Retarded перевод на турецкий
1,481 параллельный перевод
- Are you retarded?
- Geri zekalı mısın sen?
- Yo! - I think it's retarded, but if you want to do your legs, you got it.
Bence çok salakça bir şey ama bacaklarını hala yaptırmak istiyorsan, tamamdır.
- Tries to act like he isn't retarded.
- Özürlü değilmiş gibi davranmak.
This is retarded.
- Bu çok salakça.
My incarcerated business partner's retarded gay niece went to Brown.
Benim hapsolan iş ortağımın geri zekalı eşcinsel yeğeni de Brown'da okudu.
In fact, you're mentally retarded.
Ayrıca, sen zeka olarak çok gerisin.
Well, would a mentally retarded guy... have hired a bulldozer with a drunk driver to level half of his house... in celebration of his fantastic test results?
Peki, zeka geriliği olan biri olarak... sarhoş halde bir buldozer kiralayıp evin yarısını.... fantastik test sonuçlarını kutlarken mahveder miydim?
I just found out I'm retarded.
Bende zeka geriliği olduğunu öğrendim.
Well, excuse me for being retarded.
Pekala, gerizekalı olduğum için özür dilerim.
- Well, you know, I took this test... and it sort of turns out that I'm technically mentally retarded.
Şeyy, biliyorsun, bu testi bende aldım... ve sonucunda teknik olarak zeka geriliğim olduğu ortaya çıktı.
- You know, with being retarded.
Biliyorsun, geri zekalı olmak.
Peter, I'm not retarded.
Peter, ben geri zekalı değilim.
You're Peter Griffin, the retarded fellow.
Sen Peter Griffin'sin, geri zekalı herif.
- Sorry. Retarded.
Üzgünüm.Geri zekalı.
I'm retarded.
Ben geri zekalıyım.
All right, my first trip to a fast-food joint as a retarded guy.
Pekala, geri zekalı biri olarak ilk ziyaretim fast food restoranına olacak.
This plan is so perfect, it's retarded.
Bu plan çok harika, geri zekalıca.
And I think it's a bum rap that just because I'm retarded... that makes me an unfit parent.
Ve sanırım sadece geri zekalı olduğumdan dolayı... bu beni uygun olmayan bir ebeveyn yapıyor.
There are plenty of unfit parents out there who aren't retarded... but they get to keep their kids.
Dışarıda, uygun olmayan ve geri zekalı da olmayan bir sürü adam var... ve hepsi de çocuklarıyla beraberler.
Rosie O'Donnell plays a retarded woman who's obsessed with riding the bus, and Andie MacDowell is her uptight, big-city sister.
- Rosie O'Donnell, otobüse binmeye takıntılı, engelli bir kadını oynuyor. Andie MacDowell'sa onun katı şehirli kardeşi.
Retarded...
Özürlü müsün?
Listen, I thought you said she was retarded. What is she doing in that shithole?
Zeka özürlü olduğunu söylemiştin.
He once asked my mom if I was mildly retarded.
Bir keresinde yumuşakça yavaş gelişen bir çocukmuyum diye sordu.
You knock her up, the kid's gonna be retarded.
Eğer hamile bırakırsan çocukların beyin özürlü olur.
Are you retarded?
- Geri zekâlı mısın lan sen?
When people ask me about you, do I say, "The retarded probie"? No.
Bana seni sorduklarında "Mankafa Çaylak mı?" diyor muyum?
Not retarded special.
Zihin özürlü bağlamında değil.
She's, like, retarded or deaf or something.
Zekâ özürlü veya sağır veya onun gibi bir şey.
God, you're retarded.
Tanrım, sen gerizekalısın.
I have cancer, I'm not retarded.
Kanserim, geri zekalı değil.
The girls do not have a device that shows them the future, Cartman! That's retarded!
Kızların geleceği gösteren bir aygıtı yok Cartman, bu aptalca.
I pretended to be retarded and joined the Special Olympics.
Gerizekalı rolüne girerek Özel Engelli olimpiyatlarına katıldım.
- I think it just looks retarded.
- Biraz zihinsel özürlü gibi görünüyor bence.
Well then, you're just fucking retarded!
Öyle mi? O zaman gerizekalının tekisin.
Kind of retarded in a way.
Değişik bir şey olmalı. Bak.
Maybe he's retarded.
Belki de geri zekalıdır.
You talk like a fag, and your shit's all retarded.
Homo gibi konuşuyorsun, ve kafadan kontak bir halin var.
He would soon discover that in the future, justice was not only blind... but had become rather retarded as well.
Bir süre sonra anlayacaktı ki, gelecekte adalet sadece körleşmemiş... aynı zamanda epey bir gerilemişti de.
What, are you fucking retarded or something?
YURTTAŞLAR Sen andavallı falan mısın?
- Are you, retarded?
- Sen özürlü müsün?
I guess I am fuckin'retarded.
Sanırım ben lanet olası bir özürlüyüm.
- Who " s retarded now?
- Şimdi kim geri zekalı?
First off, my sons no longer act... -... like retarded gangbangers.
Her şeyden önce, oğullarım artık zeka özürlü gangsterler gibi davranmıyor.
- He ain't retarded.
- O özürlü değil.
He did the best he could. I look like Tom Cruise's retarded cousin.
Tom Cruise'un özürlü kuzenine benziyorum.
Is your name Semi because you're the size of a huge Mack truck, or because you're semi-retarded?
Büyük Mack kamyonunun yarısı kadar olduğun için mi ismin Semi, yoksa yarı gerizekalı olduğundan mı?
His parents must've been retarded.
Galiba ailesi de geri zekalıymış.
- I know you're not retarded.
- Senin gerizekalı olmadığını biliyorum.
A bunch of freeloading, emotionally retarded nutters.
Bir avuç bedavacı, duygusal bakımdan sakat çatlak.
No, you've got a retarded paperboy, a gay video clerk and a smelly midget.
Geri zekâlı gazeteci, homo videocu ve kokuşmuş cüce var.
Can't. She's retarded, I think.
Konuşamıyor.