Mélanie перевод на турецкий
2,443 параллельный перевод
She spent the entire time talking to Melanie.
Tüm gece boyunca Melanie ile konuşuyor.
Melanie, give him seconds. Good idea.
- Melanie diğer yemeklerden de ver.
Melanie, this is so, so special.
Melanie, bu çok özel bir şey.
In 12th grade I was madly in love with Melanie Robbins, who happened to look exactly like Julie Christie in Dr. Zhivago.
12. sınıfta Melanie Robbins'e deliler gibi aşıktım Dr.Jivago'nun Julie Christie'ye aşık olduğu gibi.
Nicole and her mom, Melanie, they live here all the time.
Nicole ve annesi Melanie sürekli burada kalır.
You're Melanie, right?
Sen Melanie'sin değil mi?
Melanie, you're not doing her any favors.
Melanie, ona iyilik yapmıyorsun.
They're the ones who said we can't buy costumes this year. Except for me,'cause I'm so cute.
Evet, ama yeni bebek kokusu seni beyaz şarap içmiş neşeli Melanie yerine kırmız şarap içmiş felsefik Melanie'ye dönüştürüyor.
Federline, even I know that's not Lil Wayne, and I don't know who Lil Wayne is.
Melanie ayakkabılarını sevdim.
Even you, T.T. Bear?
Melanie Google'a bak :
Well, today we are Sid, and we've got the advantage!
Sen Melanie olmalısın. Chloe ve ben ortağız. Alec Jones.
After our night of mischief, my dad and your mom are gonna find themselves in a whole heap of...
- Melanie. Melanie. - Evet.
Yep, role-playing.
- Melanie.
Every actress on the planet wants to play Melanie Daniels.
Gezegendeki her kadın oyuncu Melanie Daniels'ı oynamak ister.
So the camera finds Melanie Daniels behind the birdcage.
Yani, kamera Melanie Daniels'a kuş kafesinin arkasında rastlar. Yani, kamera Melanie Daniels'a kuş kafesinin arkasında rastlar.
I've been thinking of when Melanie goes up to the attic filled with birds.
Melanie'nin kuşlarla dolu tavan arasına çıkışını düşünüyordum.
You can take Melanie and pack up your stuff and go back to New York and modeling and your old life and be happy.
Melanie'yi alıp eşyalarını toplayabilir ve New York'a geri dönebilirsin. Modelliğe ve eski hayatına dönüp mutlu olabilirsin.
If Melanie doesn't drop the charges, then... Call porndarosa and tell them to set it up.
Melony olmaz derse..
Melanie, you look like you've seen a ghost.
Melanie, hayalet görmüş gibisin.
I'm Melanie, but I'm sorry, I don't know who you are.
Ben Melanie ama özür dilerim siz kimsiniz bilmiyorum.
Melanie?
Melanie?
Melanie, I know that it's you.
Melanie, sen olduğunu biliyorum.
Melanie, you are acting crazy.
Melanie, deli gidi davranıyorsun.
You must be Melanie.
Sen Melanie olmalısın.
Melanie, let me explain.
Melanie, açıklamama izin ver.
Melanie, you don't talk too much.
Melanie, çok konuşmuyorsun.
I'm Melanie Moretti.
Ben Melanie Moretti.
"Melanie, last night was amazing."
"Melanie, dün gece harikaydı"
Melanie, look in the background, behind your senate member's member.
Melanie arka plana baksana. Senato üyenin üyesinin arkasına.
We're gonna need you to push, Melanie, okay?
Şimdi itmen gerekecek Melanie, tamam mı?
Okay, Melanie, I'm gonna have to turn the baby's head around so that you can push her out, okay?
Melanie, bebeğin başını çevireceğim ki sen de daha rahat iteceksin, tamam mı?
Aah! You got this, Melanie.
Başardın, Melanie.
She's perfect, Melanie.
Mükemmel bir bebek Melanie.
No, Melanie, if you're doubting what kind of mother I would be-
Hayır Melanie, eğer nasıl bir anne olacağım konusunda endişeleniyorsan- -
And of course, Melanie, lock picker and ass kicker.
Ve tabii ki, çirkef kilit açıcımız, Melanie.
Yep, that's Melanie.
Evet, o Melanie.
Melanie, you're in charge of getting us in the door.
Melanie, sen bizi kapıdan geçirmekle sorumlusun.
Melanie should be here with us.
Melanie de burada bizimle olmalıydı.
- Melanie!
- Melanie!
- Not my point, Melanie.
- Onu kastetmedim, Melanie.
We're talking death, Melanie.
Ölüm hakkında konuşuryoruz, Melanie.
Melanie!
Git, dön. Melanie.
I don't stand in the front, Melanie.
- Ben önde durmam Melanie.
And she's got that skinny stranglable neck. Melanie : Minimal effort required.
- Çabalamaya gerek yok.
And Melanie.
Ve Melanie.
Hey, Melanie.
Hey, Melanie.
Melanie, explain yourself.
Melanie, açıkla kendini.
Oh, come on, Melanie.
- Hadi ama, Melanie.
- Really, it's not a problem. - Now you've upset Melanie.
- Gerçekten, problem değil.
- Shame on you!
- Üzdün Melanie'yi. - Kendinden utan!
Right, Melanie?
- Değil mi, Melanie?