Quitter перевод на турецкий
408 параллельный перевод
Well, if you do, all I can say is you're a rotten quitter.
Mani olmazsan bil ki kokuşmuş döneğin tekisin.
- Don't be a quitter!
- Korkak olma!
You're not a quitter.
Sen pes etmezsin.
Go on, quitter.
Tamam git, ödlek.
It's a good thing there's room on your chest for another letter... "Q" for quitter!
Göğsünde bir harf daha yazacak kadar yer kalmış olması ne güzel.
- And anybody who crawls away is a quitter...
- Ve emekleyip kaçan kişi dönektir.
You're a quitter. The "get out before you get hurt" type.
Fazla zarar görmeden sıyrılan tiplerdensin.
I'm no quitter.
Ben bırakıp giden birisi değilim.
You're a quitter.
Seni korkak.
- I'm not making speeches. I want you to know how I feel about a quitter.
Bırakıp kaçanlar hakkında ne düşündüğümü bilmeni istiyorum.
You gonna be a quitter?
Vaz mı geçeceksin?
Say hello from Charlie. Tell him he's a quitter.
Selamımı iletin ve ona bir dönek olduğunu söyleyin.
Yep, Mr. Lavaud is a quitter.
Evet, Mr. Lavaud bir dönek.
Well, I'll bet you ain't no quitter, are you?
Ama eminim bırakamıyorsundur, değil mi?
- You're an old bull-windy bunch-quitter.
- Sen yaşlı bir kalın kafalı döneksin.
I ain't a quitter.
Ben pes etmem.
I'll be back on time... and I don't want you to think I'm a quitter... but if you're not there, I ain't waiting'.
Tam vaktinde gelirim... ve dönek olduğumu düşünmenizi istemem... ama zamanında burada olmazsanız, beklemem.
I have never been a quitter.
Asla aceleci olmadım.
I'm not a quitter.
Ama pes etmem.
I'm not a quitter.
Ben dönek değilim.
I'm a quitter with anticipation!
Sabırsızlıkla bekliyorum!
- Vinnie. I know you're no quitter. - What?
- Vinnie, yarı yolda bırakmayacağını biliyorum. |
You're a quitter!
Sen korkaksın!
A quitter.
Dönek birini.
"A quitter never wins and a winner never quits."
"Vazgeçen asla kazanmaz, ve kazanan asla vazgeçmez."
And you're not a quitter.
Ve sen oyunbozan değilsin.
Yes, but I was ready to be a quitter, and give up my part of the American dream.
Evet ama vazgeçip Amerikan rüyamın bir parçasını bırakmaya hazırdım.
I'm a quitter, and I'm not ready to quit yet.
Ben pes eden tiplerdenim, ama henüz pes etmek niyetinde değilim.
I don't want to be a quitter anymore.
Frank, bundan sonra vazgeçen olmak istemiyorum.
I don't want our girls to see a quitter.
Kızlarımızın böyle birini görmesini istemiyorum.
A quitter.
Bir dönek.
Bastard, sneak, quitter.
- Piç, sinsi, dönek!
I ain't no quitter.
- Ben dönek değilim.
Don't quit. I didn't come back to inspire a quitter.
Çabuk pes eden birine esin vermek için dönmedim dünyaya.
He's not a quitter.
Tuttuğunu koparan birine.
I was fine until that scout walked into our barn. I'm no quitter.
O oyuncu avcısı gelene dek herşey yolunda. Ben pes etmem.
- you talk, quitter. I'll write.
- Konuşursun vazgeçici adam.
Quitter!
Korkak!
Gonna be a goddamn quitter?
Lanet bir korkak mısın? Haydi bakalım.
You're not a quitter.
Sen yarı yolda bırakanlardan değilsin.
Al Bundy is not a quitter.
Al Bundy kolay pes etmez.
Your father is a quitter.
Babanız kolay pes ediyor.
But if you quit, that's all you are, a quitter.
Ama kaçıp gidersen sadece bir kaçaksındır.
Yeah, I'm a great quitter.
Evet, mükemmel bir bırakıcıyımdır.
My father was a quitter.
Babam da öyleydi.
My grandfather was a quitter.
Dedem de aynı şekilde.
Quitter.
Yapamıyorum.
But I've never seen Norville Barnes, the quitter and I don't like it.
Ama Norville Barnes'i hiç işlerini yarım bırakan biri olarak tanımadım... ve bundan hoşlanmadım.
Come on, quitter.
Hadi korkak.
I don't like a quitter.
Kaçıp giden birini sevmem.
- Quitter.
- Quitter.