Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / Overruled

Overruled перевод на турецкий

666 параллельный перевод
- Overruled.
- Reddedildi.
- Objection overruled.
- İtiraz reddedildi.
Overruled. Dan Cutler, take the stand.
Dan Cutler, tanık kürsüsüne gelin.
The appeal is overruled.
Başvurun reddedildi.
- If the maid's appeal is overruled, it is further proof of the widespread rumours that circulate throughout the Christain world that this is not a religious but a political trial.
- Eğer Bâkire'nin isteği reddedilirse Hıristiyan âleminde bunun bir dini mahkeme değil de siyasi bir mahkeme olduğu söylentileri sağlamlık kazanmış olur.
As a matter of fact, he's the only one who said you weren't ready... the only one who tried to stop it, but he was overruled.
Aslında senin hazır olmadığını söyleyen bir tek o vardı. Bir tek o bunu durdurmaya çalıştı ama reddedildi.
- Overruled.
- Geçersiz.
I'd like to talk to Mary alone. Objection, and I am not going to be overruled by anyone either!
İtiraz ediyorum, talebimi reddetmenizi de istemiyorum!
- Until higher authority either endorsed or overruled his action.
Nasıl olsa, daha yüksek rütbeli birileri konuya müdahale edeceklerdi.
Objection overruled.
İtiraz reddedildi.
His attempt to help you was overruled.
Size yardım etme girişimi reddedildi.
Objection overruled.
İtiraz red edildi.
Under the 31st Article of War, it's the court's ruling... that the motion to strike Mrs. Lansdowne's testimony is overruled... and that the defense may proceed with its witnesses.
Askeri yasanın 31. Maddesi uyarınca, Mahkeme heyetinin... oylamasıyla Bayan Lansdowne'nun ifadesi kurallara aykırı bulunmuştur... ve savunmaya diğer tanıkları çağırması için izin verilmiştir.
If there are any objections, they're overruled.
İtirazlar reddedilecektir.
- Yes, Sire. Sanctuary has been overruled in the name of God and the State.
Bir kaç kez, tanrı ve devlet adına, bu yasayı aşmanın yollarını bulanlar oldu.
My objection then was overruled by Mr Justice Swindon.
O zaman yaptığım itiraz sayın yargıç Swindon tarafından reddedilmişti.
If that is the sole basis of your objection, Mr. Herrick, you are overruled.
Eğer itirazınızın tek dayanağı bu ise, Bay Herrick, reddedildi.
Overruled, Mr. Lodwick.
Reddedildi Bay Lodwick.
- The objection is overruled.
- İtiraz reddedildi.
Objection is overruled.
İtiraz reddedildi.
We'll get the decision overruled and then prove that the spring is on your land.
İlk olarak ihtiyat tedbirinin kaldırılmasını isteyeceğiz. Saniyen suyun senin arazinden çıktığını ispat etmemiz gerekiyor.
I was against taking you back in, but I was overruled.
Tekrar alınmana karşıydım, ama kararım geçersizdi.
I have tried to convince Captain Kirk of the necessity of proceeding to Starbase 10, but have been overruled in each case.
Kaptan Kirk'ü, Yıldız Üssü 10'a gitmek için ikna etmeye çalıştım ancak her seferinde reddedildim.
- Overruled!
- Reddedildi!
He raises an objection, but is overruled by the court.
İtiraz ediyor ama mahkeme itirazını reddediyor.
OBJECTION OVERRULED.
İtiraz reddedildi.
Objection overruled.
İtiraz reddedildi!
- Objection overruled!
- İtiraz reddedildi!
Overruled!
Reddedildi!
I said : the defense is overruled as usual...
Savunmanın her zamanki gibi itiraz edildiğini söyledim.
Overruled
Reddedildi.
Well, they used to, but the Supreme Court... overruled that former ruling.
Şey, uyguluyorlardı ama Anayasa Mahkemesi... eski hükmü iptal etti.
At Tehran in November 1943, Roosevelt and Stalin overruled Churchill and at last fixed a definite date for the landing in France :
Kasım 1943'te Tahran'da Roosevelt ve Stalin, Churchill'i bastırıp Fransa çıkartması için kesin tarihi belirlediler :
The objection is overruled.
İtiraz reddedildi.
Overruled.
İtiraz reddedildi.
You overruled me on the case.
Beni bu davadan aldınız.
He's muffed the guards, overruled the... government and insulted the best friends of Rome.
Muhafızları oyuncağa çevirdi, hükümeti reddetti ve Roma'nın en iyi dostlarını taciz etti.
The council has never overruled Dr. Zee.
Konsey Dr. Zee'nin kararlarına hiç karışmadı.
I should have overruled the Cabinet and everybody else and mobilized yesterday.
Kabineyi de herkesi de hiçe sayıp bir gün önceden seferberlik ilân etmeliydim.
OVERRULED.
Reddedildi.
Overruled!
Red edildi!
Objection overruled!
İtiraz reddedildi!
JUDGE : Overruled, Mr. Conway.
Reddedildi Bay Conway.
Objection overruled, Major.
İtiraz reddedildi Binbaşı.
- Objection is overruled, for the record.
- İtirazınız, kayıtlar için reddedildi.
- Objection overruled.
İtiraz reddedildi.
Overruled.
Reddedildi.
Objection overruled.
İtiraz reddedilmiştir.
Objection overruled.
Teşekkür ederim efendim.
Overruled.
- Reddedildi.
Overruled.
Soru üstü kapalı ve yanıltıcı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]