Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ S ] / Shake it

Shake it перевод на турецкий

2,103 параллельный перевод
Shake it at me?
Bana doğrultup sallayacak mısın?
EVENTUALLY, IT CONSUMES YOU, AND YOU CAN'T SHAKE IT.
Eninde sonunda seni tüketir ve bundan kurtulamazsın.
Let's shake it.
Haydı çalkala.
Shake it off.
Kendini topla.
Come down! I have to shake it back!
Ben topu geri atmak zorundayım!
The dogs would just shake it.
Köpek sallayacaktır.
Shake it off.
Üstünden silkele gitsin!
Watch me Robot, shake it...
# İzle Robot, sallıyorum.
I just can't seem to shake it.
Kafamdan silip atamıyorum.
Shake it off, cowboy.
Silkelen, kovboy.
"Shake it!"
"Salla onu"
"Come on, shake it!"
"hadi, salla onu"
"Shake it to the right all my ladies and my man and my men and my ladies."
bütün bayanlar sağ tarafa sallasın ve baylar ve baylar tekrar bayanlar...
"Shake it to the right."
Şimdi sağ tarafı salla..
"Shake it the right or my ladies and my man and my men and ladies."
Hadi bayanlar sağ tarafa sallasın ve baylar ve baylar tekrar bayanlar...
"You can shake it to the left. You can do it like that."
Hadi bayanlar sağ tarafa sallasın ve baylar ve baylar tekrar bayanlar...
"Shake it to the right all my ladies and my man and my men and my ladies."
Bayanların hepsi ve baylar yine baylar ve şimdi de bayanlar..
Shake it off.
Kendinize gelin.
Shake it.
Salla şunu.
Shake it, jeez, Drew.
Kime diyorum...
These murders are a wasp's nest. The less we shake it up, the better.
Bu katiller eşekaarısı yuvası gibi, ne kadar az rahatsız edersek o kadar iyi.
Yeah, shake it.
Evet, sallayın.
Turn that fucker upside down and shake it out.
Şu puştu baş aşağı çevirip salla.
And let's-let's shake it out.
Şimdi de rahatlayın.
Shake it off, all right?
Ben ısmarlıyorum.
You know, some kid gets clocked in practice... we'd tell him stop bein'such a fag, shake it off!
Çocuğun biri antrenmanda darbe aldığında "ibne gibi davranma", kalk ayağa derdik.
You have to shake it.
- Sallaman gerek.
Shake it.
Salla.
Shake it.
Çalkala.
You're missing some of the country... You know what, shake it off.
Ülkenin bir parçasını gözden kaçırıyorsun.
Oh, you shake it up, baby.
Çalkala, bebeğim.
I couldn't shake it off.
Kafamdan atamıyorum.
Shake it, girl!
Kıvır kızım!
Tragedy can shake us at our core and it can also unite us in our shared grief.
Trajedi, benliğimizi sarsabilir ve ortak kederle bizi birleştirebilir.
It will take you shake fleas, my little Mickey.
Küçük Mickey'im, pirelerini sallamalısın.
# Boom boom Shake the # room like it's dynamite
Güm, güm... Dinamit gibi sars odayı...
d Shake it all over d
Bence 3 tane Lemmy'i yan yana getirdiğinizde kazanacağınız bir Motörhead makinesi yapılmalı.
It's an honor to shake the hand of such an artist of fuck.
Milos, senin gibi bir sikiş üstadının elini sıkmak onurdur.
Is it true there's a spot on your tummy, and if I tickle it, your foot will shake?
Karnında kaşıdığım zaman patini titreten bir nokta olduğu doğru mu?
It will perhaps shake you enough to realize that you need to be awake to the fact that you don't know, and that is the beginning of starting to know.
Belkide sizi, hiçbir şey bilmediğinizi farkettirecek kadar sarsacak Ve bu da bilmenin başlangıcı olacak.
- You gotta shake on it.
- El sıkışman gerek o halde.
so, I go up to shake his hand, it slides off a torrent of wet.
Sonra onun elini sıktım ve sırılsıklam oldu.
It should shake me up.
Beni sarsmalıydı.
If it takes too long I shake off the dust.
Düşünmesi çok uzun sürerse, çekip giderim.
Let's shake on it.
El sıkışalım.
- I'm London You don't expect me to shake that hand Before you wash it
Ellerini yıkamadan elini sıkmamı bekleme.
I want it to shake the world,
Dünyayı sallamak istiyorum.
And if you can get the hippy hippy shake going, flip a few glasses and introduce me to Elizabeth Shue, there's an extra fiver in it for you.
"Hippy Hippy Shake" çalıp bir kaç gözlük çevirirsen ve beni Elizabeth Shue ile tanıştırırsan sana fazladan beş dolar veririm.
There's been a moment in their lives where your music has been so important to them that to take a couple of minutes and just chat, shake a hand or hug or something, it's not a big deal.
Hayatlarında müziğinizin onlar için çok şey ifade ettiği zamanlar olmuş birkaç dakika konuşup el sıkışmak veya sarılmak istiyorlar Büyük bir olay değil.
If you spotted me, you would have tried to shake me. It was that, uh, leapfrog maneuver on Olympic that gave you away. Uh-huh.
Anlasan beni atlatmaya çalışırdın.
When someone sticks out their hand, it's polite to oblige and shake their hand.
Biri sana elini uzattığında, nazik olup sıksan iyi olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]