Off the books перевод на турецкий
481 параллельный перевод
I don't want the marriage just annulled, I want it wiped off the books.
Hayır! Evlilik sadece geçersiz kılınsın istemiyorum. Kayıtlardan da silinsin istiyorum.
So get it off the books, now.
Yani bu dosyayı derhâl kapattır.
Ben, the jewelry thing on Tony Collins... off the books.
Ben, Tony Collins hakkındaki mücevher iddiasını kayıtlardan düşün.
Get off the books you have.
Şu kitaplardan kurtul artık.
If we close down our distribution centres... in Toledo, Joplin, Jacksonville... we'll slash the red ink completely off the books.
Eğer dağıtım merkezlerimizi kapatırsak... Toledo, Joplin, Jacksonville'dekileri... tüm zarar unsurlarını defterlerimizden silmiş oluruz.
Cash off the books.
Gelen paranın haddi hesabı yok.
Hi, Uncle. I was just dropping off the books.
Merhaba amca, ben de hesapları getirmiştim.
I have an employee who does certain things for me, unofficially, off the books.
Bu işleri benim için halleden, yasal olmıyan, bir adamım var.
I'd really like to get it off the books before- - yes, the prize for Consolidated Properties.
Evet, Consolidated Emlak için ödül.
You were working off the books, okay?
Kanunsuz işler yapıyordun.
You don't hire anybody unless they work off the books.
Kanunsuz işler yapmadıkça sen kimseye iş vermezsin.
And you won't work except off the books, Sully.
Ve sen de her zaman işi kitabına uyduruyordun Sully.
Mr Iskendarian there doesn't hire workers off the books.
Bay Iskendarian şirketinin işçi kiralamadığını söylüyor.
Mr. Iskendarian there says that his company doesn't hire workers off the books.
Bay Iskendarian şirketinin işçi kiralamadığını söylüyor.
Strictly off the books.
Sıkı kuralları var.
- Avery's debt's completely wiped off the books...
- Arkadaşın ne olacak?
There's still a little matter of the $ 150,000 loan, I've discreetly left off the books
Halen 150,000 dolar açıgımız var hesaplarda yapabileceğim bu
Around 400 bucks a week, off the books.
Haftalık 400 kağıt, sigorta yok.
And why not a little job off the books!
Neden küçük resmi bir iş değil mi! Hayret bir şey!
I'll get another $ 50,000 off the books... between you and me, if we get this done.
Bir elli bin dolar daha öderim. Bu işi yaparsan aramızda kalacak.
Off the books?
Kayıt dışı mı?
And we're doing it off the books.
Ama bu olay kayıt dışı kalacak.
Unofficial business is financed privately and can be kept off the books, but any official NID action has to be filed with the Pentagon, same as the military.
Resmi olmayan işler özel olarak finanse edilir ve kayıtlara girmez, ama her resmi NID hareketi Pentagon'da aynı askeriye gibi dosyalanır.
They haven't coordinated with Palmdale P.D. They're keeping it off the books.
Palmdale Polis Dept. ile işbirliği yapmadılar. İşi saklıyorlar.
Everything you're holding for Capone that's off the books.
Capone için kayıt dışı tuttuğun her şeyi.
I got to take work off the books.
Buranın dışında da işler almak zorundayım.
- This one's off the books.
- Bu kayıt dışı.
So I contacted the one person I knew who could get the job done, have him terminated, off the books.
Ben de işi yaptırabileceğini, kayıtlara geçirmeden onu yok edebileceğini bildiğim tek adamı aradım.
Totally off the books.
Tamamen örtülü ödenek.
Well, he didn't want to bother you so I hired him off the books to do some research.
Seni rahatsız etmek istemedi. Ben de onu araştırma için kayıtdışı işe aldım.
I have to clear all those books off the dining room table, bring them here, put them back in the chest, which is where they were in the first place.
Buraya getirip, onların bulunduğu ilk yer olan bu sandığa koydum.
Then, go on home, break out the books and study your little ass off.
O halde... eve git... kitaplarını çıkar ve derslerine gömül.
In the morning, I put away my books on the cultural shelf... close up my Kodachrome snaps of Mount Olympus... touch my reproduction statue of Dionysus for luck... and go off to the hospital to treat him for insanity.
Sabah olunca, ben kitaplarımı rafa diziyorum... Olimpos Dağı'nın fotoğrafına bakıyorum... şans getiren şarap Tanrısı heykelinin basit bir taklidine dokunuyorum... ve ardından hastaneye gidip o çocuğun deliliğini tedavi ediyorum.
She wrote two small books, came down with tuberculosis, broke off the engagement and moved from Oslo to a small town in the south of Norway where she began to work as a journalist.
İki küçük kitap yazmış. Tüberküloz'a yakalanınca, nişanlısından ayrılmış ve... Oslo'dan, gazeteciliğe başladığı yere, Norveç'in kuzeyinde küçük bir kasabaya taşınmış
Before his departure, he had to send off the plan of new structures, move out of his flat and read books and newspapers.
Yolculuğundan önce, planlarını bitirmek zorundaydı, oturduğu kattan taşındı. Kitaplar ve gazeteler okudu.
We gotta tell the truth before the books are closed and the loose ends are cut off.
Dava kapanmadan ve kanıtlar yok edilmeden önce gerçeği söylemeliyiz.
Now then, Mr. Cocksure, you see these here books here, well, this is a list of all the folk what I buy off.
Şu halde, Bay Cocksure, bütün bunları bu defterde bulabilirsiniz, pekala, bu satın aldığım bütün kümes hayvanlarını gösteren bir liste.
And every evening at the same hour he would walk into the consulting room. He would then examine the books, put down five crumpets for every guinea I had earned and then carried the rest off to the strong box in his own room.
Yine, her akşam aynı saatte muayene odasına gelir kayıt defterini gözden geçirir kazandığım her altın için bana bir çeyrek altın verir ve kalanı da odasındaki sandığa koymak üzere götürürdü.
I'm off to the coast tomorrow... and I'm leaving you all my books.
Yarın sahile gideceğim. Bütün kitaplarımı alarak seni burada bırakıyorum.
You could take your leg off and hook down some of the books from up top, ese.
Bacağını çıkartıp üst raflardan kitap alabilirsin, ese.
I think Thad Beaumont can sell enough books to keep his family off the streets.
Bence Thad Beaumont ailesini sokakalara düşürmeyecek kadar kitap satar.
I gotta drop some books and magazines off... for the elderly and disabled around the neighborhood.
Mahalledeki yaşlı ve sakatlara uğrayıp... kitap ve dergi bırakmam gerekiyor.
The books tell that the last demon to leave this reality fed off a human.
Kitaplar, bu gerçekliği terk eden son iblisin bir insandan beslendiğini yazar.
You're better off sitting around reading comic books and eating spaghetti at 2 in the morning.
Sen iyisi mi burada otur çizgi roman oku ve sabahın ikisinde makarna ye.
- Hey, I'm not betting... he's going to off himself, I'm just playing the books.
Ben intihar edecek demiyorum. Ben sadece kasayım.
If you took your head off these hos and put them in some books you'd have the lab you always talked about.
Sade uçkurunu düşüneceğine biraz kitap okusaydın... hep bahsettiğin laboratuara kavuşurdun.
He tells me the rare books are kept in the vault and they're not allowed off site
Nadide kitapların kasada tutulduğunu ve ortaya çıkmasının yasak olduğunu söyledi.
But my guess is that she was a switch for her off-the-books clients.
Ama tahminime göre kayıt dışı müşteriler için şalter.
It's some off-the-books...
Resmi olmayan bir bölüm...
- Your funding is off the books.
- Kaynaklarınız kayıt dışı.
You could order rings just like these off the back of the old comic books.
Aynı bunlar gibi yüzükleri çizgi romanın arka sayfasından sipariş edebiliyordun.
off the top of my head 48
off the grid 28
off the hook 19
off the charts 26
off the road 16
off the record 240
the books 39
books 390
off to bed 51
off to work 22
off the grid 28
off the hook 19
off the charts 26
off the road 16
off the record 240
the books 39
books 390
off to bed 51
off to work 22