Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ N ] / Naughty boy

Naughty boy перевод на турецкий

376 параллельный перевод
Naughty boy.
Terbiyesiz genç.
So that's why you ran away from us, you naughty boy.
Demek bu yüzden bizden kaçtın, seni yaramaz.
- Naughty boy, you ran off.
- Yaramaz çocuk, kaçıp gittin.
You naughty boy!
Seni kötü çocuk!
- Oliver, Oliver, you naughty boy!
Oliver! Oliver! Seni yaramaz çocuk!
- You're a naughty boy.
Seni yaramaz.
You're a naughty boy, Bruno.
Yaramaz bir çocuksun, Bruno.
Were you a naughty boy?
Arsızlık mı yaptın?
Naughty boy!
Yaramaz çocuk!
Flike, you naughty boy.
Flike, seni yaramaz çocuk.
You can be a naughty boy sometimes.
Bazen yaramaz oluyorsun.
This naughty boy didn't even bring a swimsuit.
Bu yaramaz oğlan mayo getirmemiş.
What has he done, this naughty boy?
Kırbaçlanmayı hak edecek ne yaptı?
Still, that doesn't mean that I don't think you're a very naughty boy.
Ama hala yaramaz bir çocuk olduğunuzu düşünüyorum.
To me and to many of my countrymen it is my father who is the naughty boy.
Ben ve birçok yurttaşıma göre asıl yaramaz çocuk babam.
"Moscow won't like it, you naughty boy."
Moskova bundan pek hoşlanmayacak, seni yaramaz çocuk. "
If I promise not to be a naughty boy, how about dinner?
Uslu duracağıma söz versem, akşam yemeğe ne dersiniz?
It's that naughty boy again.
Yine o münasebetsiz çocuk.
- Naughty boy!
- Seni gidi...
- Naughty boy. - Why?
Rezilsin, rezil.
- Because you're a naughty boy.
Neden? Çünkü sen bir rezilsin.
Naughty boy.
Edepsiz çocuk.
Smoke them at your club, naughty boy.
Derneğinizde tüttürürsün, yaramaz çocuk.
He never wants to take the wine bath, the naughty boy.
Hiç şarap banyosu yapmak istemez, yaramaz çocuk...
- Let me be. Naughty boy.
Ayıp, ayıp!
- Naughty boy!
- Yaramaz çocuk!
You haven't been dueling again, you naughty boy.
Yine düello mu yapıyordun yoksa, yaramaz çocuk.
You must not strike me, you naughty boy!
Benimle dövüşmemelisin.
You naughty boy!
Yaramaz çocuk!
A novel all about a naughty boy-child.
Serkeş bir oğlan çocuğu hakkındaydı roman.
A naughty boy-child who killed his mother and his father dead!
Haylaz bir oğlan çocuğu annesini ve babasını öldürmüş olan!
We know Rudolf's a naughty boy, but Karel?
Rudolf'un yaramaz biri olduğunu biliyoruz, peki ya Karel?
And don't be a naughty boy, you hear me?
Sakın yaramaz olma, duydun mu?
You're a very naughty boy, Nick.
Sen çok yaramaz bir çocuksun, Nick.
You naughty boy!
Seni yaramaz seni.
Oh, you naughty boy.
- Seni yaramaz adam.
Such a naughty boy!
Ne yaramaz çocuk!
"I HEAR YOU'VE BEEN A NAUGHTY BOY, CLEMENT"
"Yaramazlık yaptığını duydum, Clement."
Naughty boy.
Yaramaz çocuk.
Ah, you're a naughty boy.
Ah, sen yaramaz bir çocuksun.
You're a naughty boy, eh?
Seni yaramaz seni.
Ursula and I think you're a very naughty boy.
Ursula ve ben, sizin çok yaramaz olduğunuzu düşünüyoruz.
You're a naughty boy, Fawlty.
Sen yaramaz bir çocuksun Fawlty.
You naughty boy.
Seni haylaz.
And the naughty little boy comes running to someone like me?
Küçük yaramaz çocuğumuz benim gibi birini görmeye mi geliyor yani?
Now I'll be the innocent little milkmaid and you be the naughty stable boy.
Şimdi ben küçük, masum sütçü kızım. Sen de ahırdaki yaramaz çocuk ol.
You are a naughty, naughty, vicious little boy!
Seni yaramaz, arsız velet.
The member accepted this in the spirit of healthy criticism, but denied that he had ever been naughty with a choir boy.
Üye, sağlıklı eleştiri ruhuyla bunu kabul etti ama bir koro çocuğuyla yaramazlık yaptığını reddetti.
I don't know how a formidable figure like you can manage to look so like a naughty little boy.
Senin gibi heybetli görünüme sahip biri haylaz küçük bir çocuk gibi görünmeyi nasıl beceriyor bilemiyorum.
You're a naughty and obstinate boy.
Sen yaramaz ve inatçı bir çocuksun.
You naughty little boy!
Seni küçük yaramaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]