Meth перевод на турецкий
2,145 параллельный перевод
okay, now, it says here your mother was operating a meth lab.
tamam, söylediğine göre annenin bi meth labı var.
I hear your parents might give up selling meth for good.
Ailenin kendi iyiliği için meth satmayı durdurabileceğini duydum.
Heroin, meth...
Eroin vs...
Meth went missing at Kang's house then That's why Jae-wi was investigated internally
Kang'ın evindeki Met ortadan kayboldu bu yüzden Jae-wi'ne gizli soruşturma yapıldı.
You're saying it's the same Meth?
O Met olduğunu mu söylüyorsun?
No one sells Meth these days.
Bugünlerde kimse Met satmıyor.
200g of Meth can get you $ 100 grand.
100 bin dolara 200 gram Met alabilirsin.
Then, what about the Meth found at the scene?
Peki ya olay yerinde bulunan uyuşturucu?
As you know, Meth dissolves really well in liquid.
Bildiğiniz gibi, Met sıvıda iyi çözünmez.
But the strange thing is... If you look closely the Meth is hardly melted.
Ama tuhaf şey şu ki, yakından bakarsanız Met neredeyse hiç çözünmemiş.
Who ordered 200g of Meth from you?
Sizden 200 gram Met alan kimdi?
A woman bought Meth a few times before.
Birkaç gün önce bir kadın Met satın aldı.
A piece of hair at the payphone tested positive for Meth.
Ankesörlü telefonda, uyuşturucu testi pozitif olan bir parça saç analiz ettim.
But I'm not some meth-head with a knife.
Ama o esrarkeş zanlılara benzemem!
These ain't a bunch of tweakers in a motel meth lab.
Ellerinde tornavida, otel odasında uyuşturucu üretenlere benzemezler.
I deal crystal meth.
Kristal met işindeyim.
Now, this guy ran six of the biggest meth labs in L.A.
Bu herif, Los Angeles'daki en büyük altı laboratuara girdi.
" Good job on the meth lab.
Laboratuarda iyi iş çıkardın.
Danny was in for assault because of crystal meth and alcohol.
Danny, metamfetamin ve alkol alarak saldırıdan içerideydi.
According to Raymond Madden, an informant was instructed by police to plant a bag of meth in his daughter's car.
Raymond Madden'e göre kızının arabasına uyuşturucu koyan kişi polis tarafından görevlendirilmişti.
Oh, you can find weed, coke, crystal meth, ecstasy.
Ot bulabilirsiniz, kokain, metafetamin ekstazi.
How much do you know about crystal meth?
Kristal meth hakkında ne biliyorsun?
That means our rednecks are either opening up a dry cleaners in the middle of fricking nowhere or they're cooking meth, which means after they shoot you in the face, they're not gonna be too friendly to the guy zip-tied in the truck.
Bu demek oluyor ki ya bizim köylü hırbolar bir Allah'ın kulunun olmadığı yerde kuru temizlemeci açıyorlar ya da meth hazırlıyorlar. Ki bu da seni suratının tam ortasından vurmalarının ardından kamyonete kelepçelenmiş garibana pek arkadaşça davranmayacakları anlamına geliyor.
What if the polar bears were hookers, and on meth?
Peki ya kutup ayıları metamfetamin kullanan fahişeler olsa?
I run a meth lab out of the kids'tree fort.
Çocukların ağaç evinde bir meth labaratuarı işletiyorum.
I know why people buy cold medicine.
Soğuk algınlığı ilacının neden alındığını biliyorum. Kristal meth yapmak için.
Maybe if I get home in time, I can still score some pharmaceuticals for my mom's boyfriend and we can all do some meth together and watch cartoons.
Ve belki eve vaktinde dönebilirsem annemin sevgilisi için birkaç ilaç çalarım. Sonra da hep beraber meth alır, çizgi film izleriz.
Mom makes meth in Jefferson, my dad will be out in 10 to 20.
Annem, Jefferson'a meth yapmaya gitti. Babam da bir süre dışarıda olacak.
You think he was cooking meth?
- Kokain yaptığını mı düşünüyorsun?
Are you idiots eating meth now?
Şimdi de Metamfetamin * çeken bir aptal mısın? * bir çeşit uyuşturucu
You have meth psychosis.
Uyuşturucu psikozu geçiriyorsun.
If I had crystal meth in my hand and a gun in the other,
Bir elimde kristal meth, bir elimde silah olsa,
I'm happy on meth.
Meth ile mutluyum ben.
Well, I sometimes have a feeling I can do crystal meth, - but then I think, "Better not."
Bazen metamfetamin yapmak istediğime dair bir his geliyor bana da ama sonra yapmasam daha iyi diye düşünüyorum.
If this is about the meth lab that fireballed up in Butte, it wasn't me.
Eğer bu Butte'de yanan laboratuvarla ilgiliyse ben değildim.
Like a cat or a meth addict.
Bir kedi yada eroinman gibi.
Ran a slew of meth labs till one exploded, killing two college kids she'd recruited.
Bir sürü met laboratuvarı işletiyordu. Ta ki biri patlayıp işe aldığı iki üniversite öğrencisi ölene kadar.
Then how'd the cops know about the meth lab?
O hâlde polisler met laboratuvarını nereden öğrendi?
Any of them know you used to be a meth dealer?
Eskiden met sattığını biliyorlar mı?
If you ask me, it's a meth house.
Bana sorarsan, orası bir meth pişirme evi.
Can't we call the police? The FBI? Tell them about the meth lab.
Polisi, FBI'ı arayıp met laboratuvarından bahsetsek olmaz mı?
Ee... Okay, so we'll clean up the meth lab, air the place out, then call.
Met laboratuvarını temizleyip evi havalandıracağız sonra da polisleri arayacağız.
- Our house still smells like meth.
Ev hâlâ met kokuyor.
Speed?
Kristal meth?
Hitler revolutionized the production of crystal meth.
Hitler kristal meth üretimini kökten değiştirdi.
And our mechanic does crystal meth.
Ve araba tamircimiz uyuşturucu imal ediyor.
He pickled his brain on heroin and meth for 20 years and even he wrote a book.
Beyni 20 yıl eroin ve met amfetamin kullanmaktan sulanmasına rağmen, o bile bir kitap yazmış.
The first section is math and science, which will be very important in your careers, whether it's making change or making meth.
İlk bölüm matematik ve fen kariyerleriniz için çok önemli hayatınızda bir değişiklik ya da meth yapmak için.
His clothes smelled like meth.
Kıyafetleri metamfetamin gibi kokuyordu.
And also I think this is, like, a part of the country that has drug problems- like, meth problems.
Ve bu beni düşünceme göre, ülkedeki uyuşturucu probleminin bir parçası gibi mesela meth problemi.
- You making meth?
- Met mi yapacaksın?