Tashi перевод на турецкий
108 параллельный перевод
There is a little African girl called Tashi.
Tashi adında küçük bir Afrikalı kız var.
"Why can't Tashi come to school?" She asked me.
"Tashi neden okula gelemiyor?" diye sordu bana bir gün.
When Tashi can get away from her chores she and Olivia hide in my hut.
Tashi ev işlerinden kaçabildiği zamanlarda... o ve Olivia benim kulübeme saklanıyorlar.
To Olivia right now, Tashi alone is Africa....
Olivia için şu anda, Tashi tek başına Afrika demek...
Everything she learns, she shares with Tashi.
Öğrendiği her şeyi Tashi'yle paylaşıyor.
Tashi, this is my sister, Celie.
Tashi, bu kız kardeşim Celie.
- Go to sleep, Tashi.
- Doğru yatağına Tashi.
This is for the temple, to bless my son, Tashi.
Bu tapınak için, oğlum Tashi'yi kutsamak maksatlı.
Tashi!
Tashi!
- Tashi!
- Tashi!
- Tashi, look what I brought you.
- Tashi, bak sana ne getirdim.
Tashi is dead for 2 years.
Tashi öleli 2 sene oldu.
Lukhangwa and Lobsang Tashi,
Lukhangwa ve Lobsang Tashi,
Tashi, we are taking you back.
Tashi, Seni geri götürüyoruz.
Tashi, it is time.
Tashi, Vakit tamam.
Tashi, you pushed it too far.
Tashi, çok zorladın.
Tashi, did you cry when,... you father left you here?
Tashi baban seni burada bıraktığında ağlamış mıydın?
Tashi, Rinpochey is here!
Tashi, Rinpochey burada!
After twenty years studying in our monastery Lama Tashi completed three years of meditation,
Manastırımızda yirmi yıl çalıştıktan sonra, Lama Tashi, üç yıllık meditasyonu tamamladı.
His Holiness, Dhyan Rinpochey... has therefore awarded Lama Tashi the precious'Khenpo'degree... in recognition of his achievement.
Yüce Dhyan Rinpochey, Lama Tashi'yi, başarısının kanıtı olarak, Khenpo derecesiyle ödüllendirmiştir.
Tashi...
Tashi... Sen konuştun!
Precious degree of Khenpo. For Kala... nothing.
Tashi için kıymetli Khenpo derecesi... fakat Kala için... hiçbirşey!
Apo, I ask that you take Lama Tashi with you tomorrow for the harvest ceremony.
Apo, Lama Tashi'yi yarınki hasat şenliğine getir.
Tashi, next time you wish to modify a performance please let me know in advance.
Tashi, bir dahaki sefere davranış değişikliği yapmak istediğinde lütfen benim de haberim olsun.
So Tashi still dreams?
Öyleyse Tashi hâlâ rüya mı görüyor?
Jamayang came to see me and requested to come here and decide the wedding date of Pema and Tashi.
Jamayang beni görmeye geldi Pema ve Tashi'nin ve düğün gününü belirlemek için buraya gelmemi istedi.
Tashi, I feel we are satisfied in what we get.
Tashi, biz halimizden memnunduk.
Tashi, you are too much!
İşte geldim.
Tashi, only for a man.
Tashi... Bu, sadece bir erkeğin yapabileceği birşeydir.
Oh Tashi...
Ah, Tashi...
Please wait. Tashi!
Tashi!
Nothing will happen to Tashi.
Tashi'ye hiç bir şey olmayacak.
She's right, Kalan, why would Yeti hurt Tashi?
Haklı, Jalan, Yeti niçin Tashi'ye zarar versin ki?
Tashi deleg.
- Tashi deleg. - Efendim?
Tashi deleg.
Tashi deleg.
Tashi deleg!
Tashi deleg!
Tashi Delek!
Tashi Delek!
- Tashi.
Tashi.
Tashi Delek, jhulley, welcome.
Tashi Delek, jhulley, hoşgeldiniz.
Jhulley, Tashi Delek!
Jhulley, Tashi Delek!
Your father has also gone with Tashi!
Baban Tashi ile birlikte gitti.
Tashi, the eldest, was his favorite son and was sent to study magic with a renowned master.
Tashi, büyük olan, ki en sevgili oğluymuş babası onu çok şöhretli bir hocanın okuluna büyücülük öğrenmeye yollanmış.
However, he was very lazy and only thought about girls.
Fakat, Tashi çok tembelmiş Kızlardan başka birşey düşünmezmiş.
But Tashi had no interest in magic skills.
Ama Tashinin sihirli konulara ve derslere hiç ilgisi yokmuş.
Tashi, rein her in!
Tashi, dizginle şunu! Yapamıyorum!
It was when Tashi arrived in Agay's house and had to spend the night there.
Tashi'nin Agay'ın evine gelmesinde kalmıştık. Ve orada geceyi geçirecekti.
Just don't get lost there like Tashi.
Tashi gibi kaybolma da orada.
The days turned into weeks and slowly Tashi became lost in time.
Günler haftaları buldu. Ve Tashi zamanla zamanın içinde kayboldu.
Tashi!
Gitme!
Who's Deki?
Gidelim, Tashi.
Let's go, Tashi. You're drunk. Father won't like it if we're late.
Babam geç kalmamızdan hoşlanmayacak.