Monaco перевод на турецкий
420 параллельный перевод
That affair, the coming of winter... a chance to go to the Riviera... it all led to my leaving Paris... for Monaco... where I was to run the elevator at the Hotel de Paris.
Bu durum, kışın gelişi ve Riviera'ya gitme şansının doğması tüm bunlar Paris'ten ayrılıp Monako'da Hotel de Paris'de asansörcü olarak çalışma fırsatını doğurmuştu.
It's never mentioned among his 12 famous labors... but it's indeed his 13th and it's brought happiness to Monaco.
12 ünlü çalışması içinde bundan hiç bahsedilmez ama bu gerçekte 13.dür ve Monako'ya mutluluk getirmektedir.
I find it quite amusing... to think that in the days of old... money was already being lost at Monaco.
Eski zamanlarda paranın zaten Monako'da kaybedildiğini düşünmeyi oldukça eğlenceli bulurum.
Ask me "What's Monaco?" and... I'll say, "It's an operetta!"
Bana "Monako nedir?" diye sorun ve ben de, "Operettir!" diye cevap vereyim.
The country has no real name because... Monaco is the town's name... and Monte Carlo is the city's name.
Ülkenin gerçek anlamda bir ismi yok çünkü Monako o ufak beldenin ismi ve Monte Carlo da şehrin ismi.
In Monaco you're born to be a croupier.
Monako'da krupiye olarak doğulur.
If one day you are expelled from Monaco... you need only to change hotel rooms!
Eğer bir gün Monako'dan kovulursanız sadece kaldığınız odayı değiştirmeniz gerekir!
It was in Monaco that I for the 1st time...
O şey ilk defa olduğunda Monako'daydım...
Exhausted, I sold my bike in Toulouse... and bought a ticket to Monaco... where I headed instinctively.
Yorulduğum zamansa, bisikletimi Toulouse'da satıp içgüdüsel olarak Monako bileti almıştım.
Leaving the Monaco station... I realised the garage man had slipped me a counterfeit coin.
Monako istasyonunu terk ederken garaj sahibinin bana sahte bozuk para verdiğini fark etmiştim.
So I became a citizen of Monaco.
Bu sebeple Monako vatandaşlığına geçtim.
Before leaving Poitiers for Monaco... I decided to have a good lunch... at the best inn in the region.
Monako'ya gitmek için Poitiers'den ayrılmadan önce o bölgedeki en iyi handa güzel bir öğle yemeği yemek istemiştim.
I returned to Monaco... and my casino job at table 4.
Monako'ya kumarhanenin 4 numaralı masasındaki görevime geri döndüm.
She moved among all these crazy people through the casinos and beaches and brawls, from Marseille to Monaco as if she were loaded with Novocaine
Marsilya'dan Monako'ya kadar uzanan kumarhaneleri plajları ve meyhaneleri dolduran bu çılgın insanların arasında Uyuyormuş gibi dolaşıyordu.
- I thought you were in Monaco.
- Monako'dasın sanıyordum.
I wasn't talking about the Prince of Monaco.
Monaco prensinden söz etmiyordum.
Monaco : 5-2. "
Monaco : 5-2. "
The drivers are all on the grid now, and the Monaco Grand Prix is about to start.
Tüm pilotlar artık gridde ve Monako Grand Prix'si başlamak üzere.
I love the challenge of Monaco.
Monako'daki mücadeleyi seviyorum.
The Frenchman's usually unbeatable at Monaco but today the Englishman is faster on some parts of the circuit.
Fransız pilot Monako'da yenilmez ama bugün İngiliz pilot pistin bazı bölümlerinde daha hızlı.
Of course, I would not appreciate your doing to me what you did to Jordan at Monaco.
Ama Monako'da Jordan'a yaptıklarından dolayı seni takdir de etmiyorum elbette.
He also offers his regrets in regard to your unfortunate accident at Monaco.
Ayrıca Monako'daki kazanız nedeniyle ne kadar üzgün olduğunu bilmenizi istiyor.
- At Monaco.
- Monako'da.
Jean-Pierre Sarti, winner of Monaco and French Grand Prixs is only two laps away from his third consecutive win.
Monako ve Fransa Grand Prixlerinin galibi Jean-Pierre Sarti'nin üçüncü galibiyetine yalnızca iki tur kaldı.
She's done this before at the White House, Monaco and Windsor Castle.
Bunu daha önce Beyaz Saray Monako ve Windsor Kalesi'nde yapmıştı.
Yes, monaco is the winner. Ha!
Evet, birinci Monako.
Oh, yes, man, monaco's won de big prize, bwana.
Evet adamım. Monako büyük ödülü kazandı adamım.
The forensic expert from the monaco murder squad
Monak o Cinayet Masası adli uzmanı şarkısını söylüyor.
You're leaving for Monaco tomorrow, huh?
Yarın Monaco'ya gidiyorsun, hah?
Monaco never did well before and your computer friend picked it to place.
Monaco önceden hiç iyi değildi ve bilgisayar dostumuz onu seçmiş.
To Morocco.
Monaco'ya mesela.
I'm thinking of going to Monaco.
Ben Monaco'ya gitmeyi düşünüyorum.
Oh, Monaco!
Monaco?
It happened in Monaco, at the casino, against a palm tree.
Monako'da oldu, gazinonun önünde bir palmiyeye çarptı...
I'm talking about Paris, Monaco, London.
Paris, Monaco, Londra'dan bahsediyorum.
Princess Stephanie of Monaco.
Monako Prensesi Stephanie.
'They met in Monaco at the Grand Prix.
Monaco'da grand prix'de tanıştılar.
The night in Monaco?
Monako'daki o geceyi.
After the Scandinavian tour, the only West European countries missing from the list will be Monaco, Malta and Andorra.
İskandinavya turundan sonra sadece Monaco, Malta ve Andorra kalıyor gidilmemiş batı Avrupa ülkesi olarak.
They is introducing'new Monaco.
Yeni Monaco'yu tanıtıyorlar.
Hey, Monaco!
Hey, Monaco!
They could have put that old job up on Monaco.
Bu eski işi, yeni Monaco'da satabilirler.
- Dad, that's Monaco.
- Baba, o Monako prensesi.
The Valley Forge... and of course, the Monaco.
The Valley Forge... ve tabiki Monaco.
Let me remind you that Cary Grant drove this car... in Monaco while filming To Catch A Thief.
Bu arabayı Cary Grant'in Monaco'da "To Catch A Thief"..... filminin çekimlerinde kullandığını hatırlatayım.
The next item up on the block... is a 1951 Jaguar XK-140 roadster... custom built for Princess Grace of Monaco.
Sıradaki araç Monaco Prensesi Grace..... için üretilmiş olan..... 1951 model bir Jaguar XK-140.
Is it Monaco or Mon aco?
Monako mu? Monoko mu?
First in Monaco, 8 pole positions.
Yarışmada birincilik Monaco'da birincilik, 8 kez ilk başladım
Monaco.
Monaco.
Monaco? That's what I thought.
Ben de öyle düşünmüştüm.
Monaco.
Monako.