Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / Orifice

Orifice перевод на турецкий

133 параллельный перевод
Notice the perfection, and the diameter of this orifice here, one hour and fifteen minutes!
Mükemmelliğe dikkatinizi çekerim. Çap ve delik... Tam 1 saat 15 dakika sürdü!
There are very evident signs... the edge of the burned orifice... marks of explosive combustion.
Çok belirgin işaretler var... yanık borunun kenarı... patlamadan dolayı yanmayı işaret ediyor.
That way, the bread gets the burned orifice.
Bu şekilde ekmek, yanık izlerini siler.
Instead of trying to make the orifice fit the lens I made the lens fit the orifice.
Çerçeveyi değiştirmek yerine mercekleri değiştirdim.
I believe the closed orifice leads to another chamber.
Sanırım kapalı delikten başka bir bölmeye geçiliyor.
I intend to calculate acceleration rate to coincide with the opening of the V'Ger orifice.
Hızlanma oranımla V'Ger'ın deliğinin açılışlarını denk getireceğim.
"I don't understand all this fuss and such a waste of time for a matter of orifice"
"Bütün bu yaygarayı anlamıyorum ve zaman asıl aşık olunması gereken"
You can go back to doing whatever you want to do with whoever you want to do it with in whatever orifice you want to.
İstediğin delikte, istediğin kişiyle istediğini yapmaya devam edebilirsin.
Ollie, I want every orifice in his fuckin'body flowing'red!
Ollie, lanet bedenindeki her deliğin kırmızıya dönmesini istiyorum!
Yeah, we can play post orifice and you can be the stamp.
Evet, postacılık oynayabiliriz ve sen de yalanacak pul olabilirsin.
He bleeds out of every orifice he's got.
Vücudundaki her delikten kan geliyormuş.
I want every orifice in his fucking body flowing red.
Ollie, lanet bedenindeki her deliğin kırmızıya dönmesini istiyorum! Dönüyor, Gordo.
There is a single orifice where a humanoid forehead would be.
İnsanımsılarda alnın bulunduğu yerde tek bir açıklık mevcut.
It appears your trophy's ripping us a new orifice.
Öyle görünüyor ki senin avın bizi yeni bir deliğe doğru çekiyor.
Flu germs entering every orifice in my head. Uhh.
Grip mikropları, başımın her oyuğundan içeri giriyor!
You've poked into every orifice in my body and created a few new ones.
Vücudumdaki bütün delikleri dürttün, birkaç tane de yeni açtın.
When a young woman presents genital parts that are hard, firm, brilliant and scarlet in colour, the vulva labia close together, the nympha small and covered, the clitoris with a short prepuce, the folds of the vagina prominent and close together, mucuous membrane deep, the vaginal orifice and the vulva-uterine passage very narrow, and the hymen intact, it must be said that the signs of physical virginity are unmistakeable.
Genç bir kızın sert, sıkı, parlak ve pembe renkli cinsel organında vulva dudakları birbirine yakındır, vulvadaki dudaklar küçük ve kapalıdır, klitorisinde küçük bir sünnet derisi vardır, vajinanın kıvrımları çıkıntılı ve birbirine yakındır, salgı bezleri derindedir, vajina ağzı ve vulva döl yatağı çok dardır, ve kızlık zarına dokunulmamıştır.
Look at the size of the cardiac orifice, where the food...
Büyüklüğe bakarmısın, midesinin girişi, yemeğin...
Bad liquids are viscous and leak out from any orifice.
Kötü sıvılar yapışkandır. Ve her delikten akarlar.
It's the safest orifice to get hit.
Haklı. Yıldırım çarpacaksa çarpacağı en iyi delik orasıdır.
orifice.
geliştiriyor.
I'II have 300 agents come up here into this hick town... ... and crawl up every orifice you got.
Bu küçük kasabaya en az 300 ajan getirebilir ve istediğinden fazla sorun çıkartabilirim.
Penetration is when the penis enters an orifice, Joe.
Kaldırmakmı? Kaldırmak ne?
- Take her history. She doesn't have any orifice-type needs, does she?
Delik içeren bir ihtiyacı yok, değil mi?
In a few hours, she'll probably be sane enough to work herself... into some sort of towering Jesus-based rage at the hazy recollection... of being seduced by some kind of cruel Samoan... who fed her liquor and LSD, dragged her to a Vegas hotel room... and then savagely penetrated every orifice in her little body... with his throbbing, uncircumcised member.
Birkaç saat sonra her yer İsa resimleriyle dolu... bir yerde kendine gelerek zalim bir Samoalı tarafından... baştan çıkartıldığını likör ve LSD'lendiğini... ve Vegas'ta bir otel odasında... vücudunun bütün kutsal yerlerine... girildiğini anlayacaktır.
The last angry clown, the man who spews truth from every orifice... ladies and gentlemen, Krusty.
Son kızgın palyaço, her ağızdan gerçekleri kusan adam bayanlar ve baylar, Krusty.
Look, open your ears, or your tentacles, or whatever orifice it is you listen with!
Bak, kulaklarını aç, ya da şu borularını, ya da duymak için ne çeşit bir uzuv kullanıyorsan!
Tomorrow, I'll go pick up your father's ear drops, and any time after this he needs ear drops or nose drops or drops for any orifice above the waist, I'm your guy.
Yarın gidip babanın damlasını alacağım ve bundan sonra ne zaman kulak, burun ya da belden yukarı bir deliği için damla gerekse ben gideceğim.
Spicer's a disgusting little piece of street meat but he has an extraordinarily gifted orifice in the middle of his face.
Maalesef Spicer iğrenç bir sokak fahişesi ama suratının ortasında sıra dışı bir kabiliyete sahip bir ağzı var.
Penetrated into to her orifice and body further than any penis could ever go.
Bir penisin erişemeyeceği kadar, deliğine ve bedenine nüfuz ediyor.
I powerfully rip the baby's lower body out of her impossibly stretched orifice.
Bebeğin alt bedenini sert bir biçimde kendisini inanıImaz saran delikten kopartıyorum.
I'd like to know whether this killer... removed any body parts, or sexually defiled any orifice of the victims.
Bu katilin, kurbanların vücudundan herhangi bir parça alıp almadığını ya da seksüel bir eylemde bulunup bulunmadığını bilmek isterdim.
Before Justine could wrestle from his grasp this most ungodly man took a communion wafer the body of our Lord Jesus Christ and placed it on the girl's twitching orifice. "
Ama Justine adamın elinden kurtulamadan bu Tanrı'dan korkusu olmayan adam bir komünyon ekmeğini alıp İsa'nın bedenini temsil eden ekmeği alıp kızın deliğine yerleştirmiş.
I have been asked as I was emerging from a four-hour operation with a tube in every orifice :
Her tarafım hortumla dolu... dört saatlik operasyondan çıkarken... sordular...
Let's give this idiot a tube in every orifice.
Salağın her tarafına bir tüp sokalım.
Can we not find an alternative... use an alternative orifice? A blowhole or something? Not according to our scan
Bir alternatif bulamaz mıyız... alternatif bir delik kullanmak gibi?
Now, you can get that out of any major orifice of a person's body.
Ruhu insan vücudundaki herhangi bir delikten çıkarabilirsin.
But in the United States, "sodomy" means "penetration of any orifice by any object."
Fakat Amerika'da, sodomy :'bir objenin herhangi bir delikten sokulup çıkarılmasına denir'.
What do you want to bet this is in every orifice?
Bu maddenin her yerinde çıkacağına bahse var mısın?
Not with the insane amount of stuff constantly oozing out of a baby's every orifice.
Çünkü bebeklerin her deliğinden sıvılar fışkırır.
You see, sometimes when a woman has sex with more than one man, each man makes love to a different orifice.
Bazen kadınlar birden fazla erkekle cinsel ilişkiye girdiği zaman, onunla her iki erkek de ayrı ayrı deliklerden sevişir
Or an orifice.
Ya da bir delikten.
It's trying to make way through every orifice in my body ; my eyes, my ass.
Vücudumdaki her delikten kendine bir yol bulmaya çalışıyor... gözlerimden, kıçımdan...
And all creatures big and small seek the orifice.
Küçük ve büyük bütün yaratıklar da deliği arar.
You know, the mouth really is an amazing orifice.
Bilirsin, ağzımız doğuştan sahip olduğumuz mükemmel bir organdır.
That coke that had Tio's guy bleeding from every orifice?
Tio'nun adamının ağzından ve burnundan kan fışkırtan kokain mi?
What orifice did you pull that one from?
Bu saçmalığı vücudunun hangi deliğinden uydurdun?
You know, two guys, one orifice.
Biliyorum, iki genç, bir deliğe.
We've gone into every orifice you have... to find something called an observer. And there's nobody home.
Ne kadar delik varsa hepsine baktık, gözlemci denen şeyi bulmak için, ama hiç kimse yoktu.
I have orifice approval.
Sözlü resmi iznim var.
Step into my orifice.
Ofisime gelsene.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]