Racketeering перевод на турецкий
228 параллельный перевод
I have heard that story about the man in racketeering.
Şantaj yapan adamın hikayesini işitmiştim.
I want to talk to you about what is called racketeering, or the black market.
Sizinle şantaj dediğimiz şey hakkında konuşmak istiyorum, ya da karaborsa.
His journey to the New world ended in the Frankfurt station area where he made his first pile with small-time racketeering in the "meat" trade, I'm told.
Yeni Dünya'ya olan yolculuğu Frankfurt istasyonunda sona erdi, bana söylendiğine göre, "et" ticaretinde ilk vurgununu yaptığı yerde.
The Organized Crime and Racketeering Strike Force has recently completed an investigation of Michael Gallagher regarding his possible involvement in the disappearance of Joseph Diaz and has found no grounds to proceed against Mr Gallagher.
Organize suçlarla ilgilenen özel birim kısa bir süre önce... Joseph Diaz'la ilgili Bay Gallagher hakkında başlatılan soruşturmayı... kendisi aleyhinde delil bulunamadığı için... sona erdirmiştir.
In exchange for immunity from prosecution on the racketeering charge, he named Crockett.
Para taşıma suçlamasında savcılıktan dokunulmazlık alabilmek için Crockett'i ele verdi.
- Eight years with MomoJackson and Dom Maziade, and they got me on a B.S. racketeering indictment.
- Momo Jackson ve Dom Maziade ile sekiz yıldan sonra, beni b.ktan bir haraç toplama suçlamasıyla kıstırdılar.
[Sonny] On what we know now, a court order will rescind... the immunity from prosecution Schroeder got for you on racketeering charges.
Senin haraç davası için Schroeder'in aldırdığı dokunulmazlık kararı... elimizdeki yeni delillerle mahkeme tarafından geri alınacaktır.
Union racketeering, grand theft, now murder.
Sendika haraççılığı, büyük soygun, şimdi de cinayet.
The lucky dollar corporation is currently the object of a federal grand jury probe, Looking into possible racketeering and tax...
ŞANSLI DOLAR ANONİM ŞİRKETİ, halen Federal Büyük Jüri'nin iddiasına göre, haraç ve vergi kaçırmak suçlarından...
I don't want to step on your toes. You can slap an interstate transportation aid or racketeering rap on him right away as well.
Haraççılık işi için eyaletler arası nakliye suçlaması da getirebilirsiniz.
Drugs, racketeering... and real estate.
Uyuşturucu, dolandırıcı... ve gaspçı.
Numbers racketeering, served 10 months, 1974, and...
1 974'de vurgunculuktan 1 0 ay yatmış.
Evidence of murder, drug trafficking racketeering, tax evasion. Anything.
Cinayet, uyuşturucu dolandırıcılık, vergi kaçakcılığı, ne olursa.
I know we let you down, but me and the boys... we still think you've got a big future... in racketeering and extortion.
Biliyorum seni yarı yolda bıraktık ama...... ben ve çocuklar hala haraç ve gaspçılık.. ... işinde iyi bir geleceğin olacağını düşünüyoruz.
That's racketeering.
Buyuk bir is.
There are allegations of bribery, extortion and racketeering all pointing back to you, Max.
Rüşvet, gasp, şantaj iddiaları var ve hepsi seni gösteriyor, Max.
Well, I've been picked up for loan sharking and racketeering, but never convicted, no. I'm clean, Harry.
Birkaç kere haraç almaktan tutuklandım ama ceza almadım.
Racketeering.
Haraç almak.
In return for his testimony... the government has charged Mr. Gravano... with a single count of racketeering.
Onun kayıtlarına dayanarak Mr. Gravano... Hükümet ona sadece şantaj suçunu yükledi.
Charles Keating was convicted on 72 counts of racketeering.
Charles Keating 72 davada suçlu bulundu.
- Dealing, racketeering, money...
- Düzen bozma, gangsterlik, para...
Sure, the girl scouts. But she got out because she thought the cookie-selling verged on racketeering.
Ama kurabiye satışı kazançlarını haraççıların aşırdığını düşündüğü için ayrılmış.
And in local news, three organized crime figures whose names have been withheld to protect their privacy were convicted of murder and racketeering fined $ 10 and given 50 hours of community service.
Ve yerel haberler, organize suç işleyen güvenliklerini korumak için isimlerinin gizlediği üç kişi, cinayet ve haraç kesmekten suçlanıyor. 10 dolar ve 50 saat kamu hizmeti ile cezalandırılacaklar.
Three months since the shootout in Garrison, New Jersey, reputed mob boss Toy Torillo has been indicted on four counts of racketeering.
Garrison, New Jersey'deki olayın üzerinden üç ay geçti. Ünlü gangster Toy Torillo, dört haraç davasıyla suçlanıyor.
We've got you on extortion, conspiracy to commit murder... ... murder and racketeering.
Seni düzenbazlıkla, cinayete azmettirmekle ve hilekarlıkla suçlayacağız.
They've been known to do that in racketeering cases.
Mafya davalarında, böyle şeylerin yapıldığı bilinmektedir.
Devlin, who says he will not resign even if convicted, faces 25 years in prison for fraud, extortion, racketeering, and obstruction of justice.
Devlin dolandırıcılık, haraç alma, suç örgütü kurmak ve adalete engel olmaktan 25 yıl hapis cezası alsa bile istifa etmeyeceğini söylüyor.
But, but, as a result of a recent racketeering trial, his life is in danger.
Ama geçenlerdeki mafya davasının sonucu olarak, hayatı tehlikede.
Junior Soprano boss of the crime family that bears his name was indicted today on federal racketeering charges.
Junior Soprano adını taşıyan mafya ailesinin patronu bugün haraççılık suçundan tutuklandı.
The Bureau's been trying to build a racketeering case against him for the past few years.
Son bir kaç yıldır FBI onun aleyhinde dosya hazırlamaya çalışıyor.
Uh-huh. As is being an accessory to bribery, embezzlement, tax evasion and racketeering.
Rüşvetçilik, hırsızlık vergi kaçakçılığı ve şantajcılığa yataklık.
A massive manhunt has been launched to find the escapee, a man by the name of Bane Jessup who was awaiting trial for racketeering, money laundering and embezzlement.
Bir arama ekibi Bane Jessup isimli dolandırıcılık, kaçakçılık, sahte para basımı gibi birçok suçtan aranan kaçağı yakalamaya çalışıyor.
Tax evasion, racketeering.
Vergi kaçırma, dolandırıcılık.
Does the word racketeering come to mind?
"Haraç kesmek" sana bir şey ifade ediyor mu?
- Murder in aid of racketeering.
- Cinayete ortaklık.
Convictions in Racketeering Case
Şantaj olayında üç tutuklama
Alleged leader of the Romano crime family... with a network of racketeering... prostitution, and underground casinos... polluting the tri-state area.
Romano ailesinin lideri. Şantaj, kadın ticareti ve yeraltı kumarhane zinciri kurmuş.
Charles Lazaro, you're hereby served to appear as a witness in the racketeering trial of Freddie Marcuso.
- Charles Lazanarro Freddy Marcuso'nun haraç davasında tanık olarak mahkemeye bekleniyorsunuz..
- Racketeering?
- Haraççı?
- Doyou even know what racketeering is?
- Onun ne olduğunu biliyor musun?
The problem is our accountants are up to their necks in this big racketeering case ;
Problem, bizim muhasebeciler büyük bir davaya boğazlarına kadar batmışlar ;
You're under arrest for murder, racketeering, and bookmaking.
Cinayet, şantaj ve bahis oynatma suçlarından dolayı tutuklusun.
JUDGE LINDEN : Racketeering, Ms. Cabot?
Şantajcılık mı?
Here's a guy whose name comes up in connection... with racketeering, prostitution, drugs, even murder... yet all he's got are nickel and dime convictions.
Adı haraçcılık, kadın satıcılığı uyuşturucu hatta cinayete karışmış bu adam hep üç gün yatıp çıkmış.
Do you tell them you were a gangster, opening brothels, casinos, racketeering...
Yine oltaya yakalanıyorsun. - Az daha ne yaptırıyordun biliyor musun? Zavallı Elmacı Annie'yi yüz üstü bırakacaktım.
Racketeering from a dealer.
Satıcıdan para koparmak.
I tie that payout to a cop, and I'll get you for racketeering.
Polise para verdiğini söyler seni haraççılıktan tutarım.
IBS books are open to the Justice Department... under the terms of a federal racketeering case...
Beş yıl önce New York'tan gelen şantaj davasından sonra Sendika'nın kayıtları...
Racketeering. Wire fraud.
Sahtekarlık, hırsızlık.
Not to brag, but union racketeering is one thing the Bureau does well.
Böbürlenmek için değil ama Büro haraç kesme işini iyi yapıyor.
Joe Klein, Voice of the City, any comment on the state's allegations about your illegal gambling and racketeering?
Kusura bakma.