Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ S ] / Same time tomorrow

Same time tomorrow перевод на турецкий

212 параллельный перевод
The same time tomorrow, all of you who can.
Yarın aynı saatte, müsait olan herkesle.
Same time tomorrow.
Yarın aynı saatte.
Same time tomorrow?
Yarın aynı saatte mi?
- Same time tomorrow.
- Yarın aynı saatte gelin.
Same time tomorrow, Mrs Bell?
Yarın aynı saatte mi Bayan Bell?
Tune in at the same time tomorrow... for our continuing saga "of" Beyond the Night.
Gecenin Ötesi'nin devamını izlemek... İçin yarın aynı saatte bizimle olun.
I shall be back the same time tomorrow.
Yarın aynı saatte yine gelirim.
Same time tomorrow, Raymond.
Yarın aynı saatte, Raymond.
Same time tomorrow?
- Yarın aynı saatte olsun mu?
Same time tomorrow.
Yarın aynı saatte
Same time tomorrow, Otto?
- Peki, Otto, o zaman yarın aynı saatte?
- Same time tomorrow?
- Yarın yine aynı saatte mi?
- Same time tomorrow?
- Yarın aynı saatte mi?
Same time tomorrow?
Yarın aynı saatte?
OF I LOVE LUCY SAME TIME TOMORROW. BUT RIGHT NOW IT'S TIME FOR GOLDEN OLDIES.
Ama şimdi sıra unutulmayan klasiklere geldi.
- There's one at the same time tomorrow.
- Yarın aynı saatte bir tane daha var.
I rescheduled for the same time tomorrow.
Randevuyu yarın aynı saate kaydırdım.
Same time tomorrow, cunnilingus.
Yarın aynı saatte, am yalayıcı.
Same time tomorrow.
Yarın aynı saatte görüşürüz.
Same time tomorrow?
Yarın da aynı saatte, olur mu?
I want you to be here tomorrow at the same time.
Yarın aynı saatte burada olmanı istiyorum.
Same time, same place, tomorrow.
Yarın aynı yerde.
- Tomorrow, here, at the same time.
- Teşekkür ederim.
We'll be back tomorrow, same time.
Yarın aynı saatte yine geleceğiz.
But if we can keep them locked in their own stockade and at the same time if we can destroy the ammunition dump with a cannon if we can attack on their ground if we can keep them inside, on the defensive if we can be ready by tomorrow's sunrise then perhaps we might win.
Ama onları kendi hapishanelerine tıkabilirsek ve aynı zamanda cephaneliği topla imha edebilirsek eğer onlara kendi topraklarında saldırabilirsek onları içeride, savunmada tutabilirsek eğer yarın gündoğumundan önce hazır olabilirsek belki o zaman yenebiliriz. - Eğer.
Meet me here tomorrow, same time, up on the roof.
Benimle yarın çatı katında aynı saatte buluş.
You must come back tomorrow at the same time.
Yarın aynı saatte yine gelmelisin.
All right tomorrow at the same time.
Peki yarın aynı saatte.
Call me tomorrow, same time.
Yarın aynı saatte telefonunu bekliyorum.
If I get stuck in the mud again in the same place, tomorrow at the same time, will you come and help me?
Yarın aynı yerde, aynı saatte çamura saplansam yardıma gelir misin?
See ya tomorrow, same time, same place.
Yarın görüşürüz.
Tomorrow. Same time. Same place.
yarın, aynı yerde, aynı saatte.
Can we meet tomorrow, same time?
O halde yarın aynı saatte görüşüyoruz.
Next class, same time tomorrow.
Bir sonraki ders yarın aynı saatte.
At this same time, tomorrow, I would like to speak with your Prime Minister.
Yarın gene bu saatlerde, Başbakanınız ile görüşmekten memnuniyet duyacağız.
Same time, day after tomorrow?
Yarından sonra, aynı saatte?
Come back tomorrow, same time.
Yarın bu vakitlerde tekrar gelin.
All right, same time... same place tomorrow.
Yarın aynı saatte, aynı yerde. Teşekkürler.
Tomorrow's heroine is living at the same time as you are.
Yarının kahramanı, sizinle aynı zamanda y aşıy or.
Tomorrow's heroines is living at the same time as you are.
Yarının Kadını sizlerin aranızda.
Tomorrow same time.
- Yarın aynı saatte.
Tomorrow, same time.
Yarın aynı saatte.
She'll see you tomorrow, same time.
Seninle yarın buluşacak. Aynı saat.
- Okay, tomorrow. - Same time?
- Tamam.
So I'll see you tomorrow, same time as always.
Yarın görüşürüz. - Yarın. - Her zamanki saatte.
Same time tomorrow?
- Evet.
Tomorrow, at the same time, a new show in the wonderful
Yarın aynı saatte... yeni gösteri mükemmel...
I give myself a B-plus. But tomorrow night - - same time, okay, Orn?
Yarın akşam, aynı saatte.
Okay, guys, the answer tomorrow, same time, same station.
Pekala çocuklar, cevap yarına kaldı. Aynı saatte, aynı kanalda buluşmak üzere.
Tomorrow I'll probably be here at the same time.
Yarın muhtemelen aynı saatte aynı yerde olacağım.
So you just want me to come back tomorrow at the same time?
Yani ayrın aynı saatte gelmemi mi istiyorsunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]