Tanya перевод на турецкий
2,035 параллельный перевод
For Tanya.
Tanya için.
- For Tanya.
- Tanya için..
Tanya. Will you marry me?
Tanya. benimle evlenirmisin?
Tanya, GP from work.
Tanya, hastaneden, aile doktoru.
I know, Gerri, but you're allowed a couple of glasses, aren't you, Tanya?
Biliyorum, Gerri ama birkaç kadehe izin veriyorlar, değil mi, Tanya?
- Hi, Tanya.
- Selam, Tanya.
- I'm sorry, Tanya.
- Özür dilerim, Tanya.
- No, Tanya.
- Değil, Tanya.
- It was Serena and Tanya.
Serena'yla Tanya.
That's Tanya Wilson.
Tanya Wilson.
Clara was trying to hide her anger toward Tanya.
Clara, Tanya'ya olan kızgınlığını saklamaya çalışıyordu.
Tanya Wilson, as I live and breathe.
Kesinlikle Tanya Wilson olmalısınız.
So, Tanya and I got together.
O yüzden Tanya'yı çağırdım.
So, those 40 minutes that you claim you can't remember- - All right- - That's when you nipped out to pay off Tanya.
Yani hatırlayamadığını söylediğin o 40 dakika içerisinde o zaman Tanya'ya para vermeye gitmiştin, değil mi?
Tanya, i guess i'm going home alone.
Tanya, sanırım eve tek gidiyorum.
Her name was tanya hill.
Tanya Hill.
Tanya only had one nail left.
Tanya'nın tek tırnağı kalmış.
Tanya had diesel fuel on her clothing.
Tanya'nın kıyafetinde mazot vardı.
Actually, Lenore, the workers are meant to be the heroes of this mural. No, Tanya.
İşçiler bu duvar resminin kahramanları aslında, Lenore.
When I look with a modern eye I see someone like Ray teaching history year after year to ungrateful kids.
Hayır, Tanya. Çağdaş bir gözle baktığımda Ray gibi senelerce, bir dolu nankör çocuğa tarih öğreten birini görüyorum.
Or maybe that's you, Tanya, at Wagner Finch...
Belki de sensindir bu, Tanya.
- You don't have to put it like that, Tanya. - Ha-ha-ha.
Bu şekilde söylemene gerek yok, Tanya.
- Hey, Ray?
- Hey, Ray? - Ta... Tanya!
- Tanya. Uh, hang on.
Bir dakika.
Tanya's been with us for - Six.
- Tanya'nın bizimle - - Altı.
Tanya is Margarita.
Tanya'nın ki Margarita.
Tanya used to be a bounty hunter.
Tanya eskiden ödül avcısıydı.
Oh, well, don't go comparing yourself to others, Tanya.
Kendini başkalarıyla kıyaslama, Tanya.
Tanya, thank you.
- Tanya, teşekkür ederim.
Let it go, Tanya.
Boş ver, Tanya.
I'm Tanya rice, the new lieutenant.
Ben, Tanya Rice. Yeni komiser.
Tanya?
Tanya?
I'll stay and help, Tanya's going, she can look after them.
Kalıp yardım edeceğim. Tanya gidiyor onlara göz kulak olur.
Where's Tanya?
Tanya nerede?
I've got Tanya and Sarah here and Beatty and Anna are coming over,
Tanya ve Sarah burada. Beatty ve Anna'da geliyor.
Stop it! Let go, Tanya.
- Kes şunu!
This is Tanya, my intern.
Seni asistanım Tanya'yla tanıştırayım.
Tanya, sweetheart, do you mind getting us some tea?
Tanya hayatım, bize çay getirebilir misin?
I think Tanya's confused.
Tanya'nın aklı karıştı herhâlde.
-... I didn't realise. TANYA :
- Biliyorum.
TANYA :
Neden, Ray?
- She told me, Tanya.
- Kendisi söyledi, Tanya.
It's Tanya. Lenore's associate.
Ben Tanya, Lenore'un ortağıyım.
That's a Lanvin sweater, Tanya.
O hırkanın markası Lanvin, Tanya.
I am Lt. Tanya rice, MPD.
Ben, Memphis Polisinden Tğm. Tanya Rice'ım.
We feel like Tanya and David Mayburn. A happy couple trying to adopt a 6-month-old from Al-Fashir in Sudan.
Tanya ve David Mayburn gibi hissediyoruz, Sudan, Al-Fashir'den altı aylık bir çocuk evlat isteyen, mutlu bir çiftiz.
Like... well, like my friend Tanya, for example.
Şey gibi... Örneğin arkadaşım Tanya gibi.
Tanya, are you wearing your new cashmere sweater?
Tanya, yeni kaşmir hırkanı giyiyor musun?
In my whole life... I have never been anyone's boss, Tanya.
Hayatım boyunca kimsenin patronu olmamıştım, Tanya.
Frankly, I think 0 % is too high a commission for you, Tanya.
Açıkçası sana da % 0 komisyon çok fazla, Tanya.
Thank you, Tanya.
Sağ ol, Tanya.