Takes one to know one перевод на турецкий
195 параллельный перевод
It takes one to know one.
Birini tanımak için biri gerekir.
- Well, it takes one to know one.
- Sizin gibi.
After all, it takes one to know one.
Ne de olsa, kişi işi kendinden bilir.
- Takes one to know one.
İnsanın aklını başından alıyor.
Takes one to know one.
Birini tanımak için bir tane daha gerekir.
Well, it takes one to know one.
Tanıdığım birine biri daha eklendi.
Takes one to know one, Perce.
Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim, Perce. İkincisi :
Takes one to know one.
Tencere dibin kara seninki benden kara.
Well, it takes one to know one, Cyril.
- İnsan herkesi kendi gibi bilir, Cyril.
- Takes one to know one.
- Biri olunca diğeri de oluyor demek.
Takes one to know one!
Bildiğiniz bir şey söyleyin!
- Takes one to know one.
- Bilmek için olmak gerek.
Well, it takes one to know one, doesn't it, dear?
İnsan herkesi kendi gibi bilirmiş, değil mi canım?
It takes one to know one.
Birini tanımak için biri olmak gerekir.
- Takes one to know one.
- Takes one to know one.
And I went like, "It takes one to know one!"
Ve bende şöyle dedim, "It takes one to know one!"
Takes one to know one, Nicky.
Öyle olan daha iyi bilir Nicky.
TAKES ONE TO KNOW ONE.
Körle yatan şaşı kalkar.
After all, "it takes one to know one", right?
Ne de olsa... birini tanımak için biri yeter, değil mi?
Yeah, well, takes one to know one.
Tabii, hastanın halinden ancak hasta anlarmış.
That's, that's what I really saw in you.It takes one to know one, I guess.
Onlar gerçekten sende gördüklerimdi. İnsan benzerlerini tanıyor.
I guess it takes one to know one.
Sanırım yaşayıp öğreneceğim.
Ha ha. Takes one to know one. Takes one.
Ne dedi, ne dedi, ne dedi!
- Takes one to know one.
- Sen de bendensin.
Well, it takes one to know one.
Birini bilmek için biri yeterli.
Takes one to know one.
- Ya sen nesin? - Birini tanımak için başka biri gerekir.
And believe me, it takes one to know one.
Ve birini bilmek için öbürü de gerekiyor.
- It takes one to know one.
- Tanımak için bilene sormalı.
Well, I guess it takes one to know one.
Sanırım birisini tanımak zaman alır.
Takes one to know one.
Bire bir.
Takes one to know one, I guess.
İnsan kendi gibi birini görünce hemen tanıyor.
It takes one to know one.
Bu işin erbabı olmuş.
Takes brains to know what each one of them's for when to push and when to pull.
Her birinin ne için olduğunu bilmek zeka gerektirir ne zaman itip ne zaman çekeceğini bilmek.
You know what it takes to get one.
Almak için ne bedeller verildiğini biliyorsun.
Listen, it takes one bandito to know another.
Bir "bandito" nun diğerini tanıması gerekir.
All you really have to know is, there's only one way to score and that's when a player takes one of the balls wings it at one of the goals hard enough to set off the pyro.
Bilmeniz gereken tek şey, gol atabilmenin tek yolu olduğudur Ve ne zaman oyuncular toplardan birini alırsa kanatlar gole gideni temastan korumak için oldukça sert olmalıdır.
All it takes is one loudmouth to spill this to Holland and the whole project goes to hell, do you know that?
İşte bu yüzden, ağzı gevşek biri işi Holland'a açacak tüm proje de cehennemin dibini boylayacak, biliyor musun?
You know, it takes more than one person to win this award.
Bu ödülü tek başıma kazanmadım.
I sure don't want to know one who takes their student career seriously.
Hele öğrenciliğini ciddiye alan bir çocuğu kesinlikle istemem.
Takes one to know one.
Birini tanımak için bir örnek yeter.
One of the reasons why Nightline has the usual suspects is, one thing you have to do when you book a show is know that the person can make the point within the framework of TV. If people don't like that, they should understand it is as sensible to book somebody who takes eight minutes to answer as it is to book somebody who doesn't speak English.
Gençlik gruplarına, İbrani yaz kamplarına liderlik ettim, sosyalist çift ulusluluğumuzun,... Yahudi birliğimizin ve bunun gibi birçok güzel paylaşımın içinde yer aldım.
So, what I'm trying to tell you, Eddie is that it takes a lot of the good, old American green stuff to make one of these things, you know what I mean?
Sana söylemeye çalıştığım, bu işleri yapmak için bir sürü yeşil kağıda ihtiyacın var. Anlıyor musun?
Do you know what it takes... ... to stand all day in one place... ... watching a dumpster in the rain...
Ne demektir bilir misin bütün gün aynı yerde durup yağmurda bir çöplüğü seyretmek Başkan'ın ertesi gün kalacağı otelin yanında diye?
So, one of us comes up once a week... and takes her out to have some fun, you know.
Bu yüzden her hafta birimiz gelip, onu dışarı çıkarıyor ve biraz eğlendiriyoruz.
Remember, it takes one to know one.
- Nelle'le ilgili kesinlikle bildiğimiz bir şey var.
And you and I both know it only takes one rotten apple to spoil the whole bunch.
İkimiz biliyoruz ki tek bir çürük elma tüm sepeti berbat edebilir.
Takes one to know, I suppose.
Birini tanıdın mı hepsini tanımış olursun, sanırım.
I think you're one of those guys who, you know, sort of flirts with a girl, maybe even takes her to dinner, and then, you know, when push comes to shove, the only frenching you'll be doing with her are her braids.
- Ne düsünüyorum biliyor musun? - Ne? Bence sen su kim kizla flort edecek adamlardansin, belki onu bir aksam yemegi icin alirsin, ama ne zaman zorla ittirmek icin gelse,
Maybe he pleads to one count of attempted possession... and takes, I don't know, maybe three, four.
Belki bir seferlik bulundurma için indirim isteyebilir ve bu da belki 3 ya da 4 yıl yapar.
I don't know, but it only takes one to screw up a graduation.
Bilmiyorum ama mezuniyeti mahvetmek için bir tane yetiyor.
It only takes one of them to know you're in here.
İçeride olduğunuzu birinin bilmesi yeterli.