Stinger перевод на турецкий
324 параллельный перевод
It's a type of stinger.
Isırgan gibi bir şey.
But I ain't got no stinger.
Ama benim iğnem yok ki.
- I would. Only I haven't got a stinger.
- Sokardım sokmasına da, iğnem yok ki.
Do you always drink stingers, Mr. Stroud? Mm-hmm.
Hep "stinger" mi içersiniz Bay Stroud?
Bartender, bring us two more stingers, and this time make them with green mint.
Barmen bize iki "stinger" daha. Bu seferki yeşil naneli olsun.
It was a stinger with green mint.
Yeşil naneli bir kokteyl.
- A stinger.
- Nane likörü.
It's the stinger.
İğnesi.
- It's called a stinger.
Stinger diyorlar. Acıyı alırmış.
Have your stinger.
Kokteylini iç.
A real stinger. Hmm.
Gerçek bir ısırıcı.
Evidently, when the creature attacks, it leaves a stinger, much like a bee or a wasp, leaving one of these in the victim's body.
Yaratık saldırdığında arı ya da yaban arısı gibi, iğne bırakıyor. Bunlardan birini de kurbanın vücudunda bırakıyor.
Order me a stinger.
Bana stinger ısmarla.
Waiter, one Scotch and water, and one stinger.
Garson, bir skoç ve su. Bir stinger.
- I'll have a stinger.
- Brendi alayım.
Then another stinger coming right down the spine.
Hemen ardından belkemiğimin altına isabet eden bir akrep iğnesi.
It has a stinger just like your old man.
Tıpkı ihtiyar kocanın ki gibi iğnesi vardır.
The Stinger!
- Hey ufaklık!
A stinger, please. A stinger.
Bir stinger lütfen.Bir stinger.
Make it a triple stinger and a beer chaser.
Üçlü Stinger kokteyli ve yanına da bira.
- A crate of stingers.
- Bir sandık dolusu Stinger roket.
We've got a hook on the van with the M-60 and the spent stinger tube in it.
M-60 dolu minibüse, içindeki harcanmış roket tüpüyle birlikte kancayı taktık.
It was me who shoot the poisoned stinger.
Zehirli iğneyi atan bendim.
Grace, give me a Stinger.
Grace, bana bir Stinger ver.
I start to shake. Excuse me. Could I have a Stinger, please?
Pardon, bir tane stinger alabilir miyim?
After nine years of fighting Afghanistan is getting Stinger missiles to defend against the air strikes.
Dokuz sene süren savaştan sonra Afganistan hava saldırılarına karşı savunmak için Stinger füzeleri alıyor.
I believe you plan to supply the enemy rebels with Stinger missiles to destroy soviet aircraft.
Sanırım düşman çetelerini Stinger füzeleri ile Rus uçaklarına karşı eğitmeye kalktınız.
If you give me information about the planned stinger deliveries, we could both get out of here.
Eğer siz bana planladığınız Stinger teslimatıyla ilgili bilgi verirseniz ikimiz de buradan kurtulabiliriz.
- Where'd you get that stinger?
- Bu ocağı nereden buldun?
Sanchez has arranged to buy four Stinger missiles from the Contras.
Sanchez Kontralardan dört Stinger füzesi almaya çalışıyor.
Unconfirmed reports say the weapon which downed the plane was an American-built, hand-held missile called the Stinger!
Bilinmeyen bir kaynak uçağın düşme sebebinin Amerikan yapımı, Elden atılan Stinger füzesi olduğunu söylüyor!
Proceed with Stinger to sector kilo.
Stingerla ilerlemeye devam et.
This is Stinger.
Burası Stinger.
That's yours, Stinger.
Bu senin, Stinger.
See if we have a good stinger.
Sağlam füzemiz var mı bak bakalım.
Request permission to join Fire Bird support at airstrip.
Burası Stinger, Fire Bird'e destek için izin istiyorum.
Watch out for her stinger.
Bir akrep canavarı. İğnesine dikkat et.
Hot coil. Stinger exhaust.
Stinger egzoz.
Behind the headlights, Stinger missiles.
Arka ışıklarda, Stinger füzeleri.
King Kong is twisting off the Bumble Bee's stinger.
King Kong, Eşek Arısı'nın iğnesini kopartıyor!
That's not his stinger.
O iğnesi değil.
We called that "the stinger."
Ona "sokucu" derdik.
Is he the one, who sucked the stinger out of your thigh?
Demek bacağını emen adam bu?
Stinger missiles.
Stinger füzeleri.
Stingers jacked the Russians out of Afghanistan.
Stinger'lar Rusları Afganistan'dan atmıştı.
Stinger.
Stinger.
Oh, no! A stinger!
Hayır!
Stinger missiles, 50 cal tracers.
Stinger füzeleri, 50 cal izleyiciler.
At which point, Stinger...
Bu noktada, Stinger...
Stinger?
Stinger mı?
Please keep your stinger away from me.
Bana bir iyilik yapın ve iğnesini benden uzak tutun.