Sonu перевод на турецкий
23,209 параллельный перевод
Take Harriet out of this house now, you start her on a journey that could end up in the asylum, perhaps even prison.
Harriet'i şimdi bu evden çıkarırsanız sonu tımarhane belki de hapishane olan bir yolculuğa başlayacaksınız.
It's like the end of the world.
Dünya'nın sonu gibi.
All right. Find a different ending, colloquialize the language in the first third, find motivation for the face-sitting, a few other tweaks.
Bakalım, sonu değiştir ilk perdenin dilini biraz daha normalleştir yüze oturma fantezisi için sebep bul ayrıca bir-iki düzeltme daha.
And even more, I mean, it would just like be the end of life.
Hatta daha fenası, hayatın sonu gibi bir şey olurdu.
Our dawn became eternal by the glow of success
Başarı dolu günlerimizin sonu asla gelmez.
- Every ride has to end.
- Her yolculuğun bir sonu olmalı.
I'm visiting my parents for the weekend.
Hafta sonu için ailemi ziyarete geldim.
At the year-end review, I'll throw you something.
Yıl sonu incelemesinde bir güzellik yaparım.
You're probably not interested in the musical anymore, but out of politeness, I'm letting you know that Nat Compton and I went on retreat to Cape Cod last weekend, and we've come up with a new song.
Müzikal artık ilgini çekmiyordur herhalde ama nezaketen sana haber vereyim dedim. Nat Compton'la geçen hafta sonu Cod Burnu'nda inzivaya çekildik ve yeni bir şarkı yaptık.
But that was not to be the end of their plan.
Ama bu, onların planlarının sonu değildi.
You want to get away this weekend?
Hafta sonu şehirden uzaklaşmaya ne dersin?
My dad's working this weekend.
Babam bu hafta sonu çalışıyor.
Is it the end of the world?
Bu dünyanın sonu mu?
No doubt the end of someone's world.
Şüphesiz birilerinin sonu.
Promise me that the end of this anecdote is somewhere in sight.
Umarım bu anektodun sonu bir yere bağlanıyordur.
"Weekend Activities in the Hudson Valley" section might've noticed an item describing this "small jewel box of a gallery focusing on the works of local artists."
"Hudson Vadisi'nde Hafta Sonu Aktiviteleri" bölümünündeki... "Yerel sanatçıların çalışmalarına öncelik veren bu değerli galeri" hakkındaki yazıyı mutlaka fark etmişlerdir.
You were perusing the fine print of the "Weekend Activities in the Hudson Valley" section?
"Hudson Vadisi'nde Hafta Sonu Aktiviteleri" bölümünü mü inceliyordun?
I was just... I was wondering, I know it's your weekend, but do you think maybe I could swap with you?
Diyordum ki, çocuklar hafta sonu sende kalacaklardı ama bunu değiştirebilir miyiz?
I mean, it's my husband's weekend, but he gave me permission.
Yani, aslında bu hafta sonu babalarının sırasıydı....... ama kendisinin onayı var.
All of your questions are going to be answered shortly, but if you want this to turn out well, you do what I say.
Bütün sorularınız kısa süre içinde cevap bulacak. Sonu iyi bitsin istiyorsanız dediğimi yapın.
- End of discussion.
- Tartışma sonu.
You testify against Peter, no one will ever hire you again and you know it.
Peter'a karşı ifade verirsen, kariyerinin sonu olacağını sen de biliyorsun.
Well, this can't be good if it won't even wait till I get to the office.
Ofise geçene kadar bekleyemiyorsan işin sonu kötü.
How about the end of days?
Peki ya günlerin sonu?
Yeah, I'll start this weekend. All right.
Bu hafta sonu başlarım.
All the... all the way to the Supreme Court?
Sonu Yargıtay mı?
YOU GOT PLANS THIS WEEKEND?
Hafta sonu için planın var mı?
Well, that's the end of Nail Patrick Harris.
Nail Patrick Harris'in sonu oldu bu.
I know this is really hard, but you don't know where this all is gonna end up.
Biliyorum bu çok zor bir durum ama bu işin sonu nereye varacak bilmiyorsun.
[Michael] One of the things people around the world use their weekends for is to go to church and to worship.
İnsanların hafta sonu yaptıkları şeylerden biri de kiliseye gidip ibadet etmektir.
Yeah, I know it's risky... and the world could end, or our faces could spontaneously implode, or- -
Evet, riskli olduğunu biliyorum dünyanın sonu gelebilir veya yüzlerimiz aniden içeri doğru patlayabilir veya...
The world comes to an end!
Dünyanın sonu gelir!
Because this is how this story ends.
Çünkü hikâyenin sonu böyle.
Did you have one?
Bir sonu var mı?
If the world's gonna end... I'm gonna go out strong.
Dünyanın sonu gelecekse güçleneceğim.
Wayward Pines did not journey into the future to grind to a halt at this.
Wayward Pines sonu böyle olsun diye geleceğe yolculuk etmedi.
Hey. If it is the end of the world, I'm not spending it hiding in a basement.
Eğer dünyanın sonu geldiyse son anlarımı bir bodrumda saklanarak geçirmeyeceğim.
I'm not saying it is that way.
Sonu böyle olur demiyorum.
It has to end.
Bunun bir sonu olmalı.
It'll take your mind off all this end-of-the-world stuff.
ben sizin bu dünyanın sonu şeyinden birazcık alıkoyacağım.
- For a weekend.
- Hafta sonu oradayız.
If you can't get him out, it'll be the end of the world.
Onu dışarı çıkaramazsan, Dünyanın sonu olacak.
It's their logical conclusion of Project Watchtower.
Watchtower Projesinin hazin sonu.
The engine will halt and so will the whole dismal venture.
Motor durdurulacak ve bu da tüm girişimin sonu olacaktır.
Dear God, is there no end to it? !
Ulu Tanrım, bunun sonu yok mu?
The end of your investigation, I'm afraid.
Korkarim ki soruşturmanızın sonu.
Hey, you want to go away this weekend?
Hafta sonu biraz uzaklaşmak ister misin?
But that's the end game.
Ama bu yolun sonu.
Those people got no future. It's ISIS and poison gas for the lot of'em.
Çoğunun sonu IŞİD veya zehirli gaz.
He'll end up doing better than Brie, A.K.A. Our university doll, did in holding last night, mixing it up with other ladies of the evening.
- Sonu, dün geceyi nezarette akşamın diğer hanımlarıyla kaynaşarak geçiren Brie'den yani namıdiğer Üniversite Bebeği'mizden daha iyi olacaktır.
♪ ♪
Perdenin Sonu