Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / Orderly

Orderly перевод на турецкий

966 параллельный перевод
- Only why should some orderly get those boots?
Sadece o çizmeleri niye hademeler alsın ki?
My orderly has taken care of it all the time I've been away.
Ben burada değilken emir erim benim için icabına baktı
Orderly, Orderly!
Asker, asker!
I know how you feel, but you must do this in an orderly way.
Bekleyin. Hislerinizi anlıyorum ama bunu düzgün şekilde yapmalısınız.
- Sure, orderly. But we get rid of him.
- Evet, düzgünce kurtulacağız ondan.
I'm willing to hear anything you say, but it must be done in an orderly fashion.
Düzenli bir şekilde olduğu sürece sizi dinlemeye hazırım.
Orderly.
Yaver.
Orderly, coats!
Asker paltoları al!
Orderly, give me a lift!
Hademe! Bana yardım et.
If they can get a fight going they can call in the cops, say we ain't orderly.
Eğer kavga çıkarsa, polis çağırabilirler. Düzeni bozduğumuzu söylerler.
Now, gentlemen, I propose to have this trial conducted in a quiet and orderly manner.
Baylar, bu davayı sakin ve düzenli bir biçimde idare etmek niyetindeyim.
Most orderly.
Her zaman düzenliydi.
- Orderly, I'd like a little coffee, please.
- Asker, bana bir kahve ver.
- Orderly.
- Nöbetçi.
My orderly is in the hospital with measles.
Selefim kızamıktan hastanede yatıyor.
Orderly!
Nöbetçi!
- Bring in the prisoners, - and tell the orderly to light the lamp.
Esirleri getirin ve emir erine lambaları yakmasını söyleyin.
My orderly will do everything he can not to disrupt you
Emir erim sizi rahatsız etmemek için elinden geleni yapacaktır.
If you continue the treatment calmly... orderly, and patiently, you'll be fine.
Tedaviyi sakince, düzenli olarak ve sabırla devam ettirirseniz iyileşeceksiniz.
A fellow called Harbin, a medical orderly at the General Hospital.
Onun adı Harbin,.. .. bir sağlık görevlisiydi.
- I'd like a word with this orderly, Harbin.
- Sözünü kesiyorum ama, Harbin'e ne oldu?
Medical orderly at the General Hospital.
Hastahanede çalışan bir eleman.
My major's orderly was one.
Binbaşımın em eri bunlardan biriydi.
Get me that orderly.
Emir erimi çağırın.
The evacuation will now proceed in an orderly manner.
Tahliye işlemi şu andan itibaren bir düzen dahilinde devam edecektir.
The tear-down is a wild tangle of man, machine and beast, an orderly disorder of ropes and metal poles and steel cable and tons of heavy canvas.
Ve mesafeye karşı yapılan savaş makine insanlar ve hayvanlar bir arada bu parçalama işine katılırlar, Kazıklar direkler ve çadır malzemeleri Çelik kablolar
Orderly, more fat fish that the girl caught for me.
Emir erim! Kızın benim için tuttuğu o tombul balıklardan getir.
Keep looking, you'll find yourself scrubbing this orderly room floor!
Biraz daha bakınırsan, kendini bu odayı temizlerken bulursun!
Report to the orderly room in 10 minutes.
On dakika sonra nöbetçi odasında ol.
He seems to be such an, an attentive orderly person.
Çok nazik ve ciddi birine benziyor.
Little Ziltch, a new kid, the commander's orderly.
Küçük Ziltch, yeni bir çocuk, komutanın emir eri.
The General calls his Orderly Syobo Tuymuku,
General, askerlerinden Syobo Tuymuku'yu çağırıyor.
" And here comes the mail orderly.
" Ve işte mektupları almaya geldiler.
Laid out before me with the orderly geometry of a spider web.
Benden önce zaten planım bir örümcek ağının geometrisi kadar kusursuzdu.
Jackson, you ain't an orderly orderly.
Jackson, buradan bakınca tuhaf görünüyorsun.
It's the weakness of the orderly mind.
Düzenli birinin kusuru işte.
"The Orderly World of Mr. Appleby."
"Bay Appleby'ın Düzenli Dünyası."
- Orderly.
- Hasta bakıcı.
- I'll get an orderly.
- Bir emir eri bulayım.
He was an orderly in the prison hospital.
Orası hapishanenin hastanesiydi.
Orderly!
Hademe!
Orderly.
Hademe!
As Colonel's orderly, only I can disturb Colonel.
Albay'ın emir eri olarak kendisini sadece ben rahatsız edebilirim.
My orderly takes care of transportation.
Emir erim ulaşım konusunu hallediyor.
You might explain to the Colonel that his orderly may encounter some difficulty.
Albay'a emir erinin bazı zorluklarla karşılaşabileceğini izah eder misin?
I happen to know an orderly.
Emir eri bir tanıdığım var.
Officials said that Logan awaited death in an orderly fashion, requesting a priest, and asking that he be allowed to talk to representative newspaper reporters before the hour of his death.
İlgililerin söylediğine göre, Logan ölümünü uysal bir biçimde bekledi, bir rahip talep etti, ayrıca ölüm saatinden önce gazete temsilcileriyle görüşmesine izin verilmesini istedi.
I see the place is clean and orderly.
Orada asayişi sağlamak görevimdir.
The Italian in the infantry, the Roman in the orderly office.
İtalyanlar piyade eri, Romalılar hizmet eri.
Keep it orderly.
Düzeni bozmayalım.
Yes. Sounds like a nice, quiet, orderly life, doesn't it?
Hoş, sakin, sıradan bir yaşam, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]