aynı esnada Zhu benim nişanımı daha fazla asker yollaması için Shanhaiguan'a götürecek.
You want a medal.
Ödül mü istiyorsun?
What? A guy can have his hands all over a girl, and he gets a medal for it! But when it's the other way around, oh, suddenly, I'm a slut.
Bu öyle bir adam ki yanında bir kız olsun elleri iki dakika yerinde durmaz ama aynısını ben yapınca hemen sürtük oluyorum!
Did you hear that Daffy Duck won a bronze medal at the Olympics?
Daffy Duck'ın Olimpiyatlarda bronz madalya kazandığını duymuş muydun?
Here's your medal.
İşte madalyanız.
He earned that medal for bombing Pearl Harbor.
Bu madalyayı Pearl Harbor'u bombalayarak elde etti.
I'll meet you at the medal ceremony.
Ödül töreninde görüşürüz.
A service medal.
Hizmet madalyası.
A Fields Medal.
Fields Ödülü.
The Fields Medal's the one I'll be winning.
Kazanacağım ödül Fields Madalyası.
I don't want a medal for that.
Sekiz kişi öldü.