Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ S ] / Sculpture

Sculpture перевод на турецкий

800 параллельный перевод
A bit of antique sculpture.
Birkaç antik heykel.
Mr. Chang, all these things, books, instruments, sculpture were they all brought in over those mountains by porters?
Bay Çeng, bütün bu kitaplar, müzik aletleri, heykeller... dağları aşıp gelen kılavuzlar tarafından mı getirildi buraya?
Spend a fortune on sculpture.
Heykellere servet harcamışlar.
That is a piece of sculpture by ltsabuchi.
Bu, ltsabuchi'nin bir heykeli.
I'll bet you paid plenty for this little piece of sculpture.
Bu güzel heykel için de çok para ödemişsinizdir herhalde.
Don't touch it. it's a sculpture.
Dokunma. O bir heykel.
Each day, we would carve each day like a piece of sculpture.
Her bir günü, bir parça heykel gibi her bir günü yonttuk.
We left behind us a trail of days like a gallery of sculpture until suddenly, last summer...
Günlerin izini bıraktık ardımızda bir heykel galerisi gibi ta ki geçen yaz aniden...
Oh, and let's not forget the brilliance of the sculpture of Benin and the poetry of the Bantu.
Lütfen Benin'in heykelciliğinin şaşaasını ve Bantu'nun şiir yazma sanatını unutma.
I prefer sculpture that challenges your intellect, don't you?
Karşımda duran heykele baktığımda düşüncelerimi zorlayabilmeli, sizce?
. Besides this, you are collector of medals and antique sculpture.
Madalya dolabın, ve bir Antika Galerin var.
Here at Settignano, he studied the rudiments of sculpture technique.
Michelangelo heykel tekniğinin temellerini, burada,..
The true house of God and center of our faith a setting for your sculpture group?
Tanrı'nın evi, inancımızın yuvası olan bu kilise, heykellerine mekân mı olacak yani?
And, I may add, no patron of architecture... sculpture and painting, and therefore, no comfortable living for artists.
Ayrıca mimariye, heykele, resme hamilik eden de olmazdı ;.. ... rahat bir yaşam sanatçılar için hayal olurdu.
Is my new cathedral to be nothing but a setting for a sculpture group?
Yeni katedralim ola ola birkaç heykele mekân mı olacak?
It is Hitler attending an exhibition of sculpture and fine art.
Hayır. Hitler bir güzel sanatlar sergisini ziyaret ediyor.
Action-sculpture.
Hareket heykeli.
It means that chance enters into the creation of the sculpture.
Anlamı, şans eseri oluşmuş heykel tasarımı.
Perhaps I'll put it there like a piece of sculpture.
Belki heykel olarak şuraya koyarım.
I really must confess that my great weakness is sculpture.
En büyük zafiyetimin heykeller olduğunu itiraf etmeliyim.
My greatest treasure is a piece of sculpture.
En büyük hazinem bir heykel parçasıdır.
In fact it was he who helped me to perfect all those little electronic devices to protect my paintings and sculpture.
Hatta tablolarımı ve heykellerimi koruyan elektronik cihazların yapımı için bana yardım eden kendileridir.
Don't you know you can't fake sculpture anymore?
Daha fazla sahte heykel yapamayacağını bilmiyor musun?
A piece of sculpture made centuries ago by some over-sexed Italian.
Seks düşkünü bir italyan tarafından yüzyıllar önce yontulmuş bir heykel olurdu.
And observe, please, the security precautions protecting your great sculpture.
Ve muhteşem heykelinizi korumak için alınan güvenlik önlemlerini görmelisiniz.
My dear Bernard, Bonnet has a Cellini sculpture on exhibition right now which is worth $ 1.000.000.
Dostum Bernard, Bonnet'in Cellini'ye ait olan 1,000,000 $ değer biçilen bir heykelciği sergileniyor.
Besides, Bonnet never studied sculpture.
Ayrıca, Bonnet heykeltraşlık eğitimi almadı.
The sculpture impresses me exceedingly.
Bu heykeller bir harika.
Are you going to buy a sculpture studio?
Paranı alınca kendine güzel bir atölye kurarsın, değil mi?
- It's called a kinetic sculpture.
- Bunlara kinetik heykel deniyor.
Ignored by architecture, sculpture, mosaic and jewelry.
Mimari, heykeltraşlık, mozaik ve mücevhercilik seninle hiç ilgilenmemiş.
A man who could discuss Sartre, the greats of literature... sculpture, painting... read poetry aloud... calmly and serenely... while I'm nude?
Sartre tartışabileceğim biri. Edebiyat, heykel ve resimden anlayan ben çırılçıplak uzanırken sakin ve tok bir sesle şiir okuyan.
This sample has been cleverly hidden in this massive modern sculpture which arrives at the museum tomorrow.
Bu örnek, yarın müzeye teslim edilecek olan büyük bir heykele akıllıca gizlendi.
The sculpture arrives at the museum about 2 in the afternoon.
Heykel öğleden sonra saat 2 gibi müzeye gelecek.
I'll see how they're coming with the sculpture.
Heykelle ne yaptıklarına bakacağım.
The sculpture is far enough from the rear wall.
Heykelin arkadaki duvara uzaklığı yeterli.
I want to see the great sculpture before I go on duty.
Göreve gitmeden önce büyük heykeli görmek istiyorum.
Now, if you care to look at the sculpture.
İzninizle heykeli görelim.
So I bought this warehouse and took up sculpture.
Ben de bu ambarı satın aldım ve heykelleri bir araya getirdim.
I went to the exhibition and ran my hands over the sculpture.
Ben de sergiye gittim ve ellerimi heykelinin üstünde gezdirdim.
Stay for a while and be a model for my sculpture.
Bir süre kal ve heykelim için modellik yap.
The sculpture isn't finished yet.
Heykel bitmedi ki daha.
By the time he finished the sculpture, I had developed a slight affection for him.
Heykeli bitirdiğinde onun için ufak bir sevgi duydum.
Saving the castle, the paintings, the sculpture has nothing to do with your strategy.
Şatoyu, tabloları ve heykelleri korumak senin stratejinle alakasızdır.
Maybe the reflections of life, a book, quartet, film, paintings, sculpture.
Belki hayatın yansımaları, bir kitap, kuartet, film, tablolar, heykeller.
Well, we've just come from the courtauld - and ralph smashed every exhibit but one, in the Danish contemporary sculpture exhibition.
Biz de şimdi Courtauld'dan geliyoruz. Ralph, Danimarka modern heykel sergisinde sağlam eser bırakmadı.
YASUTAKA MORI BUDDHIST SCULPTURE ARTIST
YASUTAKA MORI BUDİST HEYKELTRAŞ
On the mezzanine was noted a statue of a warrior, a bronze on the wall and a sculpture resembling a branch of a petrified tree.
Asma katta bir savaşçı heykeli, duvarda bir bronz ve taşlaşmış ağaç dalını andıran bir heykel bulundu.
Tell us about the sculpture now, please.
Bize şu an yaptığın heykelden bahset, lütfen.
A magnificent, well preserved wooden sculpture representing the Holy Virgin.
Muhteşem derecede iyi korunmuş, Kutsal Bakire'nin temsili bir ahşap heykel.
You're more real than my sculpture.
Yaptığım heykelden daha gerçektin sen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]