Mimi перевод на турецкий
1,251 параллельный перевод
And with everything happening with Mimi, I just think I should go.
Mimi'ye olanlarıda düşündükçe gitmeliyim gibi geliyor bana.
Mimi and I were talking... and we were thinking- - That you need to stay and go to the audition.
Mimi ile ben konuşuyorduk... ve düşünüyorduk ki- - burada kalmalı ve elemelere katılmalısın.
Mimi Slocumb, please.
Mimi Slocumb, lütfen.
- Mimi.
- Mimi.
Now, listen, the reason that Mimi your mother, hasn't been able to visit you....
Şimdi, dinle, Mimi'nin yani annenin, seni ziyaret edememesinin sebebi....
Did I hear Mimi?
Mimi'nin sesini mi duydum?
Mimi?
Mimi?
Sweet Mimi!
Tatlı Mimi!
Mimi.
Mimi.
- Mimi?
- Mimi mi?
You call your mother "Mimi"?
Annene "Mimi" mi diyorsun?
And to break him of this habit, being as hip to child psych as she was Mimi started referring to him as Igby every time he lied.
ve onu bu alışkanlığından vazgeçirmek için, çocuk psikoloğunun tavsiyesiyle Mimi, her yalan söylediğinde ona Igby dedi.
Mimi had been afraid someone would find something embarrassing.
Mimi birilerin bir şeyleri bulup bu şeyler yüzünden mahçup olmaktan korkuyordu.
Are you questioning my modernity?
- Siz benin moderniz mimi sorguluyorsunuz? - Tanrım hayır.
I'm Mimi, a new customer.
Ben Mimi. Yeni müşteri.
And I came in. Now Mimi is going to pour herself a cup of coffee and sit over here way far away from you, and she promises, just as soon as she's done, she will rinse out her own cup and leave.
Şimdi Mimi kendine bir fincan kahve koyacak, senden çok uzakta oturacak ve kahvesini bitirir bitirmez fincanını yıkayıp gidecek.
- Mimi, was it?
- Mimi'ydi değil mi?
Come again, Mimi.
Yine gel Mimi.
- Well, I'm Mimi now.
- Ben artık Mimi'yim.
You may have Penelope Cruzedyour way in, but, uhm... you can just as easily be Mimi Rogered out
Yolunu Penelope Cruzlamış olabilirsin, ama ama kolayca dışarı Mimi Rogerlanabilirsin.
Mimi's a virgin, you know.
Mimi henüz bir bakire, biliyorsun.
If there wasn't a Jules Mimi marathon on BBC America this weekend... I'd have jumped out the window.
"Jules Mimi" BBC America'da yayınlanmadıysa aşağı atlarım.
- It's just Jules Mimi.
- Sadece "Jules Mimi".
Well, that's Mimi.
Bu Mimi. O, ev sahibi.
He surprises me with things I might like, which is how I got hooked on Jules Mimi.
Beni çeşitli şeylerle şaşırtıyor. "Jules Mimi" müptelası oldum.
Hello, Mimi.
- Merhaba, Mimi.
This is Jules Mimi, the morning after.
Jules Mimi var - ertesi sabah.
I love you Mimi.
- Seni seviyorum, Mimi.
Jules and Mimi.
Jules ve Mimi.
Turn off Jules and Mimi and go to bed.
"Jules ve Mimi" yi kapat ve yatağa git.
There was a Mimi, but she moved out.
Mimi vardı ama o da gitti.
Mimi picked it out.
Mimi seçti.
Kyomi company wants to send Mimi to New York again
Kyomi şirketi Mimi'yi yeniden New York'a göndermek istiyor.
Mimi said you went to the doctor.
Mimi doktora gittiğini söyledi.
They call me Mimi
Bana derler Mimi
You know, Mimi's gonna be at Maureen's show tonight.
Biliyorsun, Mimi bu gece Maureenin gösterisinde olacak.
And Mimi Marquez, clad only in bubblewrap will perform her famous Iawn-chair handcuff dance to the sounds of iced tea being stirred.
Ve Mimi Marquez, sadece sabun köpüğü ile kaplanmış olarak karıştırılan buzlu çay sesleri eşliğinde meşhur katlarır sandalyeye kelepçelenme dansı yapacaktır.
Mimi
Mimi
Hey, Mimi.
Hey, Mimi.
Mimi, give me your New Year's resolutions.
Mimi, bana yeni yılla ilgili kararlarını söylesene.
- Mimi did, actually.
- Mimi, doğrusu.
All your words are nice, Mimi
Şirin bütün sözlerin Mimi
Yet I see Mimi everywhere
Yine de Mimi her yerde
- Mimi, I see you
- Mimi, görüyorum seni
- Mimi, your eyes
- Mimi, gözlerin
Look, I was wondering if you've seen Mimi.
Mimi'yi gördünüz mü diye merak etmiştim.
Still no sign of Mimi.
Mimi'den hala iz yok.
- You heard from Mimi?
- Mimi'den haber aldın mı?
I spoke to a friend of Mimi's who said she saw her three weeks ago.
Onu 3 hafta önce gördüğünü söyleyen bir arkadaşı ile konuştum.
- Hey, any word from Mimi?
- Hey Mimi'den bir haber var mı?
Hoshi no kagayaki ni mimi o sumashiteru
Yarın yolculuğa çıkıyorum.