Sassenach перевод на турецкий
91 параллельный перевод
That stupid stuffed up Sassenach playing at being a laird!
Aptal herif, toprak sahipçiliği oynayan İngiliz'i buraya doldurdu.
You spotty Sassenach pillock.
Seni benekli dangalak.
So you can take that Sassenach attitude of yours back to where you came from.
O yüzden Sassenach tavırlarını geldiğin yerde sergile.
[IN NORMAL VOICE] Feltchley, you dirty Sassenach.
Feltchley! Abaza İngiliz seni!
Sassenach!
İngiliz!
Thank you, Sassenach.
Teşekkür ederim, İngiliz.
No promises, Sassenach.
- Söz veremem, İngiliz.
That you're likely a Sassenach spy.
- Muhtemel bir İngiliz casusu olduğunu.
It can't be easy... being a Sassenach in the Highlands...
İskoçya'da bir İngiliz olmak kolay bir şey olamaz.
You wouldn't expect me to be less bold than a wee Sassenach lassie, now, would you?
Sidikli bir İngiliz genç kızdan daha cüretkâr olmamı beklemezdin, değil mi?
The ceremony? I assumed a sassenach wouldn't be welcome
Bir İngiliz'in böyle önemli bir olayda hoş karşılanmayacağını sanmıştım.
No, sassenach.
Yalnızca benim.
Well, that's a verra sound plan, sassenach.
Bu oldukça iyi bir plan İngiliz.
As you so plainly stated, I'm an outlander, just a sassenach.
Senin de açıkça belirttiğin gibi ben bir yabancı, bir İngiliz'im!
Better go back inside, Sassenach. Until they've had their fun, they'll no leave us alone.
Eğlencelerini bitirip bizi yalnız bırakana kadar içeri girsen daha iyi olur İngiliz.
He's got more important things to worry about than chasing after one stray Sassenach, no matter how pretty.
Ne kadar güzel olursa olsun yoldan çıkmış bir İngiliz'i kovalamaktan çok daha önemli işleri var.
They're licenses to beg, sassenach.
Dilenmek için izin belgesi, İngiliz.
Every man and woman in the world needs to know how to defend themselves, sassenach,
Bu dünyadaki her erkek ve kadın kendisini korumayı öğrenmeli İngiliz.
How hard is it to keep watch on a sassenach wench?
Bir İngiliz orospusunu göz önünde tutmak ne kadar zor olabilir?
A sassenach fleeing'drunk forbye.
İngiliz biraz kafayı bulmuş.
"Give us your money, and we will protect you from the English, from the sassenachs."
Paranızı bize verin sizi İngilizler'den yani Sassenach'lardan koruyalım.
Christ, I'd die in my blood before I let a whey-faced sassenach use me so.
Tanrım! Renksiz bir İngiliz bunu yapmadan önce kendi kanımda ölmeyi yeğlerim!
Trees are safe, sassenach.
Ağaçlar güvenlidir İngiliz.
You marry a sassenach, knowing well enough that none in the clan will support ye now as my successor.
Klanda hiç kimsenin artık seni halefim olarak desteklemeyeceğini gayet iyi bilerek bir İngiliz'le evlendin.
And'twas a gallant thing ye did, marrying the sassenach to spare her from the British.
İngilizlerden korumak için bir İngiliz'le evlenerek çok cesurca bir şey yaptın.
Sassenach.
İngiliz.
Sassenach.
İngiliz!
It's dangerous to be out here alone, sassenach.
Burada yalnız olmak tehlikeli İngiliz.
Tis but one more scar, sassenach.
Bu sadece bir yara İngiliz. Üzerinde çok düşünmeye değmez.
No, I believe ye, Sassenach.
Hayır, sana inanıyorum İngiliz.
I believe you, Sassenach.
Sana inanıyorum İngiliz.
So... Sassenach... are you ready to go home?
Pekâlâ İngiliz eve gitmeye hazır mısın?
Good-bye, Sassenach.
Elveda İngiliz.
I'm verra happy indeed, sassenach!
Gerçekten çok mutluyum İngiliz!
Don't think anyone would ever make that mistake, sassenach, but then I don't think anyone would ever say the same of Colum's wife, either.
Şu ana kadar kimsenin o hatayı yaptığını sanmıyorum İngiliz ama sonra düşünüyorum da Colum'un karısının aynısını yaptığını kimse söyleyemez.
They said he'd gone and married a sassenach.
Gidip bir İngiliz'le evlendiğini söylediler.
Sassenach, now ye're a Scot, ye should work on yer Gaelic.
İngiliz sen artık bir İskoçsun ve İskoçça üzerinde çalışman gerek.
Sassenach...
İngiliz. Eminim ki gitmezdi.
Well, a sassenach lady dressed as a laddie singing this bawdy song...
Bir delikanlı gibi giyinmiş İngiliz hanımefendi müstehcen şarkılar söylüyor.
And now, I give you... The sassenach!
Şimdi de size "İngiliz" i takdim ediyorum!
That's not a lot to go on, Sassenach.
- Devam etmek için çok değil İngiliz.
You tell me, Sassenach.
- Sen söyle İngiliz.
No, this is a matter best left to the port authorities, Sassenach.
Hayır, en iyisi liman yetkililerine bırakılacak bir mesele bu İngiliz.
Life with you is certainly never dull, Sassenach.
Hayat seninle asla sıkıcı değil İngiliz.
I'm no afraid to die, Sassenach.
Ölmekten korkmuyorum İngiliz.
Oh, Sassenach, you have not been a day late in your courses in... in all the time since ye first took me to yer bed, but it's been two months now.
İngiliz beni yatağına aldığın ilk andan beri bunu ertelediğin tek bir gün bile olmamıştı. - Ancak şimdi tam iki ay oldu.
See you in the morning, Sassenach.
Sabah görüşürüz İngiliz.
Thank you, Sassenach.
- Teşekkür ederim, İngiliz. Gerçekten!
'tis fine, sassenach.
Sorun değil İngiliz.
How old are you, sassenach?
Kaç yaşındasın İngiliz?
We surprised them. A sassenach?
Bir İngiliz!