Rubén перевод на турецкий
837 параллельный перевод
¤ With your best handwriting, write : " On Tezclama Road, on my way to Zochicalco,... ¤ by a topped tree I found the bloody bodies of Don Rubén Jaramillo,... ¤ and his wife Epifania in an advanced state of pregnancy.
¤ En iyi el yazınızla yazın : " Tezclama Yolundan, Zochicalco'ya giderken,... ¤ Don Rubén Jaramillo'nun kanlı cesedini buldum,... ¤ ve eşi Epifania hamileydi.
¤ In view of the evidence presented by these wounds... ¤ Don Rubén and his people were declared dead.
¤ Bu görünüm tarafından sunulan kanıtlar ışığında... ¤ Don Rubén ve adamlarının öldükleri kanaatine varıldı.
¤ Don Rubén Jaramillo, just like all his family,... ¤ were gunned down from ambush.
¤ Don Rubén Jaramillo, tıpkı tüm ailesi gibi,... ¤ pusuya düşürüldü.
Ruben Tenenbaum. 10811.
Ruben Tenenbaum. 1081 1.
Jon Rubin.
- Jon Ruben.
- Jon Rubin?
- Jon Ruben mi? - Evet, Jon Ruben, merhaba.
Yes, my name is Jon Rubin, and there seems to be some mistake here.
Adım Jon Ruben. Anlaşılan burada bir yanlışlık oldu.
My name is Jon Rubin, sir, and I just came back from Vietnam.
Adınız ne? Adım Jon Ruben, bayım. Vietnam'dan yeni geldim.
You know, you ought to go over to the Lido Gym... and see my manager, Ruben Luna.
Lido Gym'e gidip menajerim Ruben Luna ile görüşmelisin.
Yeah, I'm looking for Ruben Luna.
Ruben Luna'yı arıyorum.
That's very odd, Ruben.
Bu çok tuhaf Ruben.
Don't tell Ruben, but I was getting a little last night.
Ruben'e söyleme ama dün gece biraz içtim.
Just pissed off, Ruben.
Sadece kızgınım Ruben.
- How's it going, Ruben?
- Nasıl gidiyor Ruben?
Ruben.
Ruben.
I go see Ruben.
Ruben'i görmeye gittim.
- Did you go to the gym and see Ruben?
- Salona gidip Ruben'i buldun mu?
Hey, Ruben, look who's here.
Ruben, bak kim gelmiş.
Hey, Ruben, how's it going?
Nasıl gidiyor Ruben?
- Is that you, Ruben?
- Sen misin Ruben?
Hello, Ruben.
Selam Ruben.
Hey, Ruben, can I buy you a drink?
Selam Ruben, sana bir içki ısmarlayayım mı?
Hey, Ruben, I'm really glad to see you.
Seni gördüğüme gerçekten sevindim Ruben.
I can't take it anymore, Ruben.
Artık dayanamıyorum Ruben.
You know where I got this cut, Ruben?
Bunun nerede olduğunu biliyor musun Ruben?
Ruben, you know I never mix business with pleasure.
Ruben, işle eğlenceyi asla karıştırmadığımı bilirsin.
Ruben, this is Ms Coffin.
Ruben, bu Bayan Coffin.
Coffy, this is Ruben Ramos, our deputy commissioner.
Coffy, bu Müdür Yardımcısı Ruben Ramos.
It can be, Ruben.
Bazen, Ruben.
We're gonna be bigger than Ruben and the Jets, man.
Ruben ve Jets'den de büyük olacağız, ahbap.
This time I want to hear no Rubens, no Reginalds no Rudolph the Red-nosed Reindeers.
Bu sefer Ruben veya Reginald duymak istemiyorum ya da kırmızı burunlu ren geyiği Rudolph.
Wiktor Ruben...
Wiktor Ruben...
Wiktor Ruben... a childhood friend.
Wiktor Ruben bir çocukluk arkadaşı.
It's all right, Ruben.
Tamam Ruben.
My second husband was called Ruben Samuel.
İkinci eşim Ruben Samuel'di.
Rubin right? Rusty.
Ruben'di, değil mi?
You class rank : 52 which places you in the 84th percentile. Is that correct? Joel, this is my cousin, Ruben, from Skokie.
Tavan puan 52... böylece, ortalamanla sınıfın % 84'ünü geçiyorsun.
Pacecho, Ruben.
Pacecho, Ruben.
Lots of mommies happy when Ruben hits the streets.
Ruben geri döndüğünde bir sürü fıstık mutlu olacak.
- Did Ruben tweak the music?
- Ruben müziği değiştirdi mi?
- My Uncle Reuben.
- Amcam, Ruben.
About a nine on the tension scale, Reub.
Dokuz şiddetinde deprem gibi, Ruben.
Just what kind of doctor is this brother of yours?
Kardeşin ne tür bir doktor, Ruben?
Yes, Doctor.
Güle güle Ruben. - Güle güle Hans!
We caught you, Reub.
Seni yakaladık, Ruben!
Sadie Reuben is looking for a canasta party.
Saide Ruben, kanasta için oyuncu arıyor.
Let me ask you, is there a conflict of interest... I'm asking you as a lawyer... Can we take him out to dinner after, go to Ruban D'Or?
O zaman o na avukatım olarak görüşmek istediğini söyler, onu Ruben O'Dor'a yemeğe götürür...
Miss Bundy, why can't you be more like Ruben?
Bayan Bundy, neden siz de Ruben gibi olamıyorsunuz?
Put me through to Ruben in the newsroom.
Beni haber odasındaki Ruben'e bağla.
Okay, Ruben needs night games.
Ruben'a gece maçları lazım.
Ruben's got night games.
Ruben gece maçlarını aldı.