Politburo перевод на турецкий
37 параллельный перевод
The general secretary of the Soviet and other members of the Politburo have now made their way to their seats high above the ring here in Moscow.
Sovyetler Genel Sekreteri ve Politbüro'nun diğer üyeleri Moskova'da ringin yukarısında yerlerini alıyorlar.
He's not only fighting an invincible opponent, he's also fighting a hostile crowd, and the Russian premier and most of the Politburo looking on.
Sadece yenilmez bir rakibe karşı değil, düşman bir kalabalığa karşı dövüşüyor, Rus başbakanı ve Politbüro üyeleri seyrediyor.
The well-known Kremlin watcher we also have with us Colonal K who quit Moscow to come to the West last year Colonel, who's now the leader of the minority hard line group in the Politburo?
Moskova'dan ayrılarak geçen sene batıya yerleşen Albay K. ile birlikteyiz. Komünist Parti Yönetim Kurulu'ndaki katı azınlık grubun şu anki başkanı kimdir?
Ginger easy now. Ginger! Politburo member, predicted further record grain harvests this year for soviet agriculture to a cheering crowd of farm workers...
Komünist Parti üyesi, coşkulu çiftçi topluluğuna karşı yaptığı konuşmasında tarım ürünlerinin geleceği hakkında tahminlerde bulundu.
You think the Politburo's got psychological screening?
Politbüro'da psikolojik kontrol var mıdır dersin?
Well, you know, if you're in the politburo, maybe.
Tabi, eğer bürokrat falansan, iş değişir.
Carefully orchestrated for the cameras, the Politburo bid farewell and good fortune to their East German comrades.
Kameralar için özenle tertip edilen sahnede Politbüro, Doğu Alman yoldaşlarına iyi şanslar dileyerek uğurladı.
It's true. What, the politburo... one day said...
Bu doğru politbüro... bir gün dedi ki..
It could be some faction in the Politburo
Komünist partisine muhalif biri de olabilir.
It probably wasn't even approved by the Politburo as they wouldn't let the emotionalism go by
Muhtemelen Komünist Partisi bile bunu onaylamamıştır. Çünkü onlar duygusallığa asla taviz vermez.
This walking stick, for instance, is a gift from the Politburo.
Mesela bu baston, Komünist Parti Yönetim Kurulu'ndan
Then the members of the Politburo commit spelling errors.
Ayrıca Komünist Parti Yönetim Kurulu üyeleri yazım hataları yapıyor.
I need to get the Politburo's opinion.
Komünist Parti Yönetim Kurulu'nun görüşünü almalıyım.
To show the men he didn't win his bars by marrying a Politburo member's niece.
Adamlara o yıldızları bir politbüro üyesinin yeğeniyle evlenerek takmadığını ispatlamak için.
We just got word from kasimir politburo.
Kasimir Politik Büro'dan haber geldi.
Zhukov pashtun, senator from the sabra homeworld, military intelligence, former secretary of the sabra politburo.
Zhukov Pashtun, Sabra ana gezegeninin senatörü. Askeri istihbarat, eski Sabra politbüro bakanı.
Need me to tell your politburo?
Politbüronuza falan söylememe gerek var mı?
Dolzhenko was an undersecretary in the Politburo.
Politbüro'da müsteşardı.
No matter who's in power, the Tsar or the politburo.
Gücün kimde olduğu önemli değil, Çar ya da Politburo ( Komünist Parti ).
however, rumblings of discontent have been heard from soviet hard-liners within the politburo who feel Gorbachev is weakening
Görüşmeler dostluk ve düşmanlığın yerine işbirliği anlaşmaları ile devam etti.
I trust the Politburo will support this decision?
Politbüro'nun bu kararı onaylayacağından şüpheliyim sanki?
His father is high ranking in the Politburo.
Babası Politbüro'nun yüksek mevkilerinden birindedir.
We've identified 6 key figures- - hard-liners in the Politburo.
Politburo'daki taviz vermeyen 6 önemli nokta belirledik.
The girl that he was found with was also connected... Socially with a member of Politburo.
Ölen kızın aynı zamanda komünist partilerden biriyle bağlantısı varmış.
Assist us in our battle against power-mongering politburo bureaucrats and their minions cops and soldiers, and every other devil in uniform.
Kirli bürükratlara, onların itaatkar polislerine ve askerlerine ve dışardaki diğer şeytanlara karşı olan kavgamızda bize yardım et.
Use an android to infiltrate C.P... and assassinate the paramount leader, the party elders, and the heads of the politburo and discipline commission.
Ana işlemciye sızmak için bir android kullanın ve rütbeli lideri, parti büyüklerini, yönetim kurulu ile disiplin komitesi başkanlarını öldürün.
But in the'50s there's rumors that started to circulate in the highest ranks of the Politburo that Stalin had complied with the request, that Hitler had sent a U-boat,
Ama 50'lerde parti yönetim kurulunun en yüksek kademelerinde bir söylenti dönmeye başlamış. Stalin, Hitler'in isteğine uymuş, Hitler de denizaltı göndermiş.
We worked together on a trade agreement in Beijing about a year ago, but the point is, her father is on the politburo.
Bir yıl önce, Pekin'deki bir ticari anlaşmada birlikte çalışmıştık asıl önemli olan şu ; babası politbüroda çalışıyor.
But can you take this to your father, have him analyze it and decide whether or not to pass it on to the politburo?
Analiz ettirip, politbüroya verip vermeyeceğine karar verebilir.
Myself and my allies in the Politburo must accept this is true, unless proven otherwise.
Ben ve Politbüro'daki müttefiklerim aksi ispatlanmadığı sürece, bunu doğru olarak kabul etmek zorundayız.
Tikhonov came from the Politburo and said :
Tikhonov bir gün komünist parti yönetim kurulu'ndan geldi ve dedi ki :
The only reason these well-dressed and well-off hockey bosses even consider selling players is that they have been told by the Politburo their big subsidies must be cut.
Şu güzel giyinen takım koçları ve hokey patronlarının oyuncuları bile satmasının sebebi Komünist Parti Yönetim Kurulu tarafıdan emir almaları ve devlet desteğinin kesilmesi olarak gözüküyor.
Tikhonov came from the Politburo to the training camp and said,
Tikhonov Komünist Parti Yönetim Kurulu'ndan antrenman kampına gelip dedi ki :
They called me in a couple days and said, "Slava, " you got special permission from the Politburo.
Beni bir kaç gün sonra bir daha çağırdılar ve dediler ki,... Slava komünist parti yönetim kurulu'ndan sana özel bir izin var dediler.
A small group of us, members of the Politburo the military, KGB, Stasi we had a plan to push back the progressives to stem the tide.
Küçük grubumuzda Komünist Parti yönetiminden ordu, KGB, Stasi'den üyelerimiz vardı.
I cannot tell the future. However, the entire Politburo is behind this terrible war.
Ben geleceği göremem ancak Politbüro baştan aşağı bu korkunç savaşın arkasında.