Says перевод на турецкий
86,384 параллельный перевод
'Cause it says in one of your mother's books that blood is associated with crossing over in death, like slain warriors on the battlefield, or a hunter's prey in its final state...
Annenizin kitaplarından birinde diyor Bu kan ölümle birlikte geçildiğinde, Savaşta öldürülen savaşçılar gibi
The servant says he's been called to another patient.
Hizmetçisi başka bir hastaya çağırıldığını söyledi.
Who says it's a he?
- Oğlan olduğunu kim söylüyor?
Dr Choake says it's wilfulness.
Dr Choake, bunun huzursuz olduğunu söylüyor.
She says one goddamn thing about anything...
Herhangi bir konuda tek kelime ederse...
He says he'll be dead by the time it reaches trial.
Duruşma zamanı gelene kadar öleceğini söylüyor.
Dr. Harris says the post is still up for grabs, so...
Dr. Harris pozisyonun hala açık olduğunu söyledi.
Dr. Harris says that you do, and I just follow orders.
Dr. Harris sizin yapmanızı söyledi.
I know what it says on the chart, but, um,
Dosyada farklı yazdığını biliyorum.
Because you can only avoid that question for so long, and my money says that the second I leave this room, you two are gonna fight to the death.
Bu soruyu sormaktan uzun süre kaçamazsınız. Bahse girerim bu odadan çıktığım an ölümüne savaşacaksınız.
Landlord always says he's gonna fix it, and then nothing happens.
Landlord sürekli halledeceğini söyledi ama yapmadı.
- Because everyone always wishes they could say the right thing in the universe who says the right thing every time.
Niye ben? Çünkü herkes doğru zamanda doğru şeyi söylemeyi ister ama sen her zaman doğru şeyi söyleyen evrendeki tek kadınsın.
He just says I need rest is all.
İstirahat etmem gerekiyormuş sadece.
He says he's gonna kill my family if I don't help him.
Ona yardım etmezsem ailemi öldüreceğini söyledi.
Whatever he says.
Artık ne söylerse.
He always twitches his eyebrows when he says "absolutism," and he tilts his head whenever I say anything ignorant, but he never makes fun of me, which is nice.
Her "mutlakıyet" deyişinde kaşları mutlaka seğirir. Ne zaman saçmalasam kafasını yana eğer. Benimle asla dalga geçmez ki bu hoş bir şey.
I won't start the train until my husband says it's okay.
Kocam gidelim diyene kadar treni çalıştırmayacağım.
I'm already down eight million on oil today, okay, because some blogger says China's going big on solar.
Bugün benzinde 8 milyon kaybettim zaten, tamam mı? Bloggerın biri çıkmış diyor ki Çin, güneş panellerine yatırım yapacak.
He says he knows where my key landed.
Anahtarımın nereye düştüğünü bildiğini söylüyor!
He says the boy was already in the vehicle when he got here.
Buraya geldiğinde çocuğun zaten arabada olduğunu söyledi.
It... it's like what Mary poppins says in "the sound of music", that when god closes a door, he always opens up a window.
Mary Poppins'in Neşeli Günler filminde dediği gibi Tanrı bir kapıyı kapatırsa mutlaka bir pencere açar.
It says the last ingredient is the book itself.
Son maddenin kitabın kendisi olduğunu söylüyor.
He says no.
Hayir diyor.
Just do what he says.
Ne diyorsa yap.
Beavis says he's sorry you're such a dumbass.
Beavis bu kadar salak oldugun icin uzgunmus.
I know the price says 50, but would you take 20?
Etikette 50 diyor ama 20'ye olur mu?
Tag says 50, end of story.
Etikette 50 yazıyor, nokta.
Her profile says she's into Bowie and cycle-riding.
Profiline göre Bowie'den ve pedal çevirmekten hoşlanıyor.
My dad says Barry's on steroids or doing the juice, you know, but I think everyone's just pissed'cause he's awesome and he knows it.
Babam Barry'nin steroid kullandığını ya da doping yaptığını söylerdi, ama bence herkes, o mükemmel biri olduğu için sinirleniyor.
You know, like my look says this girl can move.
Ve benim görünüşüm de, bu kız tahrik edebilir, diyor.
Everything I've learned about you today says otherwise.
Bugün seninle ilgili öğrendiğim her şey tersini söylüyor.
But the sign says reserved.
Ama rezerve yazıyor.
Like this Frederick dude who says, "She might be having a moment but will never match the eBay success of a true vintage seller like Remembrances."
Frederick diye bir herif demiş ki, "Şu anda başarı yakalamış olabilir ama asla Remembrances gibi gerçek bir vintage satıcısının eBay başarısına ulaşamaz."
She says, "Wanna try that again, moron?"
"Bir kez daha denemek ister misin moron?" dedi.
Why should we believe anything she says?
Neden onun söylediklerine inanalım ki?
I love a jacket that says, "Get the fuck out of my way, world."
"Yolumdan siktir git Dünya" diyen ceketlere bayılıyorum.
Yeah, Annie says that everything you see before you was inspired by that piece.
Evet, Annie karşında gördüğün her şeyin o eserden ilhamla yaratıldığını söylüyor.
No, he says if that collection's not for everyone, then what's the point of even having it here?
Hep demiştir : Paylaşmayacaksan koleksiyonun anlamı ne?
He also says there's still no sign of Adam at any of the hospitals.
Ayrıca dedi ki Adam hiç bir hastanede yokmuş.
That's what every father says.
Her baba böyle söyler.
I need to know what it says.
Ne yazdığını bilmeliyim.
Dan says he's gonna be at his apartment tonight after 11.
Dan, bugün gece 11'den sonra evinde olacağını söylüyor.
The law says you could pick someone to fight in your place.
Kanunlara göre yerinize dövüşecek birini seçebilirsiniz.
Raven says we can get it sealed up in a month.
Raven bir aya kapatırız diye düşünüyor.
You know, I was with this girl today that I'm trying to help, and she says she thinks she's better off with her pimp.
Biliyorsun, bugün yardım etmeye çalıştığım bu kızla beraberdim, ve pezevengiyle olmadan daha iyi olduğunu düşünüyor.
He says his son was a big talker.
Oğlunun iyi bir konuşmacı olduğunu söylüyor.
Even if she still says no.
Hayır dese bile söyle.
- That's what it says.
- Böyle yazıyor.
Traditionally, the person who says "guess what" also gets to say the what.
Genelde "tahmin et oldu" diyen insan, olan şeyi söyleme hakkına sahiptir ayrıca.
And anyone who says otherwise can suck my fat dick.
Aksini söyleyenler de koca köftemi yesin.
This says second-year associate.
İkinci sınıf çalışan yazıyor.