Miley перевод на турецкий
290 параллельный перевод
You're Biff Miley, aren't you?
Sen Biff Miley'sin. Değil mi?
- Miley!
- Miley!
Hey, Miles, what are you gonna tell Lilly at the big unveiling when she sees that the zit's gone?
Miley, örtü açılıp da Lilly sivilcenin yok olduğunu görünce ne diyeceksin ona?
Think about it this way, Miley.
Şöyle düşün Miley.
- She's your best friend, Miley.
- O senin en yakın arkadaşın Miley.
Miley, you and I, I being your best friend, are going to see the one, the only, Hannah Montana!
Miley, sen ve ben, senin en yakın dostun olduğum için, eşi benzeri olmayan Hannah Montana'yı izlemeye gideceğiz!
Hey, Miley.
Miley.
Miley.
Miley.
Miley, you've been totally crushing on Johnny Collins for months.
Miley, aylardır Johnny Collins'e aşıksın.
Miley, you're smart, you're funny, and you're totally cute.
Miley, akıllısın, komiksin ve çok tatlısın.
Miley says she doesn't like Hannah Montana.
Miley, Hannah Montana'yı sevmiyormuş.
Miley, don't make me go see my favorite singer without my best friend.
Miley, beni en sevdiğim şarkıcıyı en iyi dostum olmadan izlemek zorunda bırakma.
If she knew the truth, I'd never be just Miley again.
Gerçeği öğrenirse bana her zamanki Miley gibi davranmaz.
- I just wish Miley were here.
- Keşke Miley de burada olsaydı.
- Miley?
- Miley mi?
Who's Miley?
Miley kim?
I don't know Miley.
Ben Miley'yi tanımıyorum.
Miley StewartlHannah Montana!
Miley Stewart - Hannah Montana!
That could never happen, Miley.
Bu asla olamaz Miley.
Miley or Hannah?
Miley'le mi, Hannah'yla mı?
- Miley.
- Miley'yle.
Wait, Miley, I'm sorry I called you Hannah, but that was major news.
Bak Miley, sana Hannah dediğim için özür dilerim. Ama haber çok büyüktü.
When you're Miley, you might as well be.
Miley'yken daha matah sayılmazsın.
- Miley?
- Miley?
Hey, Miley, can I borrow a pencil?
Hey Miley, kalem ödünç verir misin?
Here, Miley, take this.
Miley, bunu al.
Hey, Miley.
Merhaba Miley.
Sorry, Lilly, I meant Miley.
Kusura bakma Lilly. Miley'yi kastettim.
Miley, wait up.
Miley, dur.
You know, after you talk to that reporter, it's going to be like that when people spot Miley.
Biliyor musun, o muhabirle konuştuktan sonra insanlar Miley'yi gördüklerinde aynen böyle olacak.
My name's not really Miley
Miley değil aslında ismim
- Hi, Miley.
- Merhaba Miley.
Miley?
- Miley?
- Oh, hi, Miley.
- Merhaba Miley.
Miley?
Miley?
Miley!
Miley!
- Hey, Miley.
- Selam Miley.
So, let's go check on Miley and see what she's up to.
Gidip Miley'ye bakalım ve ne yapacağını öğrenelim.
Miley, it's just a camera.
Miley, bu sadece bir kamera.
So, uh, Miley, what's going on?
Miley, ne var ne yok?
Oh, Miley, you know Rachel, right?
Miley, Rachel'ı tanıyorsun, değil mi?
So, Robbie, do you remember when you were trying to get up the courage to ask Miley's mom out and she just turned you down flat?
Robbie, hatırlıyor musun, hani Miley'nin annesine çıkma teklif edecek cesareti toplamıştın da, seni reddetmişti?
Hey, Miley, you wanna go to the'70s dance with me? - Yes.
Miley, benimle 70'ler dansına gitmek ister misin?
- Her name's Miley.
- Adı Miley.
Oh, stop it, Miley, you don't like him.
Sus Miley, ondan hoşlanmıyorsun.
Don't worry, Miley.
Merak etme Miley.
Hi, Miley.
Selam Miley.
So, Miley,
Pekala Miley,
- Thanks. I'm Miley.
- Sağ ol, ben Miley.
Oh, hey, Miley.
Merhaba Miley.
- Miley.
- Miley.