Skirt перевод на турецкий
2,509 параллельный перевод
A girl wearing an ivory coat and a pink skirt.
Fildişi ceket ve pembe etek giyen bir kız.
Find a girl wearing an ivory coat and a pink skirt
Fildişi ceket ve pembe etek giyen bir kız.
So you are trying to stick me... with some skirt with no papers?
Yani beni kandırmaya çalışyorsun... kağıtları olmayan bir eksik etekle?
And the best thing is to wear pantyhose or some pants under a short skirt, I think.
Ve en iyisi, külotlu çorap ya da kısa bir eteğin altına paçalı bir külot giymek, sanırım.
Then you have the pants under the skirt.
Böylece eteğin altında külotunuz olur.
And then you can pull the stockings up over the pants, underneath the skirt.
Ve çorapları, eteğin altından külotunuza kadar çekebilirsiniz.
And you can always take off the skirt and use it as a cape, so I think this is the best costume for the day.
Ve her zaman eteği çıkarıp, bir pelerin olarak kullanabilirsiniz. Bu yüzden, bunun, gün için en uygun giysi olduğunu düşünüyorum.
Meanwhile, a sea slug called the Spanish dancer... cuts a swath through Australian waters like a whirl of a flamenco skirt.
Bu arada, İspanyol Dansçı olarak isimlendirilen bir Deniz Tavşanı, Avustralya sularında Flamenko dans eteğine benzeyen bir görünüm oluşturur.
I just, I grabbed onto her skirt and I begged her not to leave.
onu tuttum ve gitmemesi için yalvardım.
John, there are one or two of her kind in every fashionable drawing room of this city, gasping over skirt lengths.
John, bu şehrin her şık misafir odasında bunun türünde bir ya da iki tane vardır, etek uzunlukları nefes keser.
And then the pencil rolls around and she bends again, and her undulating buttocks cause the short skirt to rise just shy of the nooks and crannies.
Sonra kalem yuvarlanıyor ve tekrar eğiliyor ve eteği yukarı kalktığı için poposu sallanıyor, ve gizli yerleri göründüğü için utanıyor.
If you want to seal the deal with a guy, you need a short skirt and sexy panties. - Oh.
Bir erkeği ağına düşürmek istiyorsan kısa etek ve seksi iç çamaşırı giymelisin.
- I like your skirt.
güzel etek. - sağol.
- Hand up her skirt inside her knickers?
Eteğini kaldırıp elini külotunun içine soktun, değil mi?
Keep your skirt on.
Eteğine dikkat et.
Cute skirt.
Hoş etek.
My navy blouse, a pencil skirt, and some open-toed slingbacks.
Lacivert bluz, düz etek ve burnu açık bantlı ayakkabılarımı.
Mr. Wilson : Hi ya Id consider selling directly to you! this skirt on the way have been posted so you should contact you soon!
Teşekkür ederim.
Don't pack this skirt.
- Bu eteği bavula koyma.
Lily! This skirt is vintage.
Bu etek nadir bir parça.
Empress walked in here and the skirt wrapped up her hips like a motherfucking ligature.
Kraliçe buraya geldi, eteği kalçalarına inanılmaz bir şekilde yapışıktı.
And, Farren, please put on a longer skirt.
Farren, lütfen daha uzun bir etek giy.
Ariel fetch me the skirt and bodice from my cell I will discase me, and myself present as I was sometime Milan
Ariel mağaramdan etekle korsemi getir. Şu kılığımdan sıyrılıp eskiden olduğu gibi Milano Düşesi olayım.
Like... like if my... if my mother wore her navy skirt to work... instead of her navy pants... then I wouldn't talk to anybody on the bus... but if she wore her pants, then I'd have to.
Mesela... Mesela annem kürk giyinse ve altına asker pantolonu giyse onunla otobüste konuşmazdım. Ama sadece pantolon giyse konuşurdum.
Her skirt was up, her clothes were ripped, she was crying.
Eteği kaldırılmış, elbiseleri yırtılmıştı. Kız ağlıyordu.
- Oh, Marshall, pick up your skirt.
- Eteğini kaldır Marshall.
He wanted me to try this skirt on.
Bir elbiseyi denememi istedi.
Oh, the old "try on the skirt" trick.
Şu eski elbise deneme numarası.
" You let your thigh slip From under your skirt crossing the street
Karşıya geçerken kalçanı öyle bir sallardın ki eteğinden çıkacak gibi olurdu.
" She gathered her sparsely sequined skirt And made her face immobile
Pullarla kaplanmış eteğini topladı ve sildi yüzünden ifadeleri.
Nylons you need with that skirt.
Bu etekliğin düzgün değil.
She's got the - Got the shirt and the skirt, And the boots.
Tişörtü, eteği ve botları.
Why are you disposing your skirt in our house?
Neden eteğini bizim evimizde temizliyorsun?
Skirt?
Etek mi?
You're mistaking my loincloth for a skirt.
Sen benim peştamalımı etek mi sanıyorsun?
You dare call my loincloth a skirt!
Benim peştamalıma laf mı atarsınız?
Tomorrow I am going to see the inspector.. .. and turn your pants into a skirt.
Yarın size polisi getireyim de pantolonunuz etek gibi olsun.
The day you come to work in a short skirt, I swear I'll start walking again.
İşe mini etekle geldiğin gün yemin ederim tekrar yürümeye başlayacağım.
Green top, black skirt, black jacket!
Yeşil bluz, siyah etek, siyah ceketli.
Not a lot of men can pull off a skirt.
Bir çok kişi eteğini sıyırabilir.
He chased anything wearing a skirt.
Etek giyen her şeyin peşinde dolanırdı.
I'll pick him and if he knows how to raise my skirt, better.
Kocamı kendim seçeceğim ve eteğimi sıyırmayı becerebiliyorsa, ne âlâ!
The skirt is really tight.
Etek gerçekten sıkı.
- I know it's not exactly... your style, but it goes great with my skirt.
Anne. Biliyorum, tam olarak senin tarzın değil, Ama benim eteğimle güzel duruyor.
I got her this gorgeous Rajasthani Ghagra skirt.
Ona harika bir Hint Eteği aldım.
This isn't a year to skirt change- - l mean, short change.
Bu etek değişikliği yılı değil. Yani ufak değişiklik yılı değil.
Thought the skirt was the good cop.
Etekli iyi polis olsa gerek.
Oh, the skirt is the good cop.
Oh, etekli iyi polis.
Don't look up my skirt.
Eteğimin altına bakma.
Hey, I like your short skirt.
- Eteğine bayıldım tatlım.
- What skirt?
- Hangi etek?